Konya
18 Mayıs, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.18
  • EURO
    35.11
  • ALTIN
    2500.6
  • BIST
    10643.58
  • BTC
    66949.342$

ESKİ KONYA, İŞTE BU KADAR GÜZELDİ

04 Mayıs 2024, Cumartesi 00:01

Hani eskisi gibi sokaklarda itler,

Patlağını yapıştırdığımız canım velesbitler

Zaferde buluşuvurduğumuz vakitler

Duvarları gamalı haçlı adolf hitler..

Simitçiler emekli olmuş, halkaları pastaneler satıyor

Şerâfeddin Camii önündeki salepçi yok,

Tarçını kimler katıyor?

Şimdi uzanıvermiş itler yüzü koyun yatıyor.

Merama giderdik de yüzerdik biz derede,

Su altında yüze kadar sayardık bir kerede!

Sahi Üniversite Kitabevi vardı, nerde? yok olmuş!

Nerede kırmızı kütüphane, hani gardaş nerede?

Eski Dellal Bazarında bir Kenan Memeda vardı,

"AŞAĞI PINARDA YONGA YOLARKEN, ÜMMÜ KIZLARIM OF, HOP ÇIKAGELDİ" derdi, avaz avaz.

Ne demek isterdi bilmem. hâlâ da bilmem..

Olsun.

Unutturmamış ya bana 70 yıl önceyi.

Meramlı Refik Hızlı vardı pazarın içinde jawa motosiklete binerdi,

O gazı verdikçe millet korkudan dükkânına kaçardı.

Hükümet meydanında deli Sabile vardı.

Yakasına İnönü’nün resmini takar, dolaştırırlardı, "İnönü ölmüş" diyenin başlardı, yedi ceddinden..

Vay len vay..gel de unut bunları!..

Bilârdolu, Gençler Birliği, İdman Yurdu binaları unutulur mu?

Rafet Ağanın, İdmanyurdu- Gençler Birliği maçında tribünlerden "OĞLUM ÇÂĞLAYAN, VAR, O KARA DONLUNUN ÜZERİNE" diye taktik verişi, dünyanın neresinde görülmüş?

Laf, lafı açtı mı gevezelik hızını aldı mı, sus susabilirsen artık!

Henüz Alâeddin Caddesini, boydan boya gezmedik, Mevlânâ'dan Meram Battı Çıktıya kadar üçlü beşli, "YAREN YÜRÜYÜŞÜ" yapmadık.

Hayat tostçusu Hacı Mustafa Abinin, tostunu tatmadık, köpüklü ayranını içmedik, cebi delik olduğumuz günlerde

Köprülü Mağazası önünden geçerken lüks koltuk takımlarını görüp iç geçirmedik!

Şehitlik Anıtından Mevlana caddesini fotoğraflamadık, Cahit Sağlığa uğrayıp; arşiv siyah beyaz vesikalıklardan bize 12 tane daha tab idiver garam, dimedik,

Postane önünden bir kartpostal seçip 46 tertip İnzibat Sıtkı’ya, Metristeki er Cemal'a bayram tebriği göndermedik,

Arapoğlu Makasına dalmadık, Tahir Paşa camii şadırvanında yüzümüzü yumadık, heykelin önünden top sahasına yürümedik, bir tanıdık bulsak da maça zuladan girsek dimedik!

Okullar arası müsabakalardan, Abdullah Loras’ın, Hakkı Akman’ın, Ali Kılınçoğlu’nun, Mehmet Elma'nın, Hamdi Yiğit’in, Recep Demet’in, Ferzande Işık’ın boks maçlarını izlemedik.

İHL nin güreşte takım halinde şampiyonluğu kimseye kaptırmadığından bahsetmedik.

Çıkrıkçılar içine dalmadık, Helvacı Sözbir'lerden tahin helva alıp, susamlı helva tadına bakmadık.

Köpüklü helva yimedik.

Eski Dellal Bazarında, Cinalide köfte yimedik, Hidâyet amcanın çayını içmedik, Aynacı Hasan Abi ile Çaybaşı sohbetleri yapmadık.

