Konya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.47
  • EURO
    34.84
  • ALTIN
    2440.5
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63941.69$

EPDK’nın AÇIKLAMALARI

24 Aralık 2020, Perşembe 08:48

Enerji Piyasası Denetleme Kurulu (EPDK) geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaptı.

65 yaş üstü, Engelliler, Şehit Dul Yetimlerinin, Gazilerimizin elektriği borcundan dolayı kesilmeyecek. Borcu 3 ay ertelenecek.

Cuma günleri ve dini bayramlarda elektrik kesilmeyecek.

Eyvallah. Güzel bir uygulama ama söyleyeceklerimiz var.

Efendim kaçak elektrik kullananlarının parasını kim ödüyor? Eskiden aylık borç ekstrelerinde Kayıp-Kaçak diye bir bölüm vardı. Maalesef bu hırsızların, sahtekarların parasını bizler, namuslu vatandaşlar ödüyorduk şimdi de biz ödüyoruz.

Kayıp- Kaçak ekstrede, bir yere yerleştirildi. Artık biz kayıp ve kaçağın farkında değiliz ama ödüyoruz.

Bir teklifim var; devlet tahsil edilemeyen paraları bize yüklemesin, kendi ödesin. Bizde ŞEHİT DUL YETİMLERİMİZİN ve GAZİLERİMİZİN elektrik parasını ödeyelim. Var mısınız?

Malum Güneydoğu da kaçak elektrik kullanımı had safhada ve çaktırılmadan biz ödüyoruz.

Hırsızın, sahtekarın parasını biz ödeyeceğimize, Vatan için Şehit düşmüşlerin geride bıraktıklarının, gazilerimizin parasını biz ödeyelim. Hem de seve seve…

Elektrik ekstresinde o kadar çok kalem var ki, inceleyin biraz.

Birde TRT payı var. Yahu bana ne TRT den. Üç kuruş- beş kuruş kaldırın TRT payını. Zaten TRT de eski TRT değil. Bu konuya girersek çıkamayız.

Sıkıntılı, virüs dolu günlerden geçiyoruz. Rabbim hepimize kolaylıklar versin.

ÇEVRE TEMİZLİK VERGİSİ

Eskiden belediyelerimiz, çevre temizlik vergisini ayrıca tahsil ederlerdi. Halk genelde bu verginin adını çöp vergisi olarak koymuştur.

Sonra çıkarılan bir yasayla, Çevre Temizlik Vergisi, su faturaları içinde yer bulmaya başladı.

Her ay su parasıyla birlikte ödüyoruz. Bu arada su parasına zam yapıp, tepki çekmek istemeyenlerin imdadına, ATIKSU parası yetişti. Hem su parası ödüyoruz hem de atık su parası. Sadece su parası alsanız, atık suyu da içine koysanız ne olur? Ya işte böyle ona da gitsin Eyvallah.

Konumuz Çevre Temizlik Vergisi idi. Su faturası içinde yer alan vergi, su kullanımına bağlanmış. Yani ne kadar çok su kullanırsanız, o kadar çok Çevre ve Temizlik Vergisi ödüyoruz. Ne alaka demeyin, işte öyle. Aynı aparmanda olmanıza rağmen, toplamda farklı ÇTV ödüyorsunuz. Çok su kullanıp çok temiz olursanız verginiz de o kadar çok. Daha adil bir sistem getirilebilir. Bu sistem bana göre uygun değil.

BELEDİYELERİMİZLE İLGİLİ…

Merkez ilçe belediyelerimizden bahsedeceğim. Geçen bir arkadaşım telefon edip dile getirmemi istedi.

Selçuklu Belediyemizin Emlak Vergisi ödeme biçimiyle ilgili…

Yıllardır beri uygulanan sistem PEKYATIRMACI Başkanımızdan önce de böyleydi, Neydi?

Efendim Emlak Vergisi ödeyeceksiniz, Selçuklu Belediyesinin ödeme noktalarından birine geliyorsunuz. Tabii bizim gibi geliri belirli olan insanların ilk soracağı ödemede kolaylık için TAKSİT var mı sorusu.

