Bir öğretmen, bir imam!...

Birkaç gündür özel bir yoğunluğum vardı…

Bu sürede ne Konya gündeminden, ne de Türkiye gündeminden bi haberim desem yeridir…

Köşe yazısını yazmak için bilgisayarın başına oturduğumda şöyle bir bakınayım ne var ne yok güzel memleketimde dedim…

Güzel şeyler olacak…

Umudum 2019 yılına ama bu günleri bu süreci atlatacağımıza ve böyle iğrenç gündem maddeleriyle uğraşmadığımız günler yakın diye düşünüyorum…

Bu iğrenç gündem maddelerine geçmeden önce Milli Eğitim Bakanlığının onayladığı ve sponsor olduğu bir projeden bahsetmek istiyorum…

İnsan Vakfı'nın “Mescitsiz Okul Kalmasın” projesi…

Bakanlık projeyi onaylamış…

İlk etapta 90 okula mescit yapılacak…

Bugüne kadar 15 kadar okula mescit yapılmış…

Mescidi olan okullarda din dersleri de mescitte ve minder üzerinde verilebilecekmiş…

Güzel…

Şimdide güzel yurdumun güzel bir ilindeki bir lisesinde yaşanmış bir olayı paylaşmak istiyorum sizlerle…

Bir öğretmen…

Bir coğrafya öğretmeni…

Hakkında dava açılmış bu öğretmenin, hem de taciz iddiasıyla bir dava açılmış…

Dava devam ediyor, fakat öğretmende okulundaki görevine devam ediyor…

Fakat öğretmenin tacizlerine de devam ettiğini iddia eden okulun yaklaşık 2 bin öğrencisi bu öğretmeni protesto ediyor…

‘Okulumuzda maalesef bir taciz vakası ve tacizci bir hoca mevcuttur. Kendisi hala görevdedir ve zamanında yaptıklarını şu an da zaman zaman yaptığı kulaktan kulağa dolaşagelmektedir, bilinmektedir…’

Tacizlerinin zaman zaman devam ettiği korkunç bir iddia…

2 bin öğrenci protesto ediyor, okulun koridorları, merdivenleri, girişi ağzına kadar dolu…

Ve ardından okul yönetimi bu protestoya karşı karanını veriyor ve…

Veeee…

Tacizci olduğu iddia edilen (mahkeme hüküm vermediği  müddetçe kimseyi suçlayamayız) öğretmeni protesto eden, istemeyen, öğretmenin hala tacizlerine devam ettiğini iddia eden öğrencilere okuldan uzaklaştırma cezası veriyor…

Yani diyor ki okul yönetimi ‘SUSUN…’

Kendi hakkını savunabilen, özgüven sahibi akıllı, bilgili, kültürlü öğrenciler yetiştirilmesi gereken kurumlarda haksızlığa karşı ‘SUSUN’ deniliyor kısaca…

Bu tür konularda ‘Öğretmene gıcık gidip yalan söyleyen bir öğrenci’ ihtimali gelmiyor değil aklıma ama bu kadar öğrenci toplanmış, ‘Hala devam ettiği’ söyleniyorken, ‘Yav çocuklar bi gelin bakalım kimin başına ne gelmiş, bi anlatın, hukuksal mecralara başvurun, böyle olmaz’ demek yerine ‘SUSUN’ mu denmeli?

Nasıl öğrenci yetiştiriyoruz biz…

Biat eden, susan, hakkını aramayan, başına gelenlere ‘kader’ diyip sesini çıkartmayan öğrenciler mi istiyoruz?

Nasıl bir gelecek hayal ediyoruz ki biz?

Bu ilkti haberlerden…

Çocuklara yönelik şiddet ve istismar haberlerinin ne yazık ki ülkemizde arkası kesilmiyor…

Sıcak bir ilimizde, çoook sıcak bir ilimizde 2015 yılında o zaman 12 yaşında olan bir çocuğu görevli olduğu camide taciz ettiği iddia edilen bir imam…

Bir imam…

Camide…

12 yaşındaki bir kız çocuğunu taciz ediyor…

İddia iğrenç değil mi?

Sanık tutuksuz yargılanıyormuş…

Minik kızın ailesi tekrar tutuklama talep ediyor fakat mahkeme talebi reddedip duruşmayı erteliyor.

Ailenin avukatı, ‘Sanık maalesef önceki duruşmada tahliye edildi. Oysaki tüm taciz dosyalarında asıl olan mağdur çocuğun beyanlarıdır’ diyor…

Fakat bir gelişme yok ve imam tutuksuz bir şekilde hayatına devam ediyor…

Küçük kız son olayın yaşanmasının ardından intihar girişiminde bulunuyor…

Kurtarılıyor ama son anda kurtarılıyor, hastanede tekrar hayata döndürülüyor gencecik kız…

Çocuklarımıza bu zulmü yapanlar en ağır şekilde korunmaksızın cezalandırılmalı…

Üzeri örtülen her dram yeni çocukların geleceğini karartmaya onay vermektir.

Susmak, görmezden gelmek, eski bir bakanın ifadesiyle “Buna bir kere rastlanılmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz” demek bu acımasızlığa ortak olmaktır…

Sizlerden ricam çocuklarınıza, ailenize, çevrenize Allah’ın soracağı soruları sormayın, ataların soracağı sorular sorun…

‘Namazını neden kılmıyorsun?’, ‘Orucunu neden tutmuyorsun?’, ‘Zekatını neden vermiyorsun?’  sorusunu sorması gerekenler sizler değilsiniz, siz sadece neden yapması gerektiğini ve nasıl yapması gerektiğini öğretmekle mükellefsiniz,

Siz çocuklarınıza, ‘Nasılsın?’, ‘Neler yaşıyorsun?’, ‘Sağlığın, psikolojin nasıl ve nelerden etkileniyor?’u direkt olmasa bile bunların cevabını alacak sorular sorun…

Susturmayın, çocuklarınız eğitim alsın diye gönderdiğiniz okulda neler yaşıyor bunu öğrenin, çocuklarınız din eğitim alsın, Kur’an-ı Kerim öğrensin diye gönderdiğiniz camilerde, kurslarda neler yaşıyor bunları sorun öğrenin…

Çocuklarınızın, çocuklarımızın korunmaya ihtiyacı var…

Okullara kütüphane açıyoruz, mescit açıyoruz, spor salonları açıyoruz…

Eee…

Yukarıda yazdığım konuların tamamı şu bir iki günde olmuş olaylar…

Öğretmenler, imamlar (görevini hakkıyla yerine getiren, çoğunluktan bahsetmiyorum, onları tenzih ediyorum) durum ortada…

Umarım yaklaşan 2019 yılı ile birlikte bizlerde, yeni bir sayfa açar ve böyle korkunç olayların haberlerini yazmaz, okumayız…