Konya
05 Mayıs, 2024, Pazar
  • DOLAR
    32.34
  • EURO
    34.87
  • ALTIN
    2393.5
  • BIST
    10276.88
  • BTC
    63694.419$

Sıcak, daha da mı sıcak olacak?

12 Ocak 2023, Perşembe 00:38

Günümüzde her gün çeşitli basın yayın organlarında dünyanın değişik yerlerinde yaşanan olağan dışı doğa olaylarıyla ilgili haberlere rastlıyoruz. Herhangi bir doğa olayının aşırı ya da sıra dışı ölçülerde gerçekleşmesi “ekstrem olaylar” olarak adlandırılıyor. Ekstrem olaylar, bir yerde o güne kadar görülmeyen veya nadiren görülen doğa olayları olarak değerlendiriliyor.

Yaz olarak kabul ettiğimiz dönemin gün sayısı artıyor sıcaklıklar arttığı için. Kış olarak kabul ettiğimiz gün sayısı da azalıyor. Bir anda kış yok olmayacak. Bazen şiddeti artıyor ama kışların gün sayısı azalıyor. Yaz ve kış mevsimi günlerinin ekstrem olayları da artmaya devam ediyor. Örneğin yazın sıcak hava dalgasının sayısı artarken, kışın bazı yerlerde bir anda aşırı soğuklar gelerek hava eksi derecelerin altına düşüyor

Avrupa başta olmak üzere dünyada aşırı sıcaklar sebebiyle hayatını kaybedenlerin sayısı giderek artarken, bazı bilim insanları özellikle Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Doğu Akdeniz gibi kuraklığın yaşandığı bölgelerde insanların "klima olmadan hayatta kalamayacağını" ifade ediyor.

Elbette bu karmaşık sorunu tek bir nedene bağlı olarak açıklamak imkânsız.

Araştırmaya göre aşırı sıcaklıklar, 50 yıl içinde daha önce tahmin edilenden daha sert olacak. Küresel hava istasyonu verileri, tehlikeli derecede sıcak ve nemli günlerin, daha bugünden çok daha yaygın hale geldiğini gösteriyor. Öyle ki 2100'de yaşanması gereken sıcaklıkları bugünden yaşamaya başladık bile

En az bir milyar insanın, küresel sıcaklıktaki her 1°C artış için göç edeceği veya dayanılmaz sıcaklıklarla cebelleşmek zorunda kalacağını gösteren bir araştırmaya göre, iklim krizinin insana maliyeti, daha önce düşünüldüğünden daha sert olacak ve geniş alana yayılacak ve bunun gerçekleşmesi için tarih çok uzak değil.

İnsan kaynaklı küresel ısınma olmasaydı bu sıcaklık aşırılıklarının yaşanmış olma ihtimali 5 kat daha az olacaktı

Temmuz-ağustos gibi aylarda görülen sıcak hava dalgaları, artık daha erken tarihlerde başlayıp ve daha geç sona eriyor.

 

Aşırı sıcaklıklar, günlük yaşamımızın bir parçası haline gelecek.

 

Sıcakların sağlığımızı, tarımsal üretimimizi, turizmi, su kaynaklarımızı ve de ekonomimizi tehdit eder şekilde olumsuz sonuçlarının olacağı da öngörülüyor.

 

Dünya yanıyor …

Yerküreyi etkisi altına alan orman yangınları, Kuzey Amerika ve Güney Amerika’nın büyük bölümü, Afrika platosu ve Arap Yarımadası'nın kuzeyi, Avrupa'da Akdeniz kıyıları ile Kuzey ve Doğu Avrupa'da etkili oldu. Avrupa kıtasında; Türkiye, İtalya ve İspanya’da çıkan yangınlar tarihe geçti.

Avrupa’da ve çevresindeki ülkelerde çıkan orman yangınlarına yönelik uydu görüntülerini ve yangın verilerini paylaşan Avrupa Orman Yangını Bilgi Sistemi’ne (EFFIS) göre, Avrupa’da yalnızca 2021 yılı içinde yüzbinlerce hektarlık alan yandı. EFFIS’in verilerine göre, 2021 yılında 43 ülkede toplamda bin 831 orman yangını meydana gelirken, 433 bin 700 hektarlık alan yandı.

Rusya’da ise 2021 orman yangınlarında 17.08 milyon hektarlık arazinin kül olduğu ve ülke tarihinde gözlemlenen en büyük yangın olduğu belirtildi. Ülkenin en büyük ve en soğuk bölgesi olan Sibirya (Yakutistan)’daki yangınlar Portekiz’den büyük bir alanı yaktı. 

Türkiye'de 2022 yılının kış mevsimi, son 52 yılın en sıcak on yedinci kış olarak kayıtlara geçti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgilere göre, Türkiye'de uzun yıllar kış (aralık, ocak, şubat) mevsimi ortalama sıcaklığı 3,9 derece olarak ölçüldü. Bu kışta ise ortalama sıcaklık 0,6 derece artarak 4,5 dereceye yükseldi.

Şuan kış mevsiminde olmamıza rağmen hava sıcaklığının yüksek olması insanı kara kara düşündürüyor.

Uzmanlara göre Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle ekolojik tahribatın etkisini en çok hisseden ülkelerin başında geliyor. Hatta ekolojik kıyametin kapıyı çalacağı ilk ülke olarak Türkiye gösteriliyor. Öyle ki, Türkiye’nin 1985-2035 yılları arasındaki ilkim ve sıcaklık kıyaslama modellerinde yaz ayları için ortama 2.5 derece sıcaklık artışı öngörülüyor.

2100 yılına kadar Türkiye’nin olduğu bölgede su kaynakları yarı yarıya azalacağı tahmin ediliyor.

Gelecekte Türkiye’yi de etkileyecek su ve tarım savaşları tehdidi söz konusu.

Doğanın “fabrika ayarları” ile oynamanın sonuçlarını yaşıyoruz.

Büyük bir şaşkınlıkla yaşadığımız her ekstrem doğa olayı, “bir öncekini” ekstrem olmaktan çıkartıyor.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.