Kendimde yıllar önce aynı uygulamayla muhatap olmuştum. Efendim sadece bir devlet bankamızın kartı varsa 6 taksit. Diğer kartlara taksit yok. Ben pek adaletli bulmadım siz ne dersiniz bilmiyorum. Düzeltilir mi onu da bilmiyorum.

MERAM BELEDİYEMİZEDE bir teşekkür borcum var. Tabi unutmadan Büyükşehir belediyemizden de teşşekkür etmeden geçmeyelim.

Efendim ben bir dostumun Meram- Durunday Çalıklı sokakta içinde evi olan bir bahçeyi kiraladım.

Benden önceki kiracı çok yoğun kedi besliyormuş. Kedilerin bir kısmını götürmüş bir kısmı kalmış. Kışı da içine alan 7-8 ay bahçeyi sadece ziyaret edip eşyaları tamamladım.

Kediler olduğu için karda kışta arabam çalışmadığı anda, belediye otobüsüyle bahçeye gidip, kedilerin karnını doyurdum. O dönemde henüz virüs yoktu. En acil yardımı da Büyükşehir Belediyemizden aldım.

Hayvan barınağına sahip Büyükşehir Belediyemizden de kedi maması için yardım aldık. Basın Müdürü Anıl Bey kışın en sert döneminde kedilere yardım için ricamızı kırmayarak mama gönderdi. Hem de çok kısa sürede.

Bahçeye geldiğim bir gün, bir küçük kedinin dudağının parçalandığını gördüm. İlk defa da bir kedinin ağlayarak benden yardım istediğini ve benden kaçmadığını gördüm.

Aklıma Meram Belediyesinin hayvanlar için yaptığı uygulamalar geldi. Hemen telefon ettim, yağışlı ve soğuk bir günde yarım saat içinde geldiler. Yaralı kediyi teslim ettim.

Pandemi başlayınca 21 Mart 2020 günü bahçeye taşındım. Kedilere mama getirdim. Etrafta yazlıklar olduğu için onların kedileri de geldi. Pek kediyi sevmezdim ama yaklaşık 20 kediye bakmaya başladım. Bundan hiç gocunmadım.

Zaman için de üç kedi daha hastalandı. Benim gelirim bunları veterinere götürmeye müsait değil. 2 si yavru olmak üzere 3 kediyi daha belediye görevlilerine teslim ettim.

Bu yazı biraz uzun olacak ama hepimizi ilgilendiriyor.

Meram Belediyemize toplam 4 kedi teslim ettim. Onların gerekli tedavileri yapıp, bakım evlerine götüreceğinden şüphem yok…

Ancak öyle bir şey oluyor ki sanki çocuk yuvasına teslim edilmiş gibi artık akıbetini bizler bilmiyoruz. Öldü mü? Kaldı mı? bilmiyoruz. Bu kedilerin hiçbiri benim değil. Ancak teslim ettiğim kedinin akıbetini bilmem benim doğal hakkım gibi geliyor.

Gerekirse belirli bir ücret karşılığı bu kediye kavuşalım. Bir sarı yavru kedinin benden ayrılırken bakışını unutmam.

Belediye de haklı. Herkesin hasta kedisine bakmak zorunda değil ama bir kamu hizmetiyle bakmalı diye düşünüyorum. Kış geldi yaklaşık on tane kedi dışarıda kalıyor. Onlara mukavva kutular içinde, pencere kenarlarında yer yaptım. Yine gözlerinden hasta iki yavru kedi var. Aslında bahçeye bir kedi evi yapılması en büyük arzum. Tekrar söylüyorum hiçbiri benim kedim değil ve ben onlara bakmayı görev addediyorum.

Bir de yakın yerde 14-15 tane başı boş köpek var. Onlara da ara sıra pay veriyorum. Onlara da mama aldım. Ancak onlar başı sıkışıp acıkınca, bahçemin önüne gelip kedileri de rahatsız ediyorlar. Bunlara da bir çare.

Dili olmayan, Rabbimin yarattığı sahipsizlere yardım edene minnettarım. Esenkalın.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.