Siyaset bu işte

Aslında o kadar çok şey var ki yazmak için… Nereden başlasam nerelere girsem… Kime dokunsam bir ah işiteceğimi de biliyorum. Konu bugün için seçim olacak. Olacak çünkü bugünden sonra seçimi konuşmak, değerlendirmek akıl işi değil. Seçim bitti ve her kez işinin başına dönecek.

Konya dün uyudu. Kimse çıkıp konuşmadı. Konuşanlarda yazılı açıklama gönderdi. Aslında seçimin bittiğini bundan sonrası için konuşulmaması gerektiğini gösterdi. Basın toplantılarına gerek kalmadı. İş bitti. İktidarı da muhalefeti de ‘adam kazandı’ dedi.

Muhalefet derken CHP, İYİ Parti ve diğerlerinden bahsetmiyorum. Sokaktaki muhaliflerden bahsediyorum. ‘Abi adam harbiden kazandı. Konuşmaya gerek yok’ diyebilecek kadar cesaretli bir seçmen kitlesine de ulaşmış olduğumuzu gördüm. Seçim bitti, bakalım bundan sonrası ne olacak? Diye sorup içten içe öfkesini belli etmemeye çalışan da var, sesli bir dille argo konuşan da var.

Fakat bazı fotoğraflara karşı cepheden bakmak gerektiğini öğrenmemiz gereken bir seçim yaşadık. Kazandık söylemlerinin karşısında yine kaybettiniz derken, ben onlardan farklı bakıyordum olaylara. Çünkü kazanamayacaklarını görüyordum. Çünkü fotoğrafın arkasından başka cephesinden bakıyordum. Herkes öldü, bitti, yok oldu. Ülke elden gidiyor derken, çoğunluğun öyle düşünmediğini de görmüş olduk. Kimi takım tutar gibi kimi parti tutar gibi olsa da sonuç değişmedi. Dünya liderlerinin seçim öncesi Erdoğan gitmeli söylemleri Erdoğan’ın kalması gerektiğini anlatan en iyi göstergeydi. Teröristler gitsin diyor, dünya ülkeleri gitsin diyorsa bir nedeni var anlamı taşıyor. Birde siyasi üslubun ne kadar önemli olduğunu gördük.

İçeride ve dışarıda 7 düvele karşı seçime giden adam. Adam gibi adam. Seçimi kazandı. Bundan sonrası 5 yıl seçim konuşmanın hiçbir anlamı yok. Bırakın gidin diye seslenebilirim ama kimse beni dinlemez. Dinlemeyeceklerini bildiğim halde söylüyorum. Kemal Kılıçdaroğlu istifa et. 16 seçim kaybettin. 25 milyon oy aldım söylemi seni kurtarmaz. Meral Akşener zaten gider bundan sonra seninle yola devam etmez gibi geliyor. Diğerleri Demokrat Parti Saadet Partisi kapılarına kilit vurmalılar. Bundan sonra tarihin tozlu raflarında yok olmayı gelecekte böyle bir parti de varmış dedirtmeyi denesinler.

Bu partilerin başta olduğu dönemler geride kaldı. Bu partilerin liderlerinin başbakanlık cumhurbaşkanlığı yaptıkları dönemler geride kaldı. O dönemin ihtiyaçları onlardı, bu dönemin ihtiyacı bana göre yeni siyasi partileri ve siyasi isimleri doğurması gerekir.