VALİ ÖZKAN KOLAY KOLAY BÖYLE AÇIKLAMA YAPMAZDI DEMEK Kİ BİZ DE ATLAMIŞIZ
05 Aralık 2023, Salı 00:01Dün güne dahası haftanın ilk mesaisine Sayın Valimiz Vahdettin Özkan, Emniyet Müdürümüz Mahmut Karabulut ve İl Jandarma Komutanı Cemil Lütfi Özkul Paşa ile başladık.
Toplantıdan pazar gecesi haberimiz oldu ama devletin valisinin daveti her şeyin üzerinde gelir diyerek programımızı değiştirdik.
Sayın Valimiz Vahdetin Özkan, polis ve jandarmanın sadece kasım ayı içerisinde yaptıklarını özetledi.
Bu toplantının detaylarını biz de ve diğer tüm basında yerel ve ulusal olarak göreceksiniz takip edeceksiniz.
Sayın Özkan, her şeyden önce Konya’da Sayın Cumhurbaşkanımızı temsil ediyor.
.jpeg)
.jpeg)
Ve Allah kendisinden razı olsun Sayın Özkan şehrimizde göreve başladığı günden itibaren sessiz sedasız fotoğraf makinelerinden, kameralardan uzak inanılmaz güzel ve kalıcı hizmetlerde bulunuyor.
Bir de devletin her valisi bizim için saygıdeğerdir.
Hepsinin kendine göre bir usulü yöntemi duruşu vardır.
Sayın Özkan son derece hoşgörülü, saygılı ama aynı zamanda da tavizsiz bir devlet adamıdır.
Mesela dünkü toplantısında sık sık üstüne basa basa
“Bizler görev süreçlerimizde bu şehirdeyiz.
Ama Konya basını yerel basın bu şehrin hafızasıdır” diyerek toplantının önemine dikkat çekiyordu.
Aslında sayın valimiz bu cümleleri ile şehri yöneten herkese görmesi gereken acı gerçekleri gösteriyordu.
Yerel basın bu şehrin hafızasıdır.
Sevin sevmeyin.
Kabul edin etmeyin.
Ama yerel basın Konya demektir.
………………..
Mesela toplantıya geçilmeden Sayın Valilimiz Vahdettin Özkan, Emniyet Müdürümüz Mahmut Karabulut ile aramızda küçük bir sohbet geçti.
Vali Bey bir konuyu hatırlatınca Emniyet Müdürümüz hemen
“Uğur Bey zaten yarına yazar” deyince sayın valimizde
“Uğur Bey yazar biz de o zaman kendimizi ona göre düzeltiriz” deyiverdi.
Evet Konya’nın böylesine güçlü, samimi ve içten dahası dahası gerçekçi yöneticileri olduğu sürece biz daha çok rahat yaşarız.
Sayın valimizin dünkü toplantısında şehir adına çok kritik cümleler vardı.
Mesela “Son bir ayda Konya’da yapılan operasyonlarda kasım ayı içerisinde ilimizde yapılan çalışmalar sonucu kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1075 kişi yakalanmış, 119 şüpheli tutuklandı” diyordu.
Düşünsenize biz bu şehirde elimizi kolumuzu sallaya sallaya, sağa sola ağzımızı sallarken aramızda yakalanması gereken 1075 kişi varmış yaaa.
Düşünsenize bu insanlarla otobüslerde, pazarda yan yana yürüyorduk.
Bu rakam öyle bir çırpıda söylendiği gibi söylenmez.
Polisin, jandarmanın 24 saat iğne ile kuyu kazması gibi bir şey bu.
……….
Sonuçta Konyalı İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’nın ülkenin ve dünyanın her noktasında suç örgütlerine karşı başlattığı operasyonlar şehrimizde de böylesine derinden sessiz sedasız gidiyormuş.
Hani mum dibine karanlık imiş yaa.,
Biz de onun için bazı konuları atlamışız.
Ya da atlıyoruz.
Sayın Valimiz Özkan başta olmak üzere polisimize, askerimize terörden sanal bozgunculara, dinimizi suistimal edenlerden uyuşturucuya kadar her noktada devlet yine parmağını bunların gözüne sokmaya devam ediyor.
O zaman biz Konyalılar rahat rahat yemeye, içmeye, uyumaya devam diyoruz.
