HERYER SUÇ MAHALLİ

Kafam çok karışık, ruhum allak bullak, ülkeye dair umudum her geçen gün azalıyor…

Tam iyi şeyler oluyor, güzel günler geliyor derken yine öyle bir şey oluyor ki hayattan soğutuyor insanı…

Bir ilçede, Konya değil başka bir şehrin küçük bir ilçesinde 12 yaşındaki bir kız çocuğu karnım ağrıyor diye aile üyelerini ayağa kaldırıyor…

Karın ağrısı artık nasıl fazlaysa, aile üyeleri ‘hadi bir doktora gidelim bakalım’ diyerek kız çocuğunu kontrole götürüyor…

Ve bilin bakalım ne oluyor?...

Yapılan kontrollerde, 12 yaşındaki kız çocuğunun hamile olduğu öğreniliyor…

12 yaşındaki küçücük kız çocuğunu hamile bırakan ise üvey abisi imiş…

Yakalandı, mahkemeye çıktı tutuklandı…

12 yaşındaki minikte doğum yaptı…

İkizleri olmuş 12 yaşındaki miniğin…

12 yaşındaki çocuğun doğurduğu ikizler erken doğum olduğu için risk altındaymış ve gözetimde tutuluyorlarmış…

Ne diyelim…

Oyuncak bebekleri olması gereken yaşta süt isteyen 2 bebek.

Ruhunu şeytana teslim etmiş adi yaratık hak ettiği belasını bulsun diyeceğiz ama mevcut duruma göre pek sanmıyorum…

Ah ülkemin güzel çocukları, ah dünyanın güzel çocukları...

Her günümüzü bu olayları düşünerek geçiyoruz ama kurtaramıyoruz onları, canlarının acımasına engel olamıyoruz.

Toplumun ilk önce kıza namus dersi vermesi yerine erkeklere namus dersi vermesi gerekiyor…

Cinsellik çocuk yaştan aile tarafından, gerekirse okulda bilinçli ve düzgünce anlatılmalı…

Erkek çocukları daha çok bilinçlendirmeli ki; kardeşine, kediye, köpeğe, komşu çocuğuna şehvet duymaması gerektiği öğretilmeli.

Çocuklara; yorgan şehvet uyandırır, annenin dizi şehvet uyandırır, kahve şehvet uyandırır diye değil!...

Çocuklara namusu ve dini düzgün bir biçimde öğretmeli ve bunu da ahlakı gerçekten bilen insanlardan örneklerle öğretmeliyiz…

Ahlakı ve dini gerçekten bilen insanlar günümüzde yok mu?...

Varsa nerede?...

Sitelerde yine öyle korkunç öyle incitici bir haber vardı ki, insana böyle saçma sorular sorduruyor…

Bir Köydeki bir Kuran kursunda 13 yaşındaki bir çocuğun, 11 yaşındaki başka bir çocuğu istismar ettiği iddia edilmiş…

Olayı aktarıyorum ilk önce;

Olayı Kuran Kursunda yatılı kalan başka bir öğrenci görüyor. 16 yaşındaki A.Ç. isimli çocuk gördüklerini gidip kurs hocalarına anlatıyor…

Hocanın iki çocuğa temizlik cezası vererek, “bir daha böyle şeyler yapmayın” dediği belirtiliyor…

Olaylar iddia evet ama şikayetler edilmiş, suç duyurusunda bulunulmuş, savcılık olaya dahil olmuş, çocuklar durumu kabul etmiş ama şikayetçi olunmamış…

Çocuklarımızı yatılı kuran kursuna, dinini, kitabını öğrensin diye gönderiyoruz ve sonuç…

‘bir daha böyle şeyler yapmayın’ diyen bir hoca…

Ki daha ENSAR’ı unutmuş değiliz…

Çocuğa dini bilgi ya da akademik beceri yüklemeden önce insani vasıfları, vicdanı, merhameti, saygıyı öğretmezsek o yüklediğimiz akademik becerilerle zulme hizmet eder, dini kullanarak istismarı hak gösterir…

İstismar!...

Çocuk istismarı sadece bunlar değil ki!...

İstanbul’da bir tekstil atölyesinde sobadan sızan gazdan 4 kişi zehirlenmiş ve bu zehirlenen işçilerden 3’ü hayatını kaybetmiş…

Hayatını kaybeden 3 işçiden ikisi ise çocuk…

Yapılan incelemede iş yerinin ruhsatsız, işçilerin de sigortasız olduğu ortaya çıkmış…

İstismar her yerde…

 Çocuklarımızı koruyamıyor, çocuklarımıza sahip çıkmıyoruz…

Hani kanun çıkacaktı, hani idamdı, hani hadımdı, hani korunmaydı…

Ne oldu?...

Yeni bir seçim geldi yine gündem bambaşka konulara döndü…

Siyasiler birbirlerine sövmekten, arkalarından atıp tutmaktan fırsat bulamıyorlar ki…

Gündemlerinde hiçbir zaman biz olmadık ki!...

Seçim yaklaşır, günler artık sayılı hale gelir, sözler verilmeye başlar…

Sonra…

Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, "Bu kötülüklerin üzerinden gelecek kimse yoktu, Allah bir sahip gönderdi, o da Recep Tayyip Erdoğan" demiş mesela…

Mevzu bambaşka bir konu ama bir sahibe ihtiyacımız olduğunu ve Recep Tayyip Erdoğan’ın da bize sahip olarak gönderildiğini söylüyor…

Üstelikte kötülüklerden korunmamız için…

Bekliyoruz!...

Ama yoook sayın Ankara Büyükşehir Başkan adayına göre Çocuğa şiddet, kadına şiddet, hayvana şiddet, açlık, yoksulluk kötülük sayılmıyorsa o yüzden bunlarla mücadele edilmiyorsa, kötülük anlayışını merak etmedim değil…

Birde şunu merak ediyorum;

Neyin sahibi olur? Malın ve Mülkün…

Biz neyiz?

Mal mı? Mülk mü?

Biri bunu Sayın Özhaseki’ye sorarsa memnun olurum özellikle Konyalı vekillerimden rica ediyorum bir araya geldiğinizde lütfen rica ediyorum bir sorun bu soruyu!...