Konya
01 Mayıs, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    32.38
  • EURO
    34.59
  • ALTIN
    2385.4
  • BIST
    10062.52
  • BTC
    59741.08$

YENİ VERGİ REFORM PAKETİ NELERİ İÇERİYOR?

05 Ekim 2021, Salı 09:14

Vergi Usul Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, 1 Ekim 2021 tarihinde TBMM’ye sunulmuştur. İlgili kanun teklifinin gerekçesine bakıldığında; bir kısım kazançların vergiden istisna edilmesi, internet ortamında elde edilen gelirlerin vergilendirilme yöntemi, geçici vergi beyanname sayısında azalma ile yıllık beyannamelerin verilme tarihlerinde değişiklik, e-vergilendirme sistemleri kurulması, vergi ve cezalarda uzlaşma hükümlerinin genişletilmesi, uzaktan vergi incelemesi yapılması gibi birçok alanda günümüz teknolojisi ve çağın gerekleriyle uyumlu vergisel değişiklikler yer almaktadır. İlgili kanun teklifinde toplam altmış dört madde bulunmakta olup vergisel anlamda öne çıkan başlıklardan önemli gördüklerimizi beraberce inceleyelim. Basit Usulde Vergilendirilen Esnafa Vergi İstisnası Kendi işinde bilfiil çalışan, işyeri kirası Gelir Vergisi Kanununda yer alan tutarı aşmayan, gerçek usulde vergilendirilmeyen ve yıllık kazancı belli tutarların altında kaldığı için de “küçük esnaf” olarak tabir edilen ticari kazanç sahiplerinin elde ettiği kazançlar gelir vergisinde istisna edilmektedir. 2021 yılı Ağustos ayı itibariyle sayısı 835.488’i bulan basit usule tabi vergi mükellefleri, ilgili kanun teklifinin yasalaşması halinde elde ettikleri kazançları üzerinden gelir vergisi ödemeyecekler ve yıllık gelir vergisi beyannamesi vermeyeceklerdir. Influencer ve Uygulama Geliştiricilerine Yeni Vergileme Yöntemi Her geçen gün kullanıcı sayısı artan ve sosyal medya platformlarında içerik üretme, reklam, sponsorluk, hediye gibi yollarla kazanç elde eden ve “Influencer” adıyla bilinen sosyal medya içerik üreticileri ile ürettikleri uygulamaları ücretli satış, uygulama içi satış, ücretli abonelik, reklam gibi yollarla kitlelere ulaştıran ve mobil cihazlara uygulama geliştiren mükelleflerin vergilendirilmesinde yöntem değişikliğine gidilmektedir. Mevcut durumda bu kişilerin elde ettikleri kazançları ticari kazanç olarak değerlendirilmekte ve bunun sonucu olarak da her yaştan ilgilisi bulunan ve sayısı milyonları bulan sosyal medya içerik üreticileri ile uygulama geliştiricileri defter tutma, beyanname verme, belge düzenleme, bildirim ve tevkifat yapma gibi vergisel yükümlülüklere muhatap olmaktalar. Elde ettikleri kazançlarını halihazırda her yıl beyan etmekle mükellef olan bu kişilerin vergilendirilmesinde beyan usulünden “kaynakta kesinti-stopaj-tevkifat” usulüne geçilmektedir. Kanun teklifinin yasalaşması halinde bu kapsamda bulunan mükelleflerin elde ettikleri ve Gelir Vergisi Kanununun 103. Maddesinde yer alan gelir vergisi tarifesinin dördüncü diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için bu tutar 650.000 TL’dir.) aşmayan kazançları, tevkifat yöntemi ile vergilendirilecektir. İlgili mükelleflerin bankalarda hesap açtırması ve tüm hasılatlarını bu bankalar aracılığıyla tahsil etmeleri şartıyla bankaların bu hesaplara aktarılan tutarlar üzerinden yapacakları vergi tevkifatı, belirlenen üst sınırın aşılmaması halinde ilgili mükellefler için nihai vergilendirme olacaktır. Elde edilen hasılatın belirtilen sınırı aşması halinde ise