Konya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.47
  • EURO
    34.70
  • ALTIN
    2437.0
  • BIST
    9908.27
  • BTC
    63705.66$

İSLÂM MEDENİYETİNİN BAŞLANGICI VE GELİŞMESİ(1)

08 Haziran 2020, Pazartesi 08:38

Medeniyet Ne Demektir?

Medeniyet: Bir millet ve toplumun maddî, mânevî varlığına âit üs­tün nite­liklerden, değerlerden, fikir ve sanat hayâtındaki çalışmalar­dan, ilim, teknik, sanâyi, ticâret vb. sahalardaki nimetler­den yararlanarak ulaştığı bolluk, rahatlık ve güvenlik içindeki hayat tarzı, yaşama biçimi, medenîlik, uygarlık.(1)

Medeniyet kelimesi; Batı düşüncesindeki “civilisation” teriminin ifâde ettiği anlamı karşılamak üzere, Osmanlının son dönemlerinde kullanılmıştır. İlerlemiş toplum, yerleşik düzen, şehir hayatı, sosyal devlet düzeni gibi manaları da ifâde eder. Hicret’den önce adı Yesrib olan şehrin adı, Hicretten sonra, yâni sosyal yapısı değişmeye başla­yınca adı medeniyet kelimesinden mülhem, “Medine” olarak değişti­rilmiştir. Göçebe hayatı terkedip, ilk yerleşik düzene geçen Türk boyunun Uygurlar olması hasebiyle, “medenî” kelimesinin müradifi (eş anlam­lısı) olarak “uygarlık” kelimesi de kullanılmaktadır.

Târihte hiçbir medeniyet ilme dayanmadan yükselip yücelme­miştir. Me­deniyetlerin temel taşı ilim ve irfândır. İslâm’da bunun için en çok ilim ve irfâna önem vermiştir. Bununla ilgili âyet ve ha­disleri yukarıda zikrettik. Allah ve Rasûlü’nün başlattığı ilim sefer­berliği, irfân hamlesi, kısa zamanda netîce vermiş ve bir milen­yum(2) (bin sene) târihe damgasını vuracak İslâm Medeni­yeti başla­mıştır.

İnsanlık târihinde 4 büyük medeniyetten bahsedilir:

1-Sümerler ve Mısırlıların kurduğu İlk Çağ medeniyeti.

2-Yunan (Helen) Medeniyeti.

3-İslâm Medeniyeti.(3)

4-Batı (Avrupa) Medeniyeti.

Çin, Uygur, Aztek, Maya medeniyetleri, kendi içlerinde büyük inkişaflar (gelişmeler) sağlamasına, muasırı oldukları diğer millet­lere tekaddüm etmelerine (önüne geçmelerine) ve kendi kavimlerine, klanlarına refah ve huzur getirmelerine rağmen, insanlığın gidişa­tına, medenî sıçramalara fazla katkıları olmamış, küresel etki sağla­yamamışlardır.

Medeniyetler sâdece bir kavmin veya bir milletin kâbiliyet ve mahâreti ile değil, çeşitli milletlerden devreden bir ortak kültür mi­rasıdır. Bundan dolayı ilerde bahsedileceği üzere, Emevîler ve Abbâsîler “ilim müminin yitik malıdır, ne zaman, nerede bulursa alır”(4) hadisini hayat prensibi ittihaz edip, kendinden önceki kültür­leri hiç tereddüt etmeden almış, hazmetmiş ve sosyal hayata tatbik etmiştir.

Dolayısıyla İslâm Medeniyeti; Çin, Hint, Arap, Îrân, Yunan, En­dülüs, Osmanlı (Türk) kültürlerinden faydalanmıştır, etkilenmiştir, ama Her medeniyet kendine has bir eşya ve insan tipi üretir. Dayan­dığı inançlar, ilkeler, değerler, örf, âdet ve gele­nekler icâbı bir insan tipi yetiştirir. Bu tip diğerlerinden ayrılır, bir Osmanlının, bir Batılı­nın, bir Hintlinin birbirinden farklı ve ayrı olduğu gibi. Hayata ve sanata etkisi de böyledir.

Aynı medeniyetin mensupları, bâzı ortak paydalarda birleşirler. Meselâ İslâm Âleminin her yerine gidildi­ğinde küçük değişikliklerle minâreler, kubbeler, câmi stilleri görü­lür. Bu Batı Medeniye­tinde de böyledir. Kiliseler, çan kuleleri ve mimari stiller benzerlikler göste­rirler. Resimlerine bakılacak olursa, Roma’da Saint Peter Katedralinden 1500 sene sonra inşa edilen ABD Kongre binası, her yönüyle aynıdır. Bu kültür ve medeniyetle­rin tezâhürüdür.

Oxford Üniversitesi profesörlerinden ünlü târihçi J. M. Roberts; “mede­niyetleri dünyâya ve insanlığa sağladıkları katkıya göre de­ğerlendirmiş ve İslâm Medeniyetini bu konuda en başta gelenlerden biri olarak ilân etmiş­tir. Avrupa’da kralların çoğunluğunun okuma-yazma bilmediği, yalnızca kendi isimlerini yazmayı bildikleri bir dönemde, Müslüman çocuklarının büyük çoğunluğu okuma yazma biliyorlardı.”(5) demiştir.

İslâm Medeniyeti; çok kısa zamanda doğup, inkişaf edip, dünyâyı etkisi altına alan bir medeniyettir. Doğuşundan bir asır sonra sınırları Çin Seddin­den Atlas Okyanusuna dayanmıştır. Bunun seyrini ve serüvenini arz et­meye çalışacağız.

İslâm Medeniyetini şu ana bölüm başlıkları altında inceleyebiliriz

1-Asr-ı Saâdet dönemi

2-Emevîler dönemi

3-Abbâsîler dönemi

4-Selçuklular dönemi

5-Endülüs dönemi

6-Osmanlılar dönemi

Dipnotlar:

1- Kubbealtı Misalli Sözlük.

2- Medeniyetlerin ömrü insanlarınki gibi birkaç yıldan ibaret olmadığı için, yaklaşık 1500’lü yıllarda İslâm medeniyeti durağanlaşmaya başlamış ve 1918 de sona ermiştir.

3- “İslâm hem belli özelliklere sâhip bir dinin hem de bu dinin târih içerisinde meydana getirdiği bir medeniyetin adıdır.” Alparslan Açıkgenç, “İslâm Medeniyetinde Bilgi ve Bilim”, İsam Yay. İst. 2013, s. 17.

4- Tirmizî, İlim 19, (2688).

5- Ahmed İsa – Osman Ali, “Müslümanların Rönesans’a Katkısı”, Türkçesi Emre Miya­soğlu, 2. Bas. İst. 2014. s. 18, 27.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.