Konya
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63290.548$

HEPİMİZİN HAYATI RİSK, PEKİ RİSK NEDİR?

19 Şubat 2024, Pazartesi 00:01

Özel hayatımda sağlıklı ve özgür olduğum için sürekli olarak halime şükrederim.

Belki gönlüme göre gazetecilik habercilik yapamıyorum ama sonuçta çok sevdiğim bir işi yapıyorum.

Ve inanıyorum ki Allah’ın sevdiği bir kulum.

Hâla ana baba duası almaya çalışıyorum.

Her gün en az bir kişi Allah razı olsun diyor.

Kimseye de muhtaç değilim o zaman benden iyisi yok değil mi?

Peki bu kadar mutluluğun içerisinde kendi iç dünyamda yalnız kaldığım zaman ya da birileri ile çok samimi bir sohbete daldığım zaman ise vicdan azabım beni öldürüyor.

Kanımı emiyor.

Damarlarım çekiliyor.

Ne yaptım da böyle bir vicdan azabı çekiyorum?

Son 45 yılda Türkiye’nin kaderi dolaylı olarak da zaman zaman sınır ötesine taşan haberlere bir vesile ile imza attık.

Elbette bu haberleri kendi hünerimiz ile yapmadık.

Devletin emrinde yaptık.

Ama bugünün Türkiye’sinde bu haberlerin vicdan azabını çekiyorum.

…………

Şimdi haftanın ilk yazısına niye böyle bir giriş yaptık?

Dün sabah genç iş adamı çok sevdiğim saydığım inandığım zor günüm olduğu zamanda yanımda olacağına inandığım ÖMER ATİKER Bey sosyal medyada 3 saniyelik bir hikaye paylaşmış

RİSK NEDİR?

………..

Gazeteye geldim bu hikayenin gerçeğini öğrenmeye çalıştım.

Gelin önce bu hikaye değil yaşanmış gerçek hayat hikayesini birlikte okuyalım.

RİSK

Yıllardır gerçek olup olmadığını hepimizin merak ettiği bir olay var.

Bir sınav esnasında hoca öğrencilerine ‘risk nedir?’ diye sorar

Bir öğrenci boş kağıda sadece ‘risk budur’ yazarak sınavı geçer.

Peki bu olay gerçekten yaşandı mı?

Yaşandıysa bu efsanenin oluşmasına sebep olan kahramanlar kim?

Buyurun gerçekler:

Olay tam olarak nasıl gerçekleşmişti?

ODTÜ İşletme Fakültesi’nin Stratejik Yönetim dersinde hoca tek soruluk bir sınav yapmaya karar verir.

Tam da dersin adının hakkını vererek tahtaya ‘what is risk?’ yazar.

Bütün öğrenciler canhıraş bir şekilde kağıtlarını doldurmaya çalışırlarken içlerinden bir tanesi sınav kağıdına sadece ‘this is risk’ (Bu risk) yazar.

Tahmin ettiğiniz gibi bu zeka dolu cevaptan sonra sınavdan bir tek bu öğrenci en yüksek puanla geçer not alır.

Daha sonraki sınavda aynı hoca aynı soruyu aynı sınıfa yine sorar.

Bir önceki sınavdan yüksek puan alan kahraman öğrenci yine aynı cevabı verir.

Fakat bu sefer kendisi dışında herkes sınavdan geçer.

Şaşkın bir şekilde hocaya bunun sebebini soran öğrenci hocanın verdiği cevapla sarsılır:

“AYNI KOŞULLAR ALTINDA AYNI RİSKİ İKİ KERE ALAN APTALDIR.’

…………….

Olayın kahramanlarını iyice merak ettiniz değil mi?

Efsane hoca: Prof. Dr. Muhan Soysal

ODTÜ İşletme'nin en sevilen hocalarından biri olan Muhan Soysal maalesef 2006 yılında aramızdan ayrıldı. Onun verdiği derslerle ilgili anlatılan efsaneler ise hala dilden dile dolaşıyor.

Efsane öğrenci: Mehmet Ali Berkman

O zamanın zeka küpü öğrencisi şu anda Aksa Holding'in yönetim kurulu başkanı olan Mehmet Ali Berkman.

Gerçekten de öğrenciyken büyük adam olacağı sınavda verdiği cevaptan belliymiş.

Olayın gerçekliğine Muhan Soysal'ın biyografisi olan 'Muhan Hoca' adlı kitapta da yer verilmiş.

