Konya
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    62827.550$

YENİ BİR ATAMA BEKLEYEN KOP İDARESİ

31 Mayıs 2020, Pazar 23:01

1989 yılında Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kanunu çıkartıldı.

GAP tarımsal sulama ağırlıklı entegre bir projeydi. Fırat ve Dicle nehirleri üzerinde yapılan barajlarla bölgede sulanabilir arazi  miktarı artacak ayrıca  hidroelektrik santrallari de kurulacaktı.  2. Bir Çukurova olacaktı GAP bölgesi. Bu proje büyük ölçüde tamamlandı.

O yıllarda ANAP iktidardaydı.

GAP’ın kuruluşundan sonra Karadenizli bakan ve milletvekilleri “Biz de KAP istiyoruz” diye ayaklandı. KAP, Karadeniz Projesinin kısaltılmış adıydı.

Aynı yıllarda biz de il olarak harekete geçtik ve “KOP istiyoruz” dedik.

KAP’la, KOP arasında  amansız bir yarış başladı.

Karadenizli siyasetçilerle, Konyalı siyasetçiler ve yerel dinamikler arasında KAP, KOP tartışmaları uzun yıllar sürdü.

Prof.Dr.Necmettin Erbakan 1995 yılında yapılan genel seçimlerden sonra kurulan koalisyon hükümetinde başbakan olunca KOP konusu yeniden ısıtıldı ve gündeme geldi. Hoca, KOP için bir kanun  çıkarma girişiminde bulundu. Lakin Erbakan’ın başbakanlığı kısa sürünce çıkartılması düşünülen kanun ve KOP  hayal oldu.

1999 yılında yapılan genel seçimlerden sonra  yeni bir koalisyon hükümeti daha kuruldu.

 Bülent Ecevit Başbakan,

Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz’da başbakan yardımcıları oldu.

O hükümette  Devlet Bakanı olarak görev yapan Mehmet Keçeciler KOP’un kuruluş kanununu tozlu raflardan indirip masasının üstüne koydu. Erbakan’ın hazırlattığı kanun taslağına yeni ilaveler yaptı. Demem o ki; KOP’un kuruluş kanunu “imkansız” denilen şartlar altında ve uzun yıllar sonra gerçekleşti.Bu işe son noktayı koyan da Ak Parti oldu.

Bizim KOP’ta, GAP kadar hacimli olmasa da tarımsal sulama ağırlıklı entegre bir projeydi.

 KOP bölgesinde bulunan illerde 3 milyon hektar tarım arazisi sulama projelerinin hayata geçirilmesi ile sulanabilir hale gelecek ve bölge halkının refahı artacaktı.          

Havza dışından Kızılırmak ve Göksu’dan bölgeye son sistemlerle su getirilecekti.            

Konya  su kaynakları bakımından yetersiz ve kapalı bir havza olduğu için Kızılırmak ve Göksu’dan getirilen sularla, havza fazla su sıkıntısı olmayan bir bölge olacaktı.

Türkiye’de tarımsal sulama alanlarının yüzde 17’si KOP bölgesinde bulunuyor.

Buna karşılık Türkiye’de kullanılabilir su kaynaklarının yüzde 4’ü KOP bölgesinde bulunuyor. Bu bilgileri sizlerle neden  paylaştık?

KOP’un ve suyun öneminin iyi anlaşılması için paylaştık.              

Sonra ne oldu?

KOP sayesinde bölgeye getirebildiğimiz  su miktarı yılda 400 milyon metreküpte kaldı. Bildiğiniz üzere bu su, yapılan barajlarla ve Mavi Tünel’le bölgeye  kazandırılıldı. Elde edilen suyun bir kısmı şehirde içme suyu olarak KOSKİ tarafından kalan kısmı da tarımsal sulamada kullanılıyor.             

KOP İdaresi Başkanlığı ülke yüzölçümünün yüzde 12’sine sahip bir bölgenin sorumluluğunu üstlenmiş vaziyette. Öte yandan KOP İdaresi oldukça geniş yetkilere sahip. 2014-2018 yılları arasında KOP  için 10 katrilyon tahsis edilmişti. Bu para ile  ne yapıldığı nerde ve nasıl kullanıldığı bilinmiyor. 2014’de KOP Eylem Planı yapıldı.

Bu plana göre 1 milyon 100 bin  hektar tarım arazisi sulanacaktı.

 Peki sulandı mı?

 Bilen yok.