Daha Türbe Caddesindeki Bakırcı Davut Usta'dan, Mevlâna Caddesindeki Ressam Nesip Usta'dan, Tabelâcı Nedretten, Samiden,

Nalçacı’da Mehmet’ten, Parsana sokaklarındaki Topal Gece Bekçisinden, Ekmekçi Hayıktan, meşhur duvar ustası Palabıyık Mehmet Barışıktan, Eyüp Ustadan, dini bayramlarda likör ikram etmeyi mârifet sanan Hörüldek Kemal’den, bir dikişte 35 liği susuz götüren meşhur Karacadan, Gazze Gazisi Gabakçı Nuri ağadan, Nezire Ablanın, Cezayir Türküsünden, bir cenaze evine ağıt için çağrılan ağıtçı Veliden Parsanalı Meczup Mustafa’dan, gâh Sille’de görünen gâh Hacı Hasan camii önünde kasîde okuyan Piraliden, Küfeli Hasan Ağadan, meşhur Pomak H.Hüseyin’den,

Tabi ki, Gonyanın meşhur Tayyip ağasından, başına değince öten düt Selahaddin’den söz etmedik

Türbe caddesini, İstanbul Caddesini boydan boya adımlarken aşka gelip

(1940 lı yıllar, Konya'mızın o yıllar önemli kişilerinden olan sağ başta Adil Özçelik, orta planda Mehmet Kıcıkoğlu ve solda Faik Parlak.. Allah rahmet eylesin… Yaşar Barışık’ın arşivinden)

*GÜNEŞİ DOĞDURAN DA ALLAH, AYI BATIRAN DA ALLAH, YA HZ. PÎR.. HUUUUU*

diyerek bir sağa bir sola salto atan ve bastonunu sanki küffârın kalbine saplarcasına mızrak gibi uzatıp hamle yapan deynekçi Mehmet Ağadan da dem vurmadık.

Düğün pilavlarına abone olup, kaşığını cebinde taşıyanlardan,

1940 lı yılların meşhur bisikletçisi Odacının Ahmet Ağadan, Alaeddin Tepesinde atılan ramazan topundan, topçunun, topu atmada birkaç saniye gecikti, diye tatlı sert tütünden sardığı ve parmaklarına takıp ağzına üç parmak mesafede tutup ta cıgarasını hâlâ yakamadığı için topçuya "HADİ GARİ AT ŞU TOPU, TARPADAĞINA UĞRAYASICA" diye

Feleğini şaşırmış tarla mahallesinin meşhur Muhtarı Mehmet Ormancıdan, Fenni fırının mis gibi kokan francalasından, Seyit Ali dayısından Cingen Oğlu Fırınının taş ekmeklerinden Cumhuriyet Ekmek Fabrikasının Topal İsmailinden, Arabacı Reşit Dayıdan, boduların Vesîle Abadan, Kürt İminesinden  Vâcitlerin Hûriye Abladan, Kasabalı Memet Ağadan Yanık yanık ezan okuyan Seyit Mehmet Amcadan, Palabıyık Mevlüt Ağadan, Gara Gavaktan, Hülos Abiden,

Miydanlı Kartal Ahmet Baba'dan konu açmadık.

Meramda, Araboğlu Makasında bilardo salonları olan Eyüp Ağadan, Güzel bilardo oynayan Hapishane müdürü Nuri Abiden, yine fuar girişinde Havuzlu Dede Bahçesinde,

"AYLARDIR GÜL YÜZÜNÜ GÖREMEZ OLDUM SENİN" diye şarkı söyleyen Kaya Beyden,

Divan sazıyla Mazhar Ağadan, Silleli A'mâ Mehmet Ağadan, Gonyalı Kanûnî Kömürcü Memdûh Abiden,

Ûdî Telci Mustafa Abiden, Semazen Mustafa'nın UHER teybinden,

"GECE OLDU AY DA YOK

AYDAN BİZE FAYDA YOK

BOYUNA SU İÇİYOM,

KÖR ÂMEDE ÇAY DA YOK " diye espriler yapan Ahmet Özdemirden,

Teksas pavyondan, Tahir’in sazından, Kimene Halil’in kokulu mekânından, önünden geçerken kiminin iştahını kabartan. kiminin yüzünü kızartan meşhur SABRİYE’nin yerinden,

25 guruş bulunca soluğu Yeni Sinemada aldığımız günlerden, Tom Mikse, Teksasa, Kinovaya, Red*Kite müptelâ olup dersleri ihmal ettiğimiz günlerden, karneye sekiz zayıf getirip beşini düzelterek babanın Osmanlı Tokadından korktuğumuz günlerden, ağaca çıkıp, çağla yolup, cepler yetmezse, gömlek arasına dıkıştırdığımız çocuksu hırslarımızdan söz etmedik.

