Bu yazımda sosyal medyanın biz gençler üzerindeki etkisine değinmek istiyorum. Son yıllarda teknolojinin yaşadığı gelişmeyle birlikte bizlerde sosyal medya kültürüne kapıldık. Akıllı telefonlar, tabletler, bilgisayarlar gibi cihazlarla erişim sağlayarak bu akıma dahil olduk. Bunun sonucunda sosyal medya bağımlılığı hayatımızı olumsuz etkiler hale geldi. Olumlu yanlarını da göz ardı etmemek gerek tabii. İnteraktif özelliği ile kişiler pasiflikten çıkarak, kendi sözlerini söyleyerek, sorular sorarak birbiriyle iletişime geçerek, dinamik bir platform oluşturuldu. Ama günümüz çağında bu durum sınırı aşarak farklı bir boyut almış durumda. Bence sosyal medya birincil bir ilişki sağlamıyorsa burada bir önem arz etmemektedir. Son zamanlarda bunun üzerine birçok araştırma yapılmış sonucunda ise sosyal medyanın aşırı kullanımı ile bağımlılık getirdiği saptanmıştır. Kısaca açıklamak gerekirse sosyallik adı altında asosyal hayatlar ediniyoruz. Her zaman birincil ilişkilerin daha sağlıklı olduğunu savunurum. İlişkilerde kontrolü sağlama, kendini ifade edebilme ve özgüveni yüksek bireyler oluşturulmasında sosyal medyanın birincil ilişkilere göre daha pasif kaldığını söyleyebilirim. Bu durumun önlenmesi için sosyal medya bağımlılığı üzerine eğitimler verilmeli ve bireyler bilgilendirilmeli. Eğer söz konusu eğitimlerle tedbirler alınmazsa ilerleyen zamanlarda nesil, sosyal medyaya bağımlı olarak ve toplumdan uzak bir şekilde yaşamını sürdürecek. Son olarak şunları söylemek istiyorum; olumlu etiklerini değerlendirerek, olumsuz etkilerinden uzaklaşarak sosyal medya kültüründe rol alıp, iletişimi güçlü bireyler olmaya özen gösterelim. Çağın büyük gücü sosyal medyanın derinliklerinde kaybolmayalım.