Konya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.75
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63715.4$

Muharrem-Hicret-Aşure (1)

14 Eylül 2017, Perşembe 07:30

Allah’a hamd, Hz. Muhammed (s.a.v.)'e sâlat ederim,

Hicrî yıl 1438’den 1439’a 21 Eylül 2017 Perşembe günü 1 Muharrem itibariyle gireceğiz.

Kameri aylar,  Hicri takvimin aylarıdır.   Hicri takvimin ilk ayı Muharrem ayıdır. Bizler şimdi 21 Eylül’de Muharrem ayını idrak etmiş olacağız. Böylece 1438 Hicri yılını bitirmiş 1439 Hicri yılına intikal etmiş bulunuyoruz. Bu vesileyle yeni Hicri yılımızın nice hayırlar getirmesini Yüce Mevlâ’dan niyaz ediyorum.  Muharrem ayının 10. Günü, Aşûre günüdür. Aşûre günü, insanlık tarihi boyunca önemli addedilmiştir.

Muharrem Ayı Hicrî takvime göre senenin ilk 

Muharrem ayı, Nuh tufanı ve Aşure:

Hicri takvime göre Muharrem ayı "Eşhürü'l-Hurum" dandır. Yani savaşılması yasaklanmış (haram aylardandır), hürmetli aylardandır. Eşhürü'l-Hurum'un diğer ayları Zilkade, Zilhicce ve Recep'tir. Haram aylar, saygı gösterilip savaş yapılmaması gereken aylardır. Senenin dört ayı böylece savaşsız geçerse geri kalanında barışı sağlamak kolaylaşır.

Muharrem ayı hakkında Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'den günümüze kadar bazı hadisler nakledilmiştir. Hazreti Muhammed (sav) Efendimiz bir hadisinde buyuruyor ki: "Ramazan orucundan başka en faziletli oruç Allah'a izafeten şereflendirilen (yani Şehrullah olan) Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farz namazlardan sonra en faziletli namaz ise geceleyin kılınan namazdır."(1)

Sevgili Peygamberimiz bir başka hadisinde "Aşure günü tutulan oruç, geçmiş senenin günahlarına keffaret olur." buyurmuşlardır.(2) Bir başka hadisinde Ashabdan birisine "Recep, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarında üç gün oruç tutmasını" tavsiye etmiştir. (3) Bir başka hadiste de bu üç gün "Aşûre'den önceki gün, aşure günü ve aşureden sonraki gün olarak" belirtilmiştir. "Aşure günü" Muharrem ayının onuncu gününe denir. Kelime olarak anlamı da "Onuncu gün" demektir. Ayrıca; "Hak Teâlâ o gün on peygamberine on ihsanda bulunmuştur. Veya Ümmet-i Muhammed'e ihsanda bulunduğu için bu güne aşure günü denilmiştir" tarzında görüşlere de rastlanır. Bu günün devamına da halk arasında "Aşure ayı" denilmiştir.

Aşure Muharrem ayının onuncu gününe denir. Aşure gününde eş-dostlarımıza dağıtacağımız aşurelerle aramızdaki sevgi ve muhabbetin kuvvetlenmesine vesile olur.

Aşure gününde oruç tutmak isteyenler, bu orucu bir gün önceden başlamak suretiyle tutmalıdırlar.

Hadis-i şerifte: "Siz dokuzuncu ve onuncu (Muharremin 9 ve l0.) günleri oruç tutup, Yahudilere muhalefet gösteriniz.." buyrulmuştur. (  29-30.Eylül Cuma- Cumartesi ve 1 Ekim Pazar günleridir) Muharremin 9,10,11. günleri peş peşe 3 gün olarak ta tutulabilir. Nafile bir oruçtur. Akşamdan ertesi gün kuşluk vaktine kadar niyet etmek gerekir.

Aşure Tatlısı:

Rivayete göre iman edenler sel felaketinden, tufandan kurtulduklarında azıklarını açtılar; buğday, nohut, fasulye vs. yiyecek maddelerinden karıştırarak pişirdiler... Pişirilen aş öyle bereketlenmişti ki, herkes doymuştu. Aradan nice bin yıllar geçmesine rağmen iman edenlerin kurtuluş günü, zaman içinde aşure denilen bir tatlı yaparak anılır ve yaşatılır oldu. Özellikle Müslüman milletimizin örf ve âdetleri arasında aşure tatlısı yaparak eşe dosta, konu komşuya ikram etme hususu vazgeçilmeyecek ölçüde yerleşmiştir. Her yıl 10 Muharrem'den başlayarak bir ay süre içinde köylüsü ile, kentlisi ile Müslüman aileler aşure sofralarında bir araya gelerek Hz. Nuh'a inananların kurtuluşunu ve sapıkların acıklı akıbetini hatırlatırlar; bundan, kendilerine ders ve ibret çıkarırlar.

Pek çok geleneklerimiz vardır ki, yediden yetmişe bütün millet fertlerini birleştirir, kaynaştırır, dayanışmaya, işbirliğine vesile olur. Aşure geleneğimiz de bir tatlı ikramı gibi görünmekle beraber, sembolize ettiği manevi hadise ve meydana getirdiği kardeşlik atmosferi bakımından mühimdir.

Yeni Hicri yılın hayırlara vesile olması dileğiyle… Selâm ve Dua ile...

Dipnotlar:

(1) (Müslim, Siyam, 202)

(2) (Riyazüs sâlihin , 509)

(3)(Riyâzüs sâlihin, 507)

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.