GÖZÜNÜZ AYDIN
YENİ PARTİLER GELİYOR
Bu şehrin yaşayan hafızalarından aynı zamanda da yazarak tarihe not düşen ender isimlerinden Ali Kemal Başaran abimizin şu DAYI hikayesini sizlerle paylaşmak için kaç gündür saklıyorum.
Bugün yazımıza güzel konularla girdik.
O zaman ekonomi ile can sıkmayalım.
Gelin DAYI olayını birlikte bir daha okuyalım.
………….
DAYI
Hikaye bu ya, hep anlatır dururlar.
"Aslanın açlıktan başı dönüyormuş.
Ormanın altını üstüne getirmiş ama nafile.
Yiyecek hiçbir şey yok.
Avlanacak hayvan da yok.
Tam umudunu yitirdiği sırada çalıların arasında bir kıpırtı olmuş.
Aslan pençesini bir atmış yakalamış kıpırdananı, çekip çıkarmış.
Bir bakmış elinde tüylü, ufak tefek bir hayvan.
"Sen de kimsin?" demiş.
Hayvan "Ben kediyim" demiş.
Aslan boş boş bakınca açıklamak ihtiyacı duymuş kedi:
"Ben" demiş,
"senin dayınım."
Aslan gülmüş, "Haydi oradan" demiş,
"Ne dayısı.
Ben açlıktan ölüyorum seni yiyeceğim."
Kedi demiş ki,
"Beni yiyemezsin. Ben senin dayınım.
Bak pençelerime, bak bıyığıma, bak yüzüme."
Aslan kediyi daha yakına çekip incelemiş.
Gerçekten de benziyor kendisine. İçine bir kuşku düşmüş.
"Peki ama" demiş,
"sen benim dayım olsan daha iri olman gerekmez miydi?
Sen ufacık bir şeysin.
Bak ben dev gibiyim."
"Ah ah" deyip iç çekmiş kedi,
"Hiç sorma yeğenim. Ben de senin gibi kocamandım," sonra devam etmiş,
"Sen insanoğlunu tanır mısın?"
Aslan başını kaşımış,
"Hayır" demiş.
Kedi anlatmış:
"Ben de senin gibi dev bir aslanken bu insanoğlunun eline düştüm.
Beni döve döve bu hale getirdi.
Küçüldüm böyle ufacık kaldım."
Aslan kediyi yere bırakmış.
Kükremiş,
"Kim bu seni bu hale getiren insanoğlu dayı" demiş,
"Bana göster, senin intikamını alayım."
Kedi düşmüş öne.
Aslan arkasında.
Saatlerce yürüdükten sonra ormanın kenarına kadar gelmişler.
Ormanın bittiği yerde bir ev ve önünde odun kıran bir adam göstermiş kedi.
"İşte" demiş,
"İnsanoğlu bu. Bu beni döve döve bu hale getirdi.
Aslan,
"Geç benim arkama dayı" demiş.
Sonra birden saldırıp adamı yakalamış.
Bir kükremiş, yer gök inlemiş.
Demiş ki,
"Seni yiyeceğim. Bak dayımı döve döve ne hale getirmişsin."
Adam bir aslana, bir kediye bakmış.
Anlamış ki aslana, kedinin onun dayısı olmadığını anlatmaya çalışmanın yararı yok.
"Peki" demiş,
"Beni yiyebilirsin.
Yalnız benim çocuklarım bu odunları satıp para kazanacaklar.
Yoksa aç kalırlar.
Onların bu dövme işiyle bir ilgisi yok.
Onun için şu odunu da kırmama yardım et.
Bu işi bitirelim.
Sonra ye beni.
Aslan kediye dönmüş
"Ne dersin dayı?" diye sormuş.
Kedi başını olumlu anlamda sallamış.
"Tamam" demiş aslan,
"Ne yapmam gerek?"
Oduncu, baltanın odunu yardığı yeri göstermiş,
"Ben bu baltayı yavaşça çıkarırken sen iki elini sokup yarığın kapanmasını önleyeceksin, sonra baltayı tekrar vurup odunu ikiye ayıracağım.
Oduncu baltayı yavaşça çıkarırken aslan iki elini sokmuş.
Oduncu baltayı çekince yarık kapanmış ve aslanın eli odunun yarığına sıkışmış.
Kedi derhal kaçmış.