Kimilerin moto guzzi, kimilerin tır tır, kimilerin pırpır, kimilerin de triportör dedikleri, gadınlarımızın önceleri çekinip korktukları ama sonra vazgeçemedikleri gonyamızın yaylı araba dolmuşundan sonraki üç tekerli, yağmurdan korunaklı dolmuşlarını bahse konu eylemedik

‘1960'lar Eski Garaj Konya'nın İlk Şehirler arası Otogarı Konya Oto Nakliyat firması hatırası.

Bu da benim arşivimden. Fotoğrafta annemin dayısı Rahmetli Silleli Ahmet PEKÇAN’da var)

Muhâcir Bazarında galbur satan cazgırın "GALBIIIIIIIR" diye bağırıp her hafta dikkatleri çektiğinden, 80 cm boylarındaki ipe takılarak iki parmak arasına sıkıştırılıp evlere taşınan o meşhur Beyşehir’in sazan balıklarından, romanlar mahallesinin fasıllarından, belirli mekânlarda konuşlanmış meşhur ayakkabı boyacılarından, yumurtanın 5 kuruş olduğu, beş kuruşluk simitleri ikiye bölüp yediğimiz günlerden,

Kar yağdığında, Alâeddin tepesinden Karatay Medrese istikametine kızaklarla kayarken Bursa Uludağ zevki aldığımız günlerden, anaların evlâtlarına yünü eğirip, iplik yapıp gınalı elcek ve başlık ördüğü, tahta okul çantalarımızı Karaman koçları gibi tokuşturduğumuz günlerden henüz bahsetmedik

Sabahlara kadar sazlı sözlü muhabbet edilen Hasan Çopurun, Yatağanlı Mustafa’nın arabaşlı müthiş gecelerinden, fasıl listelerini cebinde taşıyan Albay Muammer abiden, mûsikîye âşık, dost kahrı çeken kudûmzen ve Mehter hocası hoca Zekâi Kaplandan, ünü sınırlar aşan hattat Hüseyin Öksüzden,

Bahsetmedik.

RE- MÜ resim atölyesine uğramadık, Sıtkıyı Apoyu, Muhsini, Erdoğanı anmadık

Meram Huzur Evinden kelâm itmedik, Kemal Pekçağlar’ın çayını içmedik, evkaf müdürlüğünde müdür Zeki Yılmaza, Terzi İsmâil’e uğramadık Şoför pırasabıyık Sabri Ustanın mâcerâlarını dinlemedik

Tekfen bacanak Mehmeti, Seyit Bizcanlıyı anmadık, Semâzen Mustafalı, Sıtkılı, Kör Ahmetli kardeşler folklör ekibinden, mûsikî dolu sigara kokulu gecelerden bahsetmedik.

Saray Çarşısının kadim esnafı gözlükçü Ahmet Şen ( kürdâmet) ten , Fatih çarşısında, Yolspor’lu saatçi Uğur Öz’den, Bomba Şükrü’den, Hasan Altıoklardan, Hâfız Hikmetten, top sahasında cumhuriyet bayramında testi ile su satan bebelerden, Arabaşı dökenlerden, pişmâniye çekenlerden, pekmez kaynatanlardan, söğüt yaprağı ile köpük yiyenlerden,

(1960'lar Eski Garaj Konya'nın İlk Şehirler arası Otogarı Konya Oto Nakliyat firması hatırası. Bu fotoğrafta halen İstanbul’da yaşayan bizim de akrabamız Emin Beyden geldi)

Ramazanda Teravihi en hızlı kıldıran jet imamdan ilk namazda şırlan yağıyla yapılmış pişi dağıtanlardan, tandır ekmeği yaparken düşen kokulu düşmelerden. Kenevir helvası yapanlardan, goca goca adamların kış gecelerinde fincan oyunu oynamalarından söz etmedik.