KOP bölgesinde 14 adet sulama projesi  hayata geçirilecekti?

Geçti mi, geçirildi mi?

Bilen yok.

Üç adet içme suyu projesi hayata geçirilecekti.

Geçirildi mi?

Bilen yok.

Sorulara devam edelim mi?

Hadi edelim..

Gene 2014’deki Eylem Planına göre Toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımının sağlanması amaçlanmıştı.

KOP İdaresi bunu gerçekleştirdi mi?

 Bilen yok.

 Bölgenin ekonomik yapısı güçlendirilecekti. Bölgenin altyapısı geliştirilecekti. Bölgenin beşeri ve sosyal yapısı güçlendirilecekti. Bölgenin kurumsal kapasitesi geliştirilecekti.

Peki ne oldu?

Bu hedefler istikametinde ne yapıldı?

Bilen yok. Bilen varsa çıksın söylesin.

Başka? 

Bölgede kalkınma hızlandırılacak ve bölge halkının hayatlarına dokunulacaktı.

Başkalarına dokundular mı bilmem. Ama benim hayatıma dokunmadıklarını biliyorum. Ayrıca benim köyde yoksulluk  sürüyor. Tarlalarımız da bitkiler de susuzluktan yanıyor.              

Başka biri bilgi daha : KOP İdaresi kurulduğunda ülkenin su kaynaklarının yüzde  4’ü, KOP bölgesindeydi. Acaba bu miktar arttı mı? Mesela yüzde 5, yüzde 6 falan oldu mu?                            

KOP, kuruluş aşamasında  özellikle tarımsal sulama için umut olmuştu.

Gerekli olan suyu bulamadılar.

Esas faaliyet alanı su olması gereken KOP  eylem planı  ile yeni sahalar açtı kendisine.

Okuma, yazma, kütüphane, eğitim, sağlık, ulaşım, sanayi alanlarında sahaya girmeye çalıştı. Sosyal hizmetlere erişebilirlik için bir takım çalışmalar yapıldı. İşte bunu anlamakta zorlanıyoruz. Neden zorlanıyoruz? İller de bu  işleri yapan müdürlükler var. Dolayısıyla KOP’a ne gerek var?

Sonra KOP ne yazık ki  makam ve referans  kapısı oldu.                                                                              

Allah aşkına KOP’un başına getirilen başkanlara bir bakın.                                                                         

Falanca kişinin damadı. Falanca kişinin akrabası. Falanca kişinin adamı.                                                

Anlayacağınız eski zihniyet  yani“Hamili kart yakınımdır” anlayışı.                                                           

Galiba son günlerde KOP’un başı için bir “Hamili kart” daha masalarda dolaşıyormuş.

Daha önce görev yaptığı kurumda tavan yapan yüksek egosu nedeniyle yeni yönetim tarafından kıza çekilen birisi kulis bilgileri doğruysa KOP’un başına getirilebilirmiş.                   

İyi de müktesabatı var mı bu arkadaşın?

ODTÜ, İTÜ, Bilkent muzunu mu?

Yüksek lisansı, doktorası falan var mı?

Yurt içinde ve yurt dışında KOP  benzeri kuruluşlarda hizmeti var mı?

Bu işlerle ilgili  önemli bir yatırım bakanlığında üst düzey görevi oldu mu?

Bu  görev için teknik bilgisi ve uygulama yeterliliği söz konusu mu?

İlçe Tarım Müdürü olabilecek ehliyet sahip bir insan kulis bilgilerine göre bakanlık hükmünde olan KOP’un başına getirilecekmiş.

İster gülün, ister oturun ağlayın. Traji komik bir durumla karşı karşıyayız.

Mükafattan da öte bir siyasi değerlendirmenin masada olduğunu  duyuyoruz.                               

Galiba  KOP’u öldürüp tarihe gömmek istiyorlar.                                                                           

İlk önce şunu bilmek  lazım.. Büyükşehir Belediyesi’nde daire başkanı olmak başka, KOP’un başına geçmek başka.                                                                        

Amaç  işe göre adam mı, adama göre iş mi?Adama göre daha başka işler de düşünebilirsiniz.

Adama  göre düşünülen iş şayet KOP’sa buyrun musalla taşına.              

KOP’un kadersiz ruhuna fatiha okumaya  hemen başlayabilirsiniz.         

Ne olur KOP’u öldürmeyin. Belki  bilimsel ve uygulama kariyeri  yüksek bir başkanla hayata dönebilir.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.