Hayat pahalılığı!

Bir litre ayçiçeği yağı 30 TL, 5 litresi 150 TL olmuş. Bunun yanında bir kilo peynir 50 TL, bir kilo zeytin 50 TL olmuş.

Bunun yanında 120 TL gelen elektrik faturası 300 TL, 300 TL gelen doğalgaz 600 TL’yi geçti. Hafife alınmayacak bir artış oldu. Tabi ki, bu durum insanları tedirgin eder. Düşündürür. Hele bir de işi olmayan birisi ise vay haline…

Allah korusun adam her türlü suça meyilli olur. Evinde çoluk çocuk bekler, iş güç yok. Ne yer ne içer. Düşünmesi bile insana sıkıntı veriyor, içini karartıyor. Şükür bir işimiz var. Alın teri döküyor, ekmeğimizi kazanıyoruz. Bir şekilde kazandığımızı yetirmeye çalışıyoruz.

Çoluk çocuk sahibi, evi kira olanlar ne yapsın? Faturalar, yeme içme hepsi işsizlik bunalım girdap hepsini üst üste koyduğunuz zaman vay ahretinize…

Yanarsınız vallahi… Geleceğinizi yaktığınız gibi çocuklarınızı da yakarsınız. Bu dünyası yanmış olanların ahreti düşüneceğini de sanmıyorum.

İyi ki, siyasetçi değilim. Kahrımdan ölürdüm. İnsanlar sıkıntılı iken ben nasıl olur da rahat yaşayabilirim. Düşüncesi bile insanı titretiyor.

Yaşamak için yemek gerekirdi ya hani, artık yemeğe gerek yok. Yaşamak için sadece çalışmak gerekiyor. Aldığın günlük masraflarını karşılarsa yemek yersin. Yoksa ölmeyecek kadar su iç, günde bir ekmek ye yanına katığa gerek yok. Karnın doydu daha ne istiyorsun. Bu cümlelerim çok çocuklu aileler için…

Allahtan eğitim ücretsiz. Çok çocuklu bir ailenin çocuklarının da okula gittiğini düşünecek olursak, onlara yemek lüks ötesi bir şey olurdu. Bugünkü asgari ücrete baktığınızda!

Üç beş yerden maaş alanların tuzu kuru. Onlar için zam gelmiş önemli değil. Bir maaşla kira öderler, bir diğeri ile alış veriş yapar. Bir diğerini bankadan hiç çekmez. Bir diğeri ile çocuklarının okul masraflarını karşılar. Maaş çok…

Onlarda insan, sorun maaşlarının yetmediğini söylerler ama…

Yemesini de çok iyi bilirler… Sonra yanlarına okurdun mu, Allah kelamını ağızlarından düşürmezler. Üç beş yerden maaşa gerek yok. Üç beş yerden alacakları maaşları tek bir yerden alanlar da böyle…

İyi ki, siyasetçi değilim…

Sağlıcakla kalın!