Muhan Hoca'dan ilginç bir ders konusu daha

Muhan Soysal bir dersinde de yukarıdaki Picasso tablosunu tepegözle yansıtıp sınıfa gösterir.

Ünlü ressamın resimlerini anlamak normal zamanlarda zaten zorken bir de ders konusu olunca öğrenciler iyice afallar. Uzunca bir süre tabloya bomboş bakarlar.

Daha sonra hoca bu ikinci resmi yansıtarak sınıfa gösterir.

Bu tablo da ünlü ressam Diego Velazquez'e ait 'Las Meninas'tır.

Öğrenciler dikkatli bakınca Picasso'ya ait olan birinci resmin bu son gördükleri resme bir gönderme olduğunu fark ederler.

Çünkü tabloda kullanılan ögeler aslında aynıdır, sadece iki farklı ressam tarafından yorumlanmıştır.

Sınıfın şaşkınlığı geçtikten sonra Muhan Soysal işte bu efsane hayat dersini verir öğrencilerine :

'Hayatta hiçbir şey Meninas resmi kadar belirgin ve net değildir.

İş hayatı, gerçekleri size Picasso'nun resmindeki gibi şekil değiştirmiş olarak gösterir.

Picasso'nun resmine bakıp Meninas'ı görebilenleriniz başarılı olacak, diğerleri kübik şekillere bakıp yanlış anlamlar çıkartmaktan gerçekleri hiç göremeyecek.

……………….

Sabah sabah biraz okuyup kendimce felsefe yaptım.

Konya adına hayal kuruyor olabilirim.

Konya için belki yanlış isimlere güveniyorum.

Şekil değiştirmiş huyları ahlakları karakterleri görmüyor olabilirim.

Ama sonuçta ben kimim ki?

Benim etim budum nedir ki?

Bir acı Türkiye gerçeği var mı?

VAR

İktidarı gücü yazmadığım zaman beni oyarlar mı?

OYARLAR.

Zaten bugüne kadar delilli ispatla oydular mı?

OYDULAR.

Elbette Cenab-ı Allah’a inancımız sonsuz.

Rızkımız Allah’tan.

İktidar bize ekmek vermiyor.

Ama ekmeğimizle oynuyor mu?

OYNUYOR.

………….

Şimdi gel RİSK al.

A-la-mam.

Alanın da taaaaa …. kendi payına

…………..

Biraz dünya biraz ahiret vicdan ile gerçek arasında kalmış durumdayız.

…………

O zaman gelelim birkaç Konya konusuna.

BU ŞEHİR

BAŞARIYI SEVİYOR

Biraz ilgilenenler kendi aralarında yıllarca tartışır durur.

Buna bende dahil.

KONYA SPOR ŞEHRİ MİDİR?

Ben genel anlamda buna hala inanmasam da şehrimizde yapılan basketbol Türkiye Kupası maçlarında bir kez daha gördüm ki KONYALI rahatını seven, rahat hayat yaşayan, sıkıntıya zora gelemeyen Konyalı sadece başarıyı ve güzeli seviyor.

Türkiye kupasının ilk maçı için internetten tam 8 bin bilet bir günde satılmıştı.

Düşünsenize maç Pınar Karşıyaka-Efes,

Yani Fenerbahçe-Beşiktaş maçı bile değil.

Bu şehirde 8 bin İzmirli ya da İstanbullu mu var?

Bilet için millet birbirini kırdı geçirdi.

Ve maçları ekrandan izlerken gördüm ki Konyalı başarıyı büyüğü seviyor.

Ha diyeceksiniz ki 10 bin kişilik salonda bilet yok ama boş koltuklar vardı.

Evet onlarda davetiyeleri aldıkları halde maça gelmeyenlerdi.

Neyse sonuçta dört dörtlük bir basketbol şovu oldu.

Konya’yı Türkiye dünya izledi.

Bana kızmayın ama bu işin görünmeyen iki kahramanı vardı.

Birrrrrr; finallerin Konya’da olması teklifini getiren ve başkana götüren iş adamı spor adamı Basketbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi Alper Arıkoğlu.

İkiiiii; Bu teklifi hemen kabul ederek bütün sorumluluğu üstüne alan Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Uğur İbrahim Altay.

Konya geçtiğimiz hafta kupa için spor basınının gündemine dört dörtlük geldi.

