Konya
08 Mayıs, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    32.29
  • EURO
    34.71
  • ALTIN
    2395.3
  • BIST
    10326.79
  • BTC
    62222.04$

HER AN YENİDEN BİR BAŞLANGIÇ…

18 Eylül 2023, Pazartesi 00:00

Hayat, her daim bize yeni yeni fırsatlar sunmakta, bizden bu fırsatları değerlendirmemizi talep etmektedir. Bu doğrultuda atacağımız her adım, geleceğimizi ve kişiliğimizi şekillendirecektir. Bu durum, her daim hayatın gerçekleriyle yüzleşmeyi ve gerekli bütün tedbirleri almayı insanoğlu için elzem kılmaktadır.

     Hayat, insanın önüne sürekli seçenekler koyar. Bu seçenekler içerisinde yanlışları ayıklayıp, aralarından doğruları seçip almamızı gerektirir. Bu doğruları aldıktan sonra, doğru ölçüde ve doğru yerde kullanma zarureti doğuyor bizim için. İşte bu an imtihanımızın asıl gerçekleştiği andır…

           İnsanın her gününde, böylesi nice seçeneklerle sınandığı oluyor. Baksak; her anımızda karşımıza böyle nice denklem çıkar. Hakikat birdir, ama çok veçheleri vardır. Önemli olan bu veçheler arasında en doğru yönü tespit edebiliyor muyuz?..

        Ağır olaylar karşısında, elbette insan olarak hepimiz dağılabiliriz, ümidimizi kaybedebiliriz. Fakat önemli olan bu durumu nasıl bir fırsata çevirebiliriz ve hayata karşı daha tecrübeli hale geliriz. Belki de bu olay bizi tekamüle götürsün diye verilmiştir. Ciddi zorlanma dönemleri, aslında hayatta en çok öğrendiğimiz dönemlerdir. Bugün ve gelecek için fener ve pusula mahiyetindedir. O yüzden ‘Hak şerleri hayreyler’ diyebilmemiz gerek. Bazan bize ulaşan belalar, tekâmül yolculuğunda birer sıçrama tahtasıdır. Onlara basmakla, daha ileriye sıçrarız...

           İnsan akıp giden günleri, geçip giden zamanı ve uçup giden ömrü, öncesi ve sonrası olan bir çizgi gibi algılar. Ömür deyince, doğumla başlayıp ölümle son bulacak bir çizgi çizilir hayalimizde. Halbuki insanın elinde yalnız ‘şimdiki zaman’ vardır. Yirmi dört saatlik bir zaman olarak ‘bugün’ bile değil, şimdiki zaman, yani yalnızca şu an. Bir dakika öncesi bile geri getirilemez biçimde gitmiştir ve bir dakika sonra yaşıyor olacağımızın garantisi yoktur. Aslında insanın elinde kala kala elinde akıp giden bir ‘şu an’ ın bir ‘şimdiki zamanın’ kaldığı dünyada yaşıyoruz. Aslında biz, zamanı dün-bugün-yarın, geçmiş-şimdiki-gelecek tasavvuru ile zamanı yayıp genişlettiğimiz için, hep zamanı ve ömrü o geniş zaman tasavvuruyla görüyoruz. Hayatı hep geniş bir zaman dilimi içinde kurgularız…

          Elimizdeki yegâne sermaye, yalnızca şu andan uzayıp gidiyor sandığımız ömür gerçekte yalnızca şu dakikadan ibaret olduğu halde, dünden yarına, geçmişten geleceğe upuzun bir çizginin ortasına şu andaki varoluşumuzu,

          Mevlana ne güzel özetlemiş:

          Her gün bir yerden göçmek ne iyi.

          Her gün bir yere konmak ne güzel.

          Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

          Dünle beraber gitti, cancağızım,

          Ne kadar söz varsa düne ait.

          Şimdi yeni şeyler söylemek lazım…

    

         Hayatı maalesef hep meçhul olan geçmiş ve geleceğin kaygı ve endişeleriyle geçirmekteyiz. Halbuki asıl sermayesi ve gerçek hayatı ancak içinde olduğu anın ta kendisidir. Ömür gerçekten şu dakikadan ibaret olduğu halde bir yanılsamayla sanki bütün zamanlara hakimiz gibi bir yanılgıya düşebiliyoruz.

         Bizim şu an için yapmamız gereken bir şey vardır, oda şimdi hemen Rabbimizin rızası doğrultusunda alacağımız kararlar ve kendimize vereceğimiz çekidüzendir. Maalesef, ya geçmiş ya gelecek, zihnimizi o noktadan alır, dağıtır; ve böylece, odaklanmamız gereken o nokta, o şimdiki ibadet vazifesi belirsiz hale gelir. Çünkü şimdiki zamanın derdine düşmesi gereken insan, ya geçmiş adına, ya gelecek adına şimdiki zamanda yapması gerekeni terk eder, şu an yapmaması gereken kimi şeyleri gelecek ve geçmişin meçhul düşünceleri ile meşrulaştırır…

        Şimdi ortada teşebbüslerin çoğu ‘şimdi odaklı’ değil maalesef. Biri geçmiş hatırına bugünü doğru okuyamıyor, diğeri gelecek adına bugün dimdik duramıyor. Bu millete yapacağımız en büyük iyilik ‘şimdiki zamanı’ hakkıyla  yaşama davetiyesidir…

        Şimdiki zamanı doğru değerlendirdiğimizde, geçmişin doğruları bize kalır ve geleceğin güzellikleri bize ümit verir. ŞİMDİ YAŞAMAK ZAMANI!..

          

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.