Konya
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    62904.920$

Küresele Açılan Kapının “Yerel Anahtarı”: Coğrafi İşaretli Ürünler

21 Mart 2024, Perşembe 00:01
Ateşin bulunmasıyla birlikte insanlar, yemeklerinin pişirme ve lezzetini artırmak amacıyla çeşitli yöntemler geliştirmeye başladılar. Zamanla gelişmeye devam eden yemek kültürü ilk olarak hayvanların kemiklerinden üretilen sonralarında ise metal kaplara dönüşen mutfak gereçlerinin ortaya çıkmasıyla gelişmeye devam etti.
Gerçek anlamda yemek pişirme sanatının temellerinin Mezopotamya’da atıldığı, zaman içinde ise Anadolu ve Çin mutfağı olarak ayrılarak gelişimine devam ettiği ifade edilebilir
İnsanlığın yeryüzündeki ilk yıllarında tamamen doğaya bağımlı olarak sürdürülen yeme içme faaliyetleri, zaman içinde insanoğlunun yaşadığı çevreyi tanımaya başlaması ve onunla yaptığı mücadelede yeni deneyimler kazanması ile birlikte şekil değiştirerek devam etti. Dolayısıyla insan-yemek ve coğrafya arasındaki ilişki, yere ve zamana göre değişerek günümüze kadar pek çok aşamadan geçmiştir denilebilir
Her şeyin bir coğrafyası vardır ve gıda, doğası gereği coğrafidir. Farklı gıdalar, farklı insan gruplarıyla ilişkilidir. Kültürel kimlikler genellikle yere dayalıdır.
Küreselleşen gıda tüketim yapısı, çeşitliliğin ortadan kalktığı bir düzende standartlaşan ürünlere yönelim son dönemlerin belirleyicisi oldu. Hızlı tüketim ürünlerinin artan talebi ve küresel ölçekli firmaların ulusal gıda piyasaları da dahil olmak üzere sahip olduğu ağırlık ise bu süreci yöresel ya da geleneksel ürünler aleyhine geliştirdi.
Günümüzde tüketicilerin, sağlıklı gıda istekleri, gıdaların menşei, üretim yöntemleri noktasında merakını arttırdı ve bu bilinçlenme insanları yöresel ürünlere yönlendirdi. Böylece bunların korumaya alınması hem kaliteli hem de güvenli gıda ürünlerine ulaşmayı kolaylaştıracağından Coğrafi İşaret kavramı belirlendi.
Bu kapsamda kökeni belli, coğrafi bölgeleri belirten “Coğrafi işaretli” ürünlerin ticaretine başlandı.
Coğrafya, insanların her türlü hayati faaliyetlerini etkileyen temel unsurdur. Farklı doğa şartları, farklı beşerî faaliyetlere sebebiyet vereceği için her mekânın kendine özgü kültürel yapıları, somut ve somut olmayan ürünleri ortaya çıkacaktır.
Coğrafi İşaret, belli bir yörede üretilen belli bir ünü, niteliği veya özellikleri olan, coğrafi bir yere ait, sadece üretildiği bölgeye has karakteristik özeliklere sahip, köklerinin bulunduğu yöre, bölge ve ülke ile özdeşleşmiş, benzer ürünlerden açıkça ayrılabilen işaretlerdir
Coğrafi işaret denilince akla ilk olarak tarım ürünleri gelse de sadece tarım ürünlerinden   oluşmamaktadır. Örneğin Japon arabaları, Fransız parfümü, İsviçre saati de tüketicilerin gözünde coğrafi işaret olarak algılanmaktadır. Coğrafi işaretler aynı zamanda el sanatları, sanayi, maden ürünlerinden de meydana gelmektedir. Bu çerçevede coğrafi işaret kapsamına giren ürünler doğal ürünler, tarım ürünleri, el sanatları, sanayi ürünleri, maden ürünleri olarak sınıflandırılabilir
İtalyanların Parmesan, Fransızların Comte peynirlerine ait coğrafi işaretler 13. Yüzyıla dayanmaktadır. Özellikle Fransa gibi bazı AB ülkelerinin yerel potansiyelin farkına vararak bu potansiyelleri harekete geçirmesi kırsal alanın önünü açarak üreticiler için ciddi bir gelir kaynağı kapısı olmaya başlamıştır.
Türkiye’nin coğrafi konumu gereği farklı iklim özelliklerine sahip olması ve yine geçmişte birçok medeniyete ev sahipliği yapması nedeniyle oldukça zengin geleneksel ürün portföyüne sahip ülkelerden biri olarak kabul ediliyor.
