Konya
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    62798.224$

DİJİTAL ÇAĞIN YENİ ZORBALIK TÜRÜ: SİBER ZORBALIK

23 Aralık 2023, Cumartesi 00:01
Akran zorbalığı günümüzde çocuklar ve gençler arasında giderek yaygınlaşan zorbalık türü. Ekranlarda sosyal medyada özellikle okullarda sık sık görür olduk. Bir de günümüzde gittikçe dijitalleşen dünyada gelişen bir zorbalık türü var ki buna “Siber zorbalık” diyoruz. Kısaca siber zorbalık kişinin karşısındakine kasıtlı olarak zarar vermek amacıyla bilişim teknolojilerini kullanmasıdır. Siber zorbalık internetin de giderek yaygın kullanımıyla birlikte gençler arasında giderek artmaktadır. Kişilerin bu zorbalık türünü seçmedeki en büyük etken “Anonim” olması. Yani istediği şekilde takma isimlerle bu zorbalığı yapması. Bunun yanı sıra daha geniş kitlelere ulaşma arzusu da bu zorbalığa yönelmelerinde çok büyük etken olabiliyor. Genelde bir çocuk sınıfta diğerine zorbalık yaptığında herkes tarafından bilinir ancak siber zorbalıkta maalesef kim olduğu bilinemiyor. Ancak çalışmalar gösteriyor ki siber zorbalık yapanlar genelde en yakınlarımızdan çıkıyor. Bir de daha önce bu zorbalığa maruz kalanlar daha sonra zorba olabiliyorlar.
Siber zorbalığın altında yatan nedenlere baktığımızda, düşük özgüven, aile içi iletişim problemleri, reddedici ebeveyn tutumları, ailede yada önceden zorbalığa maruz kalma, öç alma duygusu, gerçek dünyada elde edemediği başarıyı sanal dünyada yakalamaya çalışma gibi bir çok neden olabilir.
Bir de “Siber mağduriyet” kavramı var ki bu kavram da zorbalığa maruz kalan kişileri ifade ediyor. Yine düşük özgüven, içe kapanık olma, internetteki güvenlik ayarlarını bilememek, cezalandırıcı ve reddedici anne baba tutumları, internet ortamında sınırları koruyamamak gibi nedenler siber mağdurların ortak özelliklerini oluşturuyor.
Peki siber zorbalık karşısında ne yapacağız? Çocuklarımızı bu sanal dünya denizinde karşılaşılabilecekleri zorbalıklardan nasıl koruyacağız?
Burada ailelere düşen en önemli görev çocuğu koşulsuz kabul etmektir. Ama öyle sözde değil. Çünkü siber zorbalığa uğrayan çocukların en büyük korkuları, aileleri internette olanları bildiğinde ne yapacakları. Sırf ailelerinden korktukları için bunu onlarla paylaşamayan o kadar genç ve çocuk var ki. O yüzden ne olursa olsun çocuğumuzun arkasında olduğumuzu ona söylemek kadar önemli bir şey var ki o da “Hissettirmek”. Her ne olursa olsun onun yanında olduğumuzu bilmeli. Ayrıca sosyal medya hesaplarının herkese açık olması vb. gibi güvenlik ayarlarından sorumlu olacağız. Bunları bilerek, çocuklarımızın kimlerle ne paylaştığı konusunda denetim ve bilgi sahibi olacağız. Onlara kişisel sınırlarını korumayı ve “Hayır” demeyi öğreteceğiz. Ayrıca okul psikolojik danışmanı ve öğretmenleri ile işbirliği içinde olarak onlara bu zorbalıklarla nasıl mücadele edeceğini öğreteceğiz.
Sonuç olarak sanal dünya bir deniz. Daha önceki yazımda da belirttiğim gibi yasaklar koyarak, engelleyerek artık bu dijital dünyadan kaçmamız mümkün değil. O yüzden çocuklarımızı bu dünyada nasıl kendilerini koruyacaklarını öğretecek, internette ne yaptıkları konusunda denetim sağlayarak koşulsuz seveceğiz.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.