Konya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.49
  • EURO
    34.77
  • ALTIN
    2441.4
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63422.92$

YENİ BİR DÜZEN KURULURKEN

15 Temmuz 2019, Pazartesi 08:55

Şehirlerde devrin şartlarına göre öne çıkan ve geri plana düşen siyasi  figürler oluyor.

Mesela  geçmişte partileri,  siyaset ve dünya görüşleri çok farklı olan  insanlar  olurdu.

O insanlar hangi partiye ve görüşe sahip olursa olsun, yaşadıkları şehirlerde önemli insanlardı. Bu durum  15 yıl öncesine kadar hiç değişmedi. Söz edecek olursak:  CHP’li bir ileri gelen, Adalet  Partili, Milli Selamet Partili (Fazilet,Refah Partili), Demokratik Partili ya da Milliyetçi Hareket Partili  ileri gelenler  her zaman olurdu. Bu şehrin önemli siyaset  ve farklı  dünya görüşlerine sahip siyasi  figürleriydi o insanlar.

Şöhret ve bulunduğu ortamda söz sahibi sahibi sıkı  CHP’liler,

Şöhret ve bulunduğu ortamda söz sahibi sıkı Adalet  Partililer,

Şöhret ve bulunduğu ortamda söz sahibi sıkı Milli Selamet Partililer,

Aynı şekilde Demakratik Partililer,

Milliyetçi Hareket Partililer,

Anavatan Partililer,

Doğru Yol Partililer  ve bu  partilere mensup belediye başkanları dikkat çeken ve toplum hayatının  içinde  yer alan, öne çıkan, varlıkları fark edilen insanlardı.

Aynı şekilde hacimleri bugünkü  kadar güçlü olmasa da odaların yöneticileri de  dikkate alınan  önemli figürlerdi.

Partileri farklı olsa da o insanlar birbirleriyle arkadaştı, dosttu, kimileri de ortaktı.

Bir ortak yönleri daha  vardı.. O da şehrin menfaatleriydi. Şehrin menfatleri söz konusu  olunca parti farkı falan hiç dikkate alınmazdı. Bir çeşit şehir milliyetçiliği bir anda meydana gelir ve taraflar aynı hedefe kilitlenirdi. Bu şehre başta üniversiteler olmak üzere, çok sayıda kamu  hizmeti o devrin zor  şartlarına rağmen böyle  bir anlayışla geldi, getirildi. Evet,  şehrin öne çıkan siyasi  figürleri  iktidarda bulunan parti mensupları  adına değişiyordu ama farklı  partilerin mensupları yine de önemli birer siyasi  figür olarak varlıklarını sürdürebiliyordu. İktidarın dışında kalanlar dışlanmıyor, önemsizleştirilmiyor ve  hatta itibarsızlaştırılmıyordu. Aksine iktidar olan, muktedir olanlar; olmayanlarla , görüşüyor, konuşuyor, onların fikirlerini önemsiyor ve değerlendiriyorlardı. Neticide herkesin yaşadığı şehre dair bir fikri vardı.

Önemli olan şehrin menfatleri değil mi?

İşte  bahsetmeye  çalıştığımız  farklı partilere, siyaset ve dünya  görüşüne sahip o  insanlar şehrin menfaatlerine düşkün  ve kendilerine çok güvenen insanlardı. Esasen  kendisine güvenen insan herkesle iletişime girer. İnsanlardan   korkmaz, insanlardan kaçmaz. İnsanların farklı fikirlerinin  olduğunu düşünür  ve  o fikirlerden faydalanmaya çalışır.  Bugün benzerine çok rastladığımız ve artık  rahatsız edici bir  olay haline  gelen özel kalem müdürleri  kurumların yönetilmesinde söz sahibi yapılmaz. Ayrıca  yöneticiler yine kendisine yakın  bulduğu çapı tartışmalı bir kaç insanla, bir kaç parti yöneticisi ile herkesin kucaklanamayacağının farkına varır. Geçmişte bu şehirde bu işler böyle yürümezdi. İktidarda olanlar farklı  partilere ve  diyelim  ki  muhalif olsalar bile dikkate alınırlardı. Kaldı ki bugün böyle bir durum sözkonusu değil.

Şehirlerde devrin şartlarına göre öne çıkan siyasi  figürler oluyor. Yine geri plana düşen siyasi  figürler oluyor. Bu olması gereken ve gayet normal bir durum. Önemli olan şehirlerde yeni bir düzen kurulurken farklı partilere mensup ve geçmişte bu şehre  bir şekilde emeği olan insanların dışlanmaması ve ötekileştirilmemesidir. Kendisinden ve kendi siyasi görüşlerinden farklı düşünenlerin fikirlerinin  önemli  olabileceğini de  gözönünde bulundurmak gerekiyor. Ayrımcılık şeklinde  anlaşılmaya müsait bakış ve değerlendirmelerin günün birinde çok ciddi bir sorun olabileceğini de unutmamak gerekiyor.

31 Mart seçimlerinden sonra kim ne derse desin ve olaya nasıl bakarsa baksın yeni bir düzen kuruluyor. Gördüğümüz kadarıyla  bu yeni düzende Ak Parti dışında kalanlar hiç dikkate alınmayacak. Hatta geçmişte bu şehirde Ak Partiyi kuran kadrolar, partinin eski ve yeni milletvekillerinden bazıları, eski merkez ilçe ve Büyükşehir Belediye Başkanları  dahi kendilerine kurulan yeni düzende yer verilmeyecek gibi görünüyor. Anlattık.. Geçmişte  böyle değildi. Yeni siyasi figürler meydana gelirken bırakın aynı parti mensuplarının kapsama alanının dışına itilmesini, farklı  siyasi partilere mensup  devrin siyasi figürleri dahi   kapsama alanında tutulurdu.

Peki bu şehirde yeni bir düzenin öncülüğünü kim yapıyor, mimarı kim?

Muhtemelen biliyorsunuz ama  biz de söylemiş olalım...Belediyeler yapıyor..

Aman ha başkan daha çok duyarlı olmanın gereken bir olayın içindesiniz. Bir şehirde yeni bir siyasi figür olmak insanın gurunu şüphesiz ki okşar. Ama daha çok kapsayıcı olmak lazım. Dışlamamak ve ötekileştirmemek lazım. Ya değilse  günün birinde kaçınılmaz olan faturanın bedelini ödemek  gerçekten zor  hatta imkansız olabilir.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.