Adam büyük bir sopa kapmış ve başlamış aslana kıyasıya vurmaya.
Adam sopayı vurdukça aslan bağırıyormuş,
“Of anam dayım kadar kalsam razıyım.”
………………..
Ülkede habire siyasi parti var.
Kurulma aşamasında olanlar var.
Dayısına özenerek parti kurup sonra benzetilenler dayısından beter oldular.
Dayıları kadar bile kalmadılar.
Bizden söylemesi!
Muhabbetiniz hoş olsun.
Yüreğinizde gamze ve keder barınmasın.
…………
Ali Kemal abim yazmamış bekleyin Türkiye’de yine kurdukları partiden ayrılıp kahraman(!) olanlar ya da kendilerini aslan sanan ucuz kahramanlar var.
Onlarda parti kurmak için çalışmalara başlamışlar.
Konya’dan bile öylesine isimler var ki.
Biz duydukça şaşırıyoruz.
Sizde duyunca şaşıracaksınız.
Bundan adımız UĞUR gibi eminiz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Başlamak için şartların mükemmel olmasını beklemeyin. Şartları mükemmelleştiren başlangıcın kendisidir.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Bazı kuryeler tek yönlü yolda tersinden araçların üzerine doğru hızla gelmedikleri zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
müşür
05-12-2023 23:58valla yolda görsem tanımam....ne çarşıya çıkarlar, ne caddeye,ne markette..
Berat
05-12-2023 10:45Dedem yanlış anlama böyle önemli bir basın toplantısına gidiyorsun insan biraz giyimine kuşamına önem verir üzerindeki ceket emanet gibi içerindeki 0 yaka kazak rengi maşallah pantalon desen kot tam uymuş genç görünmeye çalışıyorsun ama olmamış be dedem seni sevdiğimden yazdım
Oguz Oguz
05-12-2023 09:37Allah devlete millete, görevini lâyıkıyla yapan ve yapmaya çalışan insanlara zeval vermesin. İşin show kısmı güzel ama Cumhuriyet'in son 20-25 yilında, usulsüzlük, hırsizlik, goz yumma vb nedenlerle ahlâki genel degerlerin dejenere edilip, kendi zengini , cetelerini ve ayrıcaliklı siniflarinı olusturmak adina, toplumun uçuruma itildigi, meydana gelen gündem ve olaylarla, temiz yonetim ve temiz toplum adına yol alınması gereken cok mesafe oldugunu gosteriyor. Keşke kurum ve kuruluşlar, siyasi yonetim ve iktidar erklerinin etkileri altinda kalmadan, islerini guzelce yapabilseydi. Youtube'lara, gazete koselerine, twiterlara düsmeden, uljemiz adalet, gelişmişlik, iyilik, modernlik, ve bilimle anılan,dürustlükte örnek gosterilen bir ulke olsaydık. Dunyanın en büyük kara para, kacakçılık ve terör operasyonlarını yoneten Abd tarafından Gri listede tutlmamız, mali gorunümümüzü ve finansmana erişimimizi de kısıtlıyor. Diger yandan yaklaşık 25 senedir hükümet yetkililerini haraca ve maaşa baglayan Zarrap gibi ilişkilerle baglantılı olan Halk bankası davası da, karara bağlanmayarak Turkiye nin onü kesmek icin koz olarak kullaniliyor. Zannediyorum son zamanlarda da Rus larin TR uzerinden bir cok ticari ve bankacilik operasyonlarinı gerceklestirdigini düşünüp, bir cok arastirma ve inceleme yapiyorlar ama bir sonuca da ulasamiyorlar. E bekleyelim bakalim, elbet bir gun bize de " Eyyy USA, sen kim oluyorsun yaaa ! sen kimsin ya ? Don't be foolish, be carefull " deme sirası da gelecektir inşaallah..
meczubun biri
05-12-2023 09:17Allah için valiyi seviyorum yıllar önce alıştığımız bildiğimiz saydığımız sevdiğimiz bir devlet adamlığı duruşu var.Allah sayılarını artırsın böyle devlet insanlarının.bu aziz milletide siyasilerin şerrinden muhafaza etsin.
Rgndgd
05-12-2023 09:15Teşekkür ederim saygılarımla uğur bey yazılarınız bağımlılık yapıyor dayıların az olduğu bir dünya olsun saygılarımla