Kötü Beslenme Alışkanlıklarınızı Değiştirmeniz Mümkün

Günümüzde beslenme alışanlıkları doğduğumuz ortama, yaşadığımız bölgedeki kültüre göre değişiklik göstermektedir. Yıllar boyunca çoğunlukla bilinçsiz olarak edindiğiniz alışkanlıkları değiştirmek başta zor gibi görünebilir ama yavaş yavaş ilerlerseniz mümkün olduğunu göreceksiniz.

Aslında hepimizin nasıl beslenmemiz gerektiğini, hangi yiyeceklerin sağlıklı, hangilerinin sağlıksız olduğu konusunda bir fikri var. Ama çoğu zaman ‘öyle de işte yapamıyorum, olmuyor’dan öteye geçemiyoruz.

En başta davranış değişikliği kazanmak çok önemli. Tespit ettiğiniz yanlışı tamamen ortadan kaldırmak yerine azaltarak, değişen durumlara uyum sağlayarak düzeltmeniz uzun vadede doğru alışkanlık kazanmanızda çok etkilidir.

Öncelikle beslenme şeklinizin sağlıklı ürünlerden oluşmasına dikkat etmelisiniz. Yüksek şekerli, fazla tuzlu ve gereğinden fazla yağlı besinlerin tüketimini azaltarak başlayabilirsiniz.

Duygusal açlıklarınızda dikkatinizi dağıtacak başka şeylere yoğunlaşın. Örneğin; stres anlarınızda kendinizi anında buzdolabının önünde bulmak yerine yürüyüşe çıkabilirsiniz.

Çay ve kahvedeki şekerden vazgeçemiyorsanız miktarını önce yarıya düşürün. Devamında şekersizi deneyin, rahatlıkla içebileceğinizi göreceksiniz.

Tatlı denildiğinde genellikle akla ilk gelen yoğun şerbetli tatlılar olur. Ama yanı başımızda duran meyveleri görmeyiz. Çikolata bağımlısıysanız sütlü işlenmiş kakaolu bir çikolata yerine bitter çikolata tüketebilirsiniz. Kahvaltılarınızda bir tatlı kaşığı bal,pekmez,reçel fikri de gayet sevimli görünüyor.

Önemli besin kaynağımız olan sevgili ekmek hayatımızın her anında bize eşlik ediyor. Beyaz ekmek vazgeçilmeziniz olmuş olabilir. Tahılların işlem görüp esmer renginden beyaza döndüğünde bütün besin değerlerini kaybettiğini göz önünde bulundurursak günlük beslenmenizde tam buğday ya da çavdar ekmeği tüketiminiz daha sağlıklı olacaktır. İlk zamanlarda sadece kahvaltıda tam buğday/çavdar ekmeğini alışkanlık haline getirip ilerleyen zamanlarda yavaştan beyaz ekmeğe veda edebilirsiniz.

Su içemiyor veya unutuyorsanız; çalışma masanızda, çantanızda, arabanızda şişe bulundurun. Suyun aromasını değiştirmek isterseniz sevdiğiniz meyvelerden suyunuzun içine ekleyebilirsiniz. Bu tarz değişikliklerle su tüketiminizi artırmaya çalışın. Gün içinde ortalama 2-2.5 litre su tüketmeye dikkat edin.

Sağlıklı alışkanlıklar edinmek adına yürüyüşler mutlaka hayatınızın bir parçası olmalıdır. Hareketsiz yaşam obezite ve kronik hastalıklar için risk faktörüdür. Bu yüzden haftada 3 gün 45’er dakika veya haftada 5 gün 30’ar dakika yürüyüş alışkanlık haline getirilmelidir.