Ama bu iki isimsiz kahramana şehir adına teşekkür borçluyuz.

RİSK DEDİK YA

GÜNÜ RİSK İLE KAPATALIM

O ZAMAN

Genel seçimlerin ardından ne kadar iş adamlı sanayici varsa samimi gördüklerime adeta yalvardım.

“Ne olursunuz yeni yatırımlara girmeyin

2024 ve 25 çok sıkıntılı geçecek”

……………

Malum bu şehrin sermayesi AK Partili.

Ama hepsi konuyu açtıkça bana hak veriyordu.

Biz sermaye ile hala aynı görüşteyiz.

Bu yıl da gelecek yıl da yandık.

……………

Aynı sıkıntılı durumu başta kendi evimde ya da belediye işçisi ile elektrikçi çeşmeci, hurdacı ile konuşuyorum.

Bu insanların durumları benden daha karanlık.

Bu kesime yokluğu ve geleceğin daha da kötü olacağı konusunda bir türlü kabul ettiremiyorum.

Parası olmayan daha rahat daha cesur.

Diyorum ki bu cahil cesareti .

Ama asla gerçeği kabul ettiremiyorum.

Karı koca çalışanların evine bugün 60-80 bin TL girse bile güvenmesinler.

Bu gidişatta Türk ekonomisini kurtaracak tek bir babayiğit yok.

Siz asla ev alamayacaksınız, araba alamayacaksınız.

Çocuklarınızı iyi okutabilirseniz halinize şükredin.

Hastalandığınız zaman özel hastaneyle gidebiliyorsanız en şanslı sizsiniz.

…………

Bunları kafadan yazmıyorum.

Hayal kurmuyorum.

Her satırı belgelerim.

Son acı örnek.

Yıllarca berberlik yapmış Ilgınlı erkek kuaförü abim iki ay önce dükkan sahibinin yaptığı dükkan zammına karşı dayanamadı dükkanı kapattı.

İki aydır ne yapıyor biliyor musunuz?

Benim tanıdığım bir inşaatta inşaat bekçiliği.

Gel de bu Türkiye’de şimdi RİSK al öyle mi?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İster kıymetin bilinsin isterse bilinmesin senin yüreğin güzelse sen her yerde güzelsin.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Acı gerçekler karşısında sabırlı olmayı ve dayanmak için mücadele etme gücünü kaybetmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorumlar

  • yorum avatar
    fikri
    19-02-2024 14:13

    ugur abı senın köse yazını okumanın en güzel yanı okuyucu yorumlarını okumak...bazı yorumlar sızden daha dogru daha realıst ve gercekcı... entellektuel sevıyesı yüksek insanlar ... okuyucu kıtlenız gercekten kültürlü ınsanlar genel de..okurlarınızın belkı bılmedıgı bır sey var sız ıhlas haber ajans ı gelenegınden yetıstıgınızın farkında degıller sızın yetısmıs oldugunuz gelenek her zaman ıktıdar hükümet yanlısı yayınlar yapmaktı.. ıster sag partı ıster sol partı degısmez..... sızde o gelenegı hala iha da olmasanızda sürdürüyorsunuz..

  • yorum avatar
    Sedirlerli pala
    19-02-2024 12:43

    Yav arkadaş memiş Sakman diye uzakdoğu dan yazan ülkesinden 25 yıldir uzakta yaşayip ta ahkam kesen bir şahıs var gene yazmiş öyle uzaktan gazel okumakla olmuyor bu işler milletle dalga geçme edepli ol

  • yorum avatar
    Rgndgd
    19-02-2024 11:24

    Yazınızı bir solukta okuyuverdik hepsi 12 den tespitler Konya'lı risk almaz kendi sorumluk almaz ama başkasını bir şey yapmamakla suçlar ve sadece seyreder bu tespit de nacizane benden Allah sizden razı olsun saygılarımla sayın abim

  • yorum avatar
    Memis Sakman
    19-02-2024 10:55

    Ugur Abicigim,Bence Ulkenin hic bir sorunu yok.Tek sorunun hala yururlukte olan 1945 yilinda zamanin hukumetince Amerikan kurulusuna yaptirilan adina da çakma"Türk Eĝitim Sistemi"denilen egitim sisteminin yururlukten hemen kaldirilip 1500 yillarindan once ki gibi gercek "Türk-Islam Egitim Sistemi"ne gecilmedigi muddetce bu Millet hazirci,nemelazimci,arastirmayan,uretmeyen,iyi bir birey , iyi bir insan olamaz..Demokrasi bizim insanimiza üç gömlek fazla..Ya monarşi ile yada Vietnam sosyalizmi ile yonetilelim ki,iyi bir insan iyi bir birey olalim..Kendine iyi bak Abicigim..Uzakdogudan Selam ve Dua ile..

