Konya
03 Mayıs, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.35
  • EURO
    34.78
  • ALTIN
    2392.4
  • BIST
    10263.8
  • BTC
    59300.3$

PARAMPARÇA MUHALEFET

28 Temmuz 2023, Cuma 08:43

Başını CHP’nin çektiği muhalefet partileri ülkenin önemli gündem maddeleri arasında kendisine yer edinmiş bulunuyor. Özellikle de ana muhalefet partisi CHP’de yaşananlar.

CHP, Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim öncesinde ve sonrasında yaptığı gizli saklı işlerle muhalefet cephesinde krizin merkezi konumuna geldi. Esasen muhalefette krizin bizatihi sebebinin Kılıçdaroğlu’nun olduğu söylenirse yanlış olmaz.

Seçimler öncesinde 6’lı masanın küçüklerine bizzat yapmış olduğu taksimle CHP listelerinden 38 milletvekili veren Kılıçdaroğlu bu hareketi ile parti içindeki krizin kapısını açmıştı. Kolay kabul edilebilecek bir durum değildi çünkü bu.

 Büyük iddialarla ve “kazanıyoruz” naralarıyla girilen seçimlerin kaybedilmesi ise daha önemli bir kriz nedeniydi. Seçimlerin kazanılması halinde büyük ihtimalle 38’ler meselesinin fazla önemi kalmayacak ve belki de unutulup gidecekti. Seçimlerin kaybedilmesi çok daha başkaydı.

Kaybedilen seçimlerden sonra haklı eleştiriler karşısında Kılıçdaroğlu’nun “Başarısız değiliz. Başarısız diyenler beni karşısında bulur” demesi, parti içinde ve muhalif çevrelerde krizin ateşinin yükselmesine neden oldu. Tarafları olan bir yarışta başarının ölçüsü kazanmak, sonuca tesir etmeyen performans değildi ama  Kılıçdaroğlu bu gerçeği  anlamakta direndi.

Seçimlerde başarılı olmadıklarına inanan parti içi çevrelerin partide “değişim” istemeleri karşısında da Kıılıçdaroğlu, yol arkadaşlarına karşı “değersizleştirme” sürecini başlattı. İlginç ve ayıplı bir örnek verecek olursak: “Geçmişi temiz olan biri olursa genel başkanlığı öyle bırakırım” demek suretiyle kendisi dışında kalan tüm partilileri zan altında bıraktı.

Yaşanan söz konusu süreçlerde öfkeler birikti ve büyüdü haliyle. Partide sesini yükseltenlere ihraç sopası gösterilirken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, mevcut dilin kullanılmaya devam etmesi halinde kendisinin 2024 yerel seçimlerinde İBB başkanlığına yeniden aday olmayabileceğini söyledi. Partide olup bitenleri eleştiren bir belediye başkanı da partiden ihraç edildi.

Son olarak siyasette saklı gizli işlerin ustası mertebesine yükselen Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’la yaptığı üç bakanlık ve MİT Müsteşarlığı gizli anlaşmasının ortaya çıkmasıyla muhalefetin sırtı yere yapıştı.

Muhalefeti güven büsbütün sarsıldı sonunda.

Muhalefete  güven kaybının en büyük nedeni Kılıçdaroğlu olmalı.

“Ülkede muhalefet yok hükmü” halk arasında giderek derinleşmeye başladı.

CHP böylede diğer muhalefet partileri farklı mı?

Değil tabi.

İyi Parti’de bir dönem partiyi omuzlayanların bugün ihraç ediliyor olmalarını nasıl anlamak lazım? Bu gibi tasarrufların partilere olumsuz dönüşleri olmakta.

Deva’nın, Gelecek’in, Saadet’in, DP’nin ülkede olup bitenler karşısında tırsak tavırlarına ne demek lazım gene?

2024 yerel seçimleri Ak Partinin İstanbul, Ankara, Antalya ve Adana gibi büyükşehirlerde yeniden  kazanacağı seçimler olacaktır büyük ihtimalle.

Seçmenin kendi içinde kavgalı olan dolayısıyla büyük bir güven kaybına uğrayan partilere gidip oy vereceği sanılmamalı. Seçim ittifakı yapsalar da sanılmamalı. Güven kaybı kolay telafi edilebilecek bir kayıp değil.

Muhalefet paramparça.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.