Mevlana Müzesi olmasaydı, Konya’ya kim neden gelirdi? Ne yerli ne yabancı turist uğramazdı buralara. Peki o zaman ne yapardı bu Konyalılar?

İçine kapanık, kimsenin gelip gitmediği kendi içinde bölünmüş, fitne fesat hepsi burada olurdu. Peki, bugün sahip olduğumuz Mevlana’ya kaç kişi saygı duyuyor. Onun adını kullanarak para kazananlardan tutunda onun gölgesinden geçinen Konyalılar, vay halinize vay…

Bugün şehrin sahipleri Konya için Mevlana için ne yapıyor diye düşündüğümüz de akıllara gelen ilk şey ne olurdu?

Kendi kendine sahip çıkamayan Konyalılar Mevlana’ya da sahip çıkamıyor. Ne tanıtımında etkin oluyorlar ne de gelenleri misafir etme de etkin olabiliyorlar. Aslında Konya Kültür ve İnanç Turizm’inin başkenti. Konya’ya gelenlerin sadece Mevlana ile sınırlı kalması başka kültürel değerlerimizin olmadığı anlamına geliyor. Bunun için de yapılması gerekenleri yapmayan bir Mevlana sevgilileri var şehrimizde.

Çatalhöyük’ten, Eflatun Pınar’a kadar Konya’nın adım adım tarihi değerlerini bu yaz tanıtalım. Konya’ya turist getiren tur şirketlerine zorunluluk getirelim. Diyelim ki, Mevlana Müzesini en son ziyaret ereceksiniz ondan önce, Alaaddin Tepesine çıkacaksınız. Tarihi Bedesten Çarşısını gezeceksiniz otobüslerinizden inip direk Mevlana girip çıkmayacaksınız.

Yada Tur otobüslerinin park yerini çok uzağa götüreceğiz. Mevlana müzesine varana kadar buraları da yürüyerek gezmelerini sağlayacağız. Turistler şehri görecekler.

Alış veriş yapacaklar ve döviz bırakacaklar.

İyi ramazanlar…