Konya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.47
  • EURO
    34.84
  • ALTIN
    2440.5
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63941.69$

BAŞ DÖNDÜRÜCÜ GELİŞMELER (1)

06 Şubat 2020, Perşembe 08:49

Şu anda hem Ülkemiz hem de dünya gündeminde gerçekten sarsıcı olaylar yaşanmakta. Öyle etkili ve dikkat çekici gelişmeler oluyor ki gündeme yetişmek imkânsız hale geliyor. Her an her şey olabilir artık olağanlaştı. Bir tarafta 2020 yılının ilk başlangıcından itibaren ülkemizi ve dünyayı sarsan depremler artık fırtına halini aldı. Biz, Dünya şu anda depremle yatıp, Çin’de yayılan Korona virüsüyle, korkusuna korku ekleyip olayları izlemeye, anlamaya ve uyanmaya çalışıyor temennisinde bulunalım diyelim. Çünkü artık olaylar ve korkutucu bir hal almış gelişmelerden yola çıkarak insanlar/insanlık uyudukları gaflet uykusundan uyansınlar istiyoruz. Biz, eğer akıl edilecek olsa idi, her olayın mutlaka bir sebebinin olduğunu ve buna insanın kendi azgınlığının sebebiyet verdiğini anlamaları gerekirdi, diyoruz.

Kendi nefsimizin azgınlığından dizginleyemediğimiz isteklerimiz ve aşırılık hem dünyaya hem de etrafımıza büyük zararlar vermektedir. Kendi ellerimizle kendi geleceğimizi baltalıyor, tüm dünya coğrafyasını ateşe atıyoruz. Daha çok kazanma ve mal edinme hırsı sadece kişileri değil azgın güruh kapitalist batılı toplumları da müstemlekeci zihniyetiyle daha çok saldırganlığa ve dünyaya fitne salmaya sevk ediyor. Sana dost gibi görünenler, aynı masa da oturup anlaştığın sandığın zihniyeti karanlıklar bir an için her şeyi unutarak attığı imzaya sadık kalmayarak başka başka menfaatlerin peşinde başka başka politik arenalara uzanıyor ve atıla imzalar havada kalıyor menfaatler sözde dostlukları silip süpürüyor yerine daha başkaları konmaya çalışılıyor.

Türkiye ile sözde Suriye konusunda Astana’da anlaşan Rusya masadan kalktıktan sonra aynı metinler üzerinde bir de Suriye rejimi ile masaya oturuyor ve işine nasıl gelirse öyle hareket ediyor. Hâlbuki insanlık ve dünya barışı adına bölgesel gelişmeler desteklenmiş olsa insanlığa zulmetmek yerini ihya etmeye vardıracaktır. Lakin menfaatine düşkün haysiyetsiz politika üreten Rus avanesi kendine özgü geleneksel Akdeniz ve Ortadoğu’ya yönelme kavgası ile yapılan anlaşmalara uymadığı gibi pişkin pişkin açıklamalarla kimden yana tavır alması politika üretmesi gerektiğini hala kestiremiyor. Tek yönlü politikalar yerine çoklu politika peşinde koşanlar dimyata giderken evdeki bulgurdan da olma kaygısını hiç düşünmüyorlar. Olaki bir zayıflama da demek ki yapılan her anlaşma atılan her adım askıda kalacak gibi görünüyor.

Zaten ülkelerin sözde dostluk yanları artık ciddiyetten ve sağlamlıktan uzaktır. İzlenen menfaat yüklü politika kazanında kepçeyi ne kadar derine daldırıp kendi payını çoğaltırsan o kadar zengin ve güçlü olurum mantığı ile büyük köpekler birbirinin çanağına fazla yanaşmadan ülkeleri zayıflatmaya ve çirkinliklerini sergilemeye devam ediyorlar.

İzlediğimiz insani politikalar dünyaya insanlık dersi verirken ve aslında insanlığı öğretirken maalesef bizim içerdeki salyangozlarda batılıların sözcülüğünü kimseye kaptırmadan iktidara veryansın etmeye sözde eleştirmeye ama aslında bilerek dış güçlere payanda olmaya da zemin hazırlayıp onlara fırsat vermektedirler. Onların gayesi bizi zayıf düşürmek ve piyasada saf dışı etmek iken akılsız muhalif kafaların zoraki uyduruk ve yalana dayalı eleştirileri ne yazık ki bazı safları da etkilemektedir. Biz hem saha da hem masada Sayın Cumhurbaşkanımızın geceli gündüzlü canını dişine takarak etrafındaki bunca ihanete rağmen inanan insanların gayreti ve desteğiyle mücadele etmesini isterken birkaç belediye kazanmakla ne oldum delisi olan akılsız güruhta kendini ve sırtını batıya ve pkk’ya dayayıp nerde seküler bir anlayış ve zihniyet destekçileri varsa onların sırtını sıvazlamakta ve büyük bir marifetmiş gibi yanlarında olduklarını deklare etmektedirler.

Düşünün Elazığ ve Malatya’da halkımız depremin acılarını ve korkusunu daha üzerlerinden atmamışken sırf laf olsun kamera görsün diye sırıta sırıta bölgeye giden Bizans ruhlu zat, sözde deprem yardımlarının SSK müdürünün açıkladığı gibi kontrolü için gittiğini söylese de işin yönünün sadece aldatmaca ve milletin gözünün içine baka baka yalan söylemek olduğunu medyayı takip eden herkes gördü. Hatta nerdeyse bu zatın alışacaksınız gibi saçma söylemleri karşısında değişik kanallarda sorun haline gelen bu aldatmaca davranışı sorguladıklarına şahit olduk.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.