  • yorum avatar
    Salih hoca
    19-02-2024 10:50

    Artik gunumuzde Her devrin adamı olmak Riskleri minimize etmenin en etkili yoludur Ugur ozteke bey aksa enerji şirketini biraz araştırsaydınız birilerine paye vermeye çalışıyorsunuz herzamanki gibi o anlattığıniz Aksa enerji Kıbrıs 'ın enerji ihtiyacını karşılamak için yıllardır kktc de yüksek enerji satarak halkı inim inim inletmektedir ve bugün herhangi bir Kıbrıslı Türke sorsanız Aksa şirketinden bir rumdan nefret ettigi kadar nefret eder çünkü mecbur bırakılmıştırBu arada Ulkemizde Erzincan da bir çevre felaket yaşanıyor bu konuyu dunya yazdı Asrın Çevre felaketi diye en az gecen yil yaşadığımız deprem felaketi gibi siz bu konuyla ilgili hiçbirşey yazamadınız bu kadar duyarsız olmanıza üzüldüm neden acaba ?

  • yorum avatar
    bir bilen
    19-02-2024 09:52

    22 yıldır şehri yönetenlerden hala bir beklenti içerisinde olmak risktir.gerçi riskide geçmiştir durumun izahı vardır ama laf uygun düşmez.bence kafanıza göre oy verin en azından vicdanınız rahat ediyor.zaten artık bende seçilsem bu şehre daha fazla kötülük edemem.

  • yorum avatar
    Oguz Oguz
    19-02-2024 09:46

    Yav, araya konu giriyor, yazmayı unutuyoruz. Nüfusun 80% i resmen aç. Bakmayın siz fiyakalı adam bozmalarına, en büyük sanayi ve ticari devlerinin çalışanları, yöneticileri bile yoksulluk sınırının altında ucret alıyor. Bugün ulkedeki pahalılık ve yokluk yüzünden, yurt dışından, her yerden, Abd den bile bavul hakları icinde et, kavurma, rakı benzeri ürünlerin ülkeye sokulduğu, hatta bavul haklarının bu işler icin baskalarına kullandırıldığı, sosyal medya ve forum köşelerinde yazılıp, çiziliyor. Size iyi uçmalar....Dünya ya ayar vermeye deva edin.

  • yorum avatar
    Oguz Oguz
    19-02-2024 09:35

    " Why ? Why not ? " Neyse, güzel abem, siz, gezip, tozup "güzel abiyim, canım abiyim, büyük bashganım, en önemli siyasetçi, büyük vekilim, en baş vekilim, canım müdürüm, en genel müdürüm, kıymetli sanayici agabeyim, çok büyük esnaf ve iş adamı kardeşim ; şöyle açtık, böyle uçtuk, sehre büyük hizmetler getirdik, birlikte zabaha kadar yol gittik, şu şekilde boykot ettik, bu şekilde dünyayı salladık " diyerek 8-10 kelime ile günü kurtarmaya çalışıyorsunuz, sonra dönüp, 2024-2025 kötü olacak diyorsunuz. Vallahi zaten bunu hükümet de, hiç utanmadan, sıkılmadan, yüzü bile kızarmadan dile getiriyor. Bu güne kadar olanlar yetmezmiş gibi, asıl turpun büyüğünün torbada oldugunu, çok büyük zamların ve varlık vergilerinin gelecegini söylüyor. Duvara vurup, toslamadan, her seyi vurup, kırıp, indirmeden ekonomik toparlanmanın mümkün olmadığını , mucize yaratamayacaklarını dile getiriyor. E ustelik bunları 2 sene once bunlar hırsız dedikleri adamlara söyletiyorlar.

  • yorum avatar
    Konyalı Hasan
    19-02-2024 08:54

    Böyle bir yazının altına yorum yazmak RİSK'tir.