Şakalağın Köprüsüne, Sille Ak Mahalleye, Meram Tâvus Babaya Ateşbâz Veliye, Ulaşbabaya, Kel Alinin bağına, Biççimeze, Aslıma, Horozlu Hana, Sakyatana, Dokuzun Beline, İllezin (İlyasın) Gavaklarına,

Gödenenin baranasına, Hatıbın tatlı suyuna, Loras Dağına, Takkeli Dağın zirvesine ulaşmadık.

Hacı Veyis Zâdenin selâmını almak için kuyruğa girdiğimizden, Kılcı Nûri mübârekten, Bozkırlı Mustâfendiden Hacı Tâhir efendinin vaazlarından, bir rüzgâr gibi gelip geçen Müsevvid Mehmet Ulucandan, sohbeti tatlı hafız, dost kılavuzu Derbentli Mustâfendi hocamızdan (cümlesinin ervâhına rahmet) dem vurmadık

(Bu siyah beyaz kare de yine Emin Beyden gelen bir kare)

Yavaş ol bakalım Kartal hoca, Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağarmış..

İşte böyle diye diye ömür bitmiş saç sakal ağarmış

Eskicilik işimiz bizim, içimiz hâla kıpır kıpır etse de biz de eskidik be gardaşlar

Sağ olun, var olun usanmadan, bıkmadan bu eskiciyi dinlediğiniz için.

Nostalji içinde andıklarımızdan münasip gördüklerimize birer Fatiha gönderelim mi?

Huzur, sağlık içinde nice yıllar dilerim ahbaplara, yârenlere,

Baranalara, mahalle ve okul arkadaşlarıma ve tüm dostlara

Allaha emanet olun cümleniz vesselam”

……………….

Mustafa KARTAL abimizin bu muhteşem KONYA yazısını yazmamıza da izin veren değerli büyüğüm Recep Demet abime saygılar sunar veeeee

Eski Konya’nın bugünkü yeni Konya’dan neden daha iyi olduğunu bir kez de başkalarının tarihin ağzından sizlerle paylaşmak istedik

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Ölüm var diye kimseyi af edemem. Ölüm bana da var. Bana da yapmasalardı

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Işıklarda beklerken en öndeki araç sürücüsü elinde telefonla oynamaya dalıp onca korna ve ikaza rağmen bir kırmızı yanıncaya kadar arkada bekleyen insanlara isyan ettirmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorumlar

  • yorum avatar
    İbrahim Sarıoğlu
    05-05-2024 18:39

    Slm. Uğur bey. Mustafa KARTAL abimizize, Recep Demet abimize, size ve emeği geçen herkese saygılar sunar, tşk ederim. Yazıyı özenle okudum. Oto nakliyatın ortadan direksiyonlu otobüsü resmi bizi de eskilere götürdü.

  • yorum avatar
    Mustafa Özdoğan
    05-05-2024 01:04

    Değerli Uğur Abi bu kadar usta bir kaleme sahip olduğumuz için Konyalılar olarak çok şanslıyız,adeta bizi 60 lı yıllara ışınlayıp sürükleyecek başka kaç kalem var koca şehirde,sen bu şehrin gerçek bir değerisin ve emin ol Allah uzun ömür versin kıymetini bilmeyenler sana bu hayatta tabiri caizse sallayanlar mazallah yokluğğunda senin değerini anlıyacaklar.Bu güzel damağımıza bi gaşşık bal çalan muazzam yazıyı kitaplaştırmazsan bir tARİHE BİR NOT OLARAK DÜŞMEZSEN VEBALİ BOYNUNA OLSUN SAYGI VE SELAMLARIMLA

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

tokyobet-tokyobet-nerobet-tokyobet-goldenbahis-tokyobet-levabet-ngsbahis-ngsbahis-goldenbahis-ngsbahis-levabet-levabet-goldenbahis-ngsbahis-ngsbahis-tokyobet-nerobet-ngsbahis-levabet-levabet-goldenbahis-ilelebet-betibom-ajaxbet-trendbet-anadolucasino-heybet-paribahis-aresbet-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-