BAN! BAN! BAN!
23 Ocak 2024, Salı 00:01Benim eskiden kalan bazı alışkanlıklarım var. 20’li yaşlardan. Böyle ergenlikten çıkmış, yetişkinliğe ilk adım attığım dönemler. Hep şunu derdim, kral benim. Ben varsam sizler varsınız! Aynı cümleyi söyleyeme devam ediyorum. Bugün geldiğim nokta da şunun da altını çizerek söylüyorum. Ben var olmaya devam edeceğim ama sizler oturduğunuz makamları koltukları kaybedeceksiniz. Yok olup gittiğiniz de ben var olmaya devam edeceğim ve en kısa sürede adınızı bile unutacağım. Yaptığınız iyi ve kötü anılarınızla bir muhabbetin arasında isminin geçerse hatırlamakta zorlanacağım belki ama yüzünüz simanız biraz da olsa gözümde canlanabilir.
Bu denli iddialı konuşmam birçoğunda ‘bu nasıl bir egoist’ diye başlayan ve küfre varan konuşmalar ile devam ederler. Söylemedikleri kalmaz, ellerinden geleni yaparlar ve kaybolana kadar da yapmaya devam ederler. Umurumda bile olmayan küfürler sadece sizin o anlık ardına sığındığınız saldırgan tavrınız daha komik duruma düşmenize neden olmaya devam eder.
“Bir zamanlar kral idik mısıra şimdi düştük çuval ile hasıra. Haydi çocuklar kaynatalım şu dayıyı oynatalım” diye bir söz duymuştum. Aslında nereye çekerseniz çekin ucu her insana dokunur. Herkes üstüne alınabilir bu sözleri. Benim de bir zaman geldiğinde bu cümleyi kuracağımı bilerek yaşamam kadar gerçek. Yaşlanıyorum, emekli de oldum. Bir ayağım çukurda. Durduruldum mu, durdum mu bilmiyorum ama sakinleştim. 4 yıl öncesi ben bugün ben değilim. 4 yıl önce yılanı deliğinden çıkartır, derisiz geri deliğine sokardım, o yılan bir süre sonra yanıma gelir ve hiçbir şey hatırlamazdı.
Isırmasına fırsat vermezdim. Hep beslerdim yemini verirdim ve susardı yeniden derimi yüzmesin diye de dua ederdi. Geçmiş geçmişte kaldı. Beni de yaz abi denilmesinden bırak ben yazımın başlığını beni de yaz diyen kişi olarak yazardım.
Şimdi bu yazı da nereden çıktı diyenler olabilir. Şunu bilin ki, ben ölmedim. Ölsem ölüm bile size en az 6 ay yeter. Bakmayın siz yazmadıklarıma. Birileri beni arasın dile yazmam ben. Arandıkça egom kabaracak diye bir beklentim de yok. İstediğim kişi aramaz ise bile birilerine arattırır. O denli can yakarım ve hepsini de belgeli yaparım. Ben yapmadım deme lüksü bırakmam.
***
Gelelim yerel siyasete. Bir mumdur, iki mumdur, üç mumdur diye başlayan ve sonu gelmeyen şarkılar biliyorum. Bugün aday olmak ile seçimi kazandım havasına giren bazı partili adaylar var. İsmini bile bu şehirde kimse bilmiyor. Partini de bilen insan sayısı oldukça az. Ama sen laf üstünde laf bırakmıyorsun. Kazandım, kazanıyorum, kazanacağım havasına girmişsin ya, alkıma geldi ‘şeyhler uçmaz müritler uçurur’
Bugün yanında olun müritlerin 1 Nisan’da telefonlarına bile cevap vermediklerini göreceksin. Bu şehirde seni yine kimse hatırlamayacak ama, devletin gizli arşivlerinde ismin hiçbir zaman silinmeyecek. Yıllar yıllar sonra karşına çıktığında ben ne yapmışım diyerek hayıflanacaksın.
Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, seçim startını verdi. Dev yatırımların temelleri atıldığı gibi açılışlarını da yapacak. Yapmalı da hak ediyor. Adam geldiği günden buyana çalışıyor. Şunu iddia edebilirim. Konya’nın gelmiş geçmiş en çok çalışan belediye başkanı. Çalışan derken, proje üreten, bu şehre değer veren, şehrin geleceğini planlayan bir adam.
Selçuklu İlçe Belediye Başkanlığında çıtayı en üst seviyeye çıkartan ve bunu büyükşehirde devam ettiren Uğur İbrahim Altay’dan önemli bir talepte de bulunmak istiyorum.
***
Alaaddin Tepesi, kültür park, içerisindeki müze, kütüphane, hemen karşıya geçtiğiniz de Mevlana Caddesi, şükran mahallesi kentsel dönüşüm. Ve hemen yanında bulunan tarihi bedesten çarşısı. Çarşının karşısında aziziye cami, Mevlana çarşısı ve altın çarşıdaki dönüşüm. Hepsi birbirinden değerli projeler. Peki arada bir şey atladım bakalım kaç kişi farkına vardı. Konya’nın yıllardır devam eden turizm aksı söylemlerin dışına çıktı ve hayata geçti, geçmeye de devam ediyor. Peki valilik binasının müze olması neden hiç gündem olmuyor. Valilik için yeni bir bina yapılabilir ve bu bine Arkeoloji müzesi, etnografya müzesi olarak kullanılabilir. Böyle olursa ne olur? Ne mi olur! İşte o zaman proje tamamlanmış olur. Turizm aksı daha kaliteli olur. Şu an kalitesiz demiyoruz daha kaliteli olur diyorum. Turistler bu bölgenin dışına sadece Çatalhüyük gibi eski yerleşim yerlerini gezmek için çıkar. Birkaç günde bu bölgeyi gezmekle de bitiremez.
***
Sayın Uğur İbrahim Altay. Uğur Abi. Uğur Başkanım. Valilik binası içişleri bakanlığına ait bu bina Kültür bakanlığına devredilebilir. Devri de çok kolay olur Bakanımız Ali Yerlikaya düşünmeden bile evet der. Sizin yapacağınız Valilik için yeni bir bina yeri bulmak. Şu anda bile kendi binaları dışında hizmet veriyorlar. Şu şekilde bir yıl daha devam edebilirler. İki yıl devam etsinler. Geleceğin turizm şehri Konya diyoruz ya bu projeyi hayata geçirin. Sonra mı, sonra daha büyük raylı sistem gibi toplu ulaşım hizmetlerine yoğunlaşın.
Birde bu metre düşkünlerine seslenmek istiyorum. Yazıyorlar ama sanırım kulaktan dolma bilgilerle yazıyorlar. Nüfusu 5 milyonun altındaki kentlerde metro verimli değil. 5 milyon nüfusu da biz en az 10 yıl sonra yakalarız. Bunun için bu konuda acele eden insanların biraz daha sabırlı olmaları gerekir. 10 yıl sonrasını bugünden planlayacaksak bu planı cadde ve dönüşüm projelerine daha sağlam binalar yapılarak harcamalıyız. METRO istiyoruz demekle metro yapılmaz. Ben de sivil havaalanı istiyorum ama bu şehre sivil havaalanı yapmak yerine hava alanı içerisinde kalan askeriyeyi taşımak gerektiğini söylüyorum.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.