  • yorum avatar
    Oguz Oguz
    19-02-2024 03:21

    Abe, ne alâkası var. Resmin biri 1650 yılından, ispanya'dan Valezquez'in sanat tarihinin ilk 3 boyutlu çalışması kabul edilen, Nedimeler tablosu. Digeri takribi 1910 yıllarından Paris'ten Picasso'nun yorumu ile Las Meninas. Google gordigimi zaman, farklı farkli Ressamların gözünden, Nedime'lere ait cok sayıda farklı kübik ve geometrik sekillerle iki boyuta indirilerek yorumlanmış cok fazla sayıda resim var. Bunda gizemli/mucizevi bir durum yok. Halk arasında anlatılan hikâyelere Masal, kutsal kitaplarda anlatılan hikâyelere Mucize denir. Bu hayatta herkesin bir hikâyesi olabilir. Ama bunu abartmaya da gerek yoktur. Önemli olan insanın nasıl düştüğü değil, ayağa kalkmak icin bir sebebi olup, olmadığı ve becerebildiyse nasıl ayağa kalktığıdır. Ağlamak çözüm değildir. Ağlak derler sonra..Ben Odtü'nün çalışma salonları, amfiler, laboratuvarlar, ormanlıklar, yurtlar, kantinler, yeşillik ve çayırlar dahil her santimetre karesinde bulundum. Eğitim aldım. Açık kitap sınavlarından, partilerine, spor salonlarına, bahar şenliklerine, konserlerine kadar her şeyini yaşadım. Çok farklı bir dünya. Neticede bilmek fiilinin üzerine temelleri sağlam sonsuz bir yapı inşa eden, uluslarası düzeyde, yabancı dilde eğitim veren, tüm engellemelere, siyasi baskılara karşın, seçkin bir bilim müessesesidir. Bilim varken, ortaya fanteziler atıp, madara olanlara da dünya iyi gözle bakmıyor, malesef. Siz Konya'lı arkadaşlarınıza yine de söyleyin, aman yatırım falan yapmasınlar. Bir kaç mülkleri de eksik olsun. Başımıza gelenler zaten hep bu adamların yüzünden. Çünkü bu adamlar toplumu hiyerarşik olarak, işçi ve patronlar (ve imtiyazlı yalamaları) diye sosyal sınıflara bölmüşler. Insanların eşit olduguna ve alt kadrolarda çalışanların kendilerinden daha akıllı olabildigine inanmıyorlar, kabullenemiyorlar. Oluşan idari ve mali krizleri çözmek içinde, kendi imtiyazlarının devam etmesi şartı ile direne, direne, alt kadroları duzenlemek, ciroları artırmak, itobar kazanmak, şirketlerini düzene sokmak için, güya çözüm arıyorlar, ve başarısız oluyorlar tabiiki. Neyse bu yuzden siz Aksa dan ornek vermişsiniz. Ben de SaSa dan ornek vereyim. Turkiye'nin en büyük piyasa degerine, katma degerine sahip yatırımlarına imza atan bu sirketin GMd ve aynı zamanda yonetim Kurulu uyesi de, mutlaka tanışılması/bilinmesi gereken, mükemmel bir Odtü'lüdür. Merak eden google dan ulaşabilir. Örnekler saymakla bitmez...

  • yorum avatar
    damat ferit
    19-02-2024 03:02

    MB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay hoca, geçen hafta 'Ekonominin linkleri koptu' diyerek içine sürüklenmiş olduğumuz felaketi kibarca ifade etmişti. (Cevdet Akçay bu sözleriyle Cumhur ittifakını da bir hayli kızdırmış. Görevden alınırsa hiç şaşırmam.) Bu linkler rüzgarda mı koptu? Linkleri koparan kişi ve sistem belli değil midir? Hiçbir şey değişmeden bir çıkış yolu bulup, düzlüğe çıkmayı mı ümit ediyorsunuz? Tüm dünyada gıda ve petrol fiyatları düşerken bizde sürekli yükseliyor. TÜİK’in makyajlı rakamlarıyla bile dünyada ilk üçteyiz, gerçek rakamlarla belki de şampiyonuz. Bizdeki enflasyon savaş halindeki Rusya’da bile yok. Bırakın bu seneyi, gelecek seneyi 2030’a kadar tek rakamlı enflasyon hayal. Tabii bu arada ani bir U dönüşüyle, eyyyy diyerek nas ekonomisine de geri dönebilir; Nurettin & Şahap ikilisinden bizi kurtarmasını bekleyebiliriz.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.