ilgili mükellefler, tüm kazançları için gelir vergisi beyannamesi verecekler ve bankaların kendilerinden yıl içinde tevkif ettikleri vergileri, verecekleri yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edeceklerdir. E-Vergi İncelemesi Dönemi Başlıyor Vergi incelemesine tabi olan mükelleflerin bir çoğunun elektronik defter ve belge kullanması, dönüşen teknoloji ile birlikte işyeri tanımının “e-işyeri” kavramını da kapsar hale gelmesi, vergi inceleme sürecinin neredeyse tamamına yakınının dijital ortamda yapılıyor olması, vergi incelemelerinin de uzaktan yapılabilmesine imkan tanımaktadır. Kanun teklifi ile vergi inceleme sürecinde mükelleflere kolaylık sağlanması, zaman israfının önüne geçilmesi ve denetim faaliyetlerinin hızlı, verimli ve daha etkin hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca, vergi mükellefleri ile karşılıklı imza altına alınarak başlanılan incelemeye başlama tutanaklarının, fiziki ortamdan bağımsız olarak gerekli bilgileri içerecek şekilde yazılı bildirim ile mükelleflere bildirilecek olması, denetim elemanı ile mükelleflerin zaman ve mekan anlamında eşanlı olarak bir araya gelme zaruretini ortadan kaldıracaktır. Bununla birlikte; vergi inceleme sürecinde mükelleflerin, yasal defter ve belgelerini dijital ortamda vergi denetim elemanına ibraz edebilmesi temin edilmektedir. Vergi ve Cezalara Yönelik Uzlaşmanın Kapsamı Genişliyor Vergisel ihtilafları azaltmak ve mükelleflerin vergiye uyumunu artırmak amacıyla 5.000 TL’yi aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları uzlaşma kapsamına alınmakta ve bu tutarın altındaki usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarında ise Vergi Usul Kanunu 376. maddesinde yer alan indirim oranının %50 artırımlı olarak uygulanması önerilmektedir. Bununla birlikte; Vergi Usul Kanununun Ek-11. Madde hükmü değiştirilerek 5.000 TL’nin üzerindeki usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları da tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamına alınmaktadır. Geçici Vergi Beyanname Sayısında ve Beyanname Verme Tarihlerinde Değişiklik Gerçek usulde vergilendirilen ticari kazanç sahipleri ve serbest meslek erbapları ile kurumlar vergisi mükellefleri, yıl içinde elde ettikleri kazançlarını yıllık beyannamenin haricinde üç ayda bir olmak üzere verdikleri dört adet geçici vergi beyannamesi ile beyan etmektedirler. Kanun teklifinin yasalaşması halinde; geçici vergi beyannamesinin sayısı dörtten üçe inecektir. Bununla birlikte; gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükelleflerince verilen yıllık beyanname tarihleri de bir ay öne çekilmektedir. İlgili düzenleme ile birlikte gelir vergisi mükellefleri, bir yıl içinde elde ettikleri kazançlarını ertesi yılın Mart ayı yerine Şubat ayının birinci gününden yirmi beşinci günü akşamına kadar beyan edecekler ve ödemeleri gereken gelir vergisini ise Şubat ve Haziran ayları olmak üzere iki eşit taksitte ödeyeceklerdir. Buna paralel olarak kurumlar vergisi mükellefleri ise yıllık kurum kazançlarını, ertesi yılın Nisan ayı yerine Mart ayının birinci gününden yirmi beşinci günü akşamına kadar beyan edecekler ve ödemeleri gereken kurumlar vergisini ise Mart ve Temmuz ayları olmak üzere iki eşit taksitte ödeyeceklerdir. Bir başka köşe yazısında buluşmak dileğiyle.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.