Son yıllarda mevcut ürünlerin benzerlerinden ayırt edilebilmesi ve ürünün tanınırlığının, güvenilirliğinin artırılması için coğrafi işaretler kullanılmaktadır. Coğrafi İşaretler, yöresel ürünleri ortaya çıkarmakta, yöreye özgü ürünleri markalaştırmakta, tescillenen ürünün katma değerini artırarak üreticinin gelirine, kırsal turizme ve kırsal nüfusun farklı iş olanaklarına sahip olmasına katkıda bulunmaktadır
Coğrafi işaret ile AB’de yalnızca tarımsal ürünler korunabilmesi sınırlıyken Türkiye’ de üreticinin kendi el becerisiyle ortaya koyduğu malzemeleri de bünyesinde bulunduruyor.
Türkiye'de tescil edilen coğrafi işaretler yalnızca ülke sınırları içinde geçerli. Ürünlerin yurt dışında da korunması için her ülkede, o ülkenin kendi mevzuatına göre başvuru yapılması gerekiyor.
2009 yılında Antep Baklavası uluslararası tescil için başvuru yapılan ilk ürün oldu ve 2013 yılında tescil belgesi almaya hak kazandı.
Avrupa Birliği nezdinde coğrafi işareti bulunan 18 ürünümüz bulunuyor. Antep Baklavası, Aydın İnciri, Malatya Kayısısı, Aydın Kestanesi ve Milas Zeytinyağı ve Taşköprü Sarımsağı, Giresun Tombul Fındığı, Antakya Künefesi, Suruç Narı, Çağlayancerit Cevizi, Gemlik Zeytini, Edremit Zeytinyağı, Milas Yağlı Zeytini, Ayaş Domatesi, Maraş Tarhanası, Edremit Körfezi Yeşil Çizik Zeytini, Ezine Peyniri
Coğrafi işaretler; Menşe adı ve Mahreç işareti olarak isimlendiriliyor. Bunların içinde yer almayan ürünler ise Geleneksel ürün olarak kabul edilen sınıflandırmaya dahil ediliyor.
Menşe adı” işareti, temel özelliklerini sınırları belirli olan bir coğrafi mekândan temin eden ve üretimleri tamamen o coğrafi alanda gerçekleşen ürünler olarak ifade ediliyor. Bunlar benzer kalitede olan ve farklı yerlerde üretilemeyen ürünleri ifade eden işaretler olmakla birlikte, Aydın İnciri, Devrek Bastonu, Siirt Fıstığı, Malatya Kayısısı, Afyon Mermeri, Finike Portakalı gibi aynı coğrafya içerisinde tüm özelliklerinin bu alana ait olduğu bilinen, doğal ve beşerî coğrafya özelliklerinin izlerini doğrudan taşıyan ürünleri ifade etmek için kullanılıyor.
"Mahreç” işareti ise belli bir özelliği, ünü ya da diğer özelliklerinin coğrafi bir bölge ile özdeşleşmesi; işlenmesi, üretimi ve diğer özelliklerinden en az birinin sınırları beli olan bir coğrafi mekânda yapılması gereken coğrafi işaretlerdir. Mahreç işaretli ürünlerin belirlenen özelliklerden en az birini bulundurması koşuluyla ait oldukları yörenin dışında da üretilebilme durumu söz konusudur. Örneğin; Erzurum Civil Peyniri, Milas El Halısı, Zile Pekmezi, Denizli Leblebisi, Antep Baklavası, Hatay İpeği, Mersin cezeryesi, Şile Bezi gibi
Hem üretici hem de tüketicileri haksız rekabete karşı koruyan Coğrafi İşaretler, tüketiciyi yönlendirir, katma değer ve istihdam yaratır, turizm olaylarını başlatır ve geliştirir, tüketicinin kaliteli beslenmesine olanak sağlar.
AB sınırları dahilinde coğrafi işaretli ürünlerin değeri 2014’de 4,3 milyar €’ iken, 2020 yılı itibariyle yaklaşık 75 milyar € civarında olmuştur. AB ülkelerinden Fransa bu konuda başı çekmekle birlikte 2012’de bu ürünlerden yıl bazında 19 milyar € gelir sağlamış.
Türkiye sahip olduğu karakteristik coğrafi ve kültürel yapısı nedeniyle coğrafi işaret olabilecek ürün potansiyeli bakımından oldukça zengin bir ülke. Tarım ve gıda ürünleri dışında sanayi, madenler, el yapımı ürünlerde de Avrupa ülkelerine kıyasla çok daha fazla coğrafi ürün çeşitliliğe sahip. Türkiye’de Türk Patent Kurumu verilerine göre Coğrafi İşaretli ürün olarak değerlendirilebilecek olan 2500 kadar ürün bulunuyor.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.