Konya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.57
  • EURO
    35.03
  • ALTIN
    2424.3
  • BIST
    9722.09
  • BTC
    64195$

CUMARTESİ, PAZAR KONYA MANZARALARI?

31 Mayıs 2016, Salı 08:51

Konya’nın ana problemi şu anda şehir merkezinde TRAFİK… Çözmek için kimse uğraşmıyor, daha doğrusu bu trafiği bu hale getirenler kim? Niye çözsünler ki…

Sloganla hizmet üretenler birde gerçekleri görseler…

Tarih 28 Mayıs 2016 Cumartesi öğleden sonra… Yürekleri yakan bir ambulans sireni duyuyorum. Ambulans eski sümerbankın oradan Fenni Fırın istikametine gidecek. Yol araçlarla dolu. Zaten hayvanın biri yolun sağına araba bırakmışsa, oraya gelen bütün araçlar şerit değiştireceği için trafik bir araç yüzünden bile kilitleniyor. Birde hemen hemen bütün minibüslerin bu yolu kullandığını düşünürseniz varın gerisini siz düşünün… Ambulans sirene, araçlar kornaya devam… Mümkün mü yolun açılması, tabii mümkün değil. Herkes kendi kendine öttürüyor. Beyler kendinize gelin, bu şehirde BELEDİYELERİN borusu öter. Öyle siren, korna çalınca yol açılacak öyle mi? daha çok beklersiniz. Allah’ıma dua ettim inşallah ambulans içindeki hasta zamanında hastaneye yetişir. Peki birde Allah korusun, aksi olursa, hasta kan kaybından vefat ederse sorumlusu kimdir?

Yahu biz dirilerden vazgeçtin bari hastalarımızı zamanında hastaneye yetiştirebilelim. Dikkatimi bir şey daha çekti. Çarşı trafik yönünden, hem belediyece, hem de emniyetçe adeta terk edilmiş. Acaba Cumartesi tatil de ondan mı?

Diğer il ve ilçelerin belediyelerinin, Mevlana’yı ziyaret için kaldırdığı hizmet zannettikleri sistemle ilgili otobüslerde çarşının içinde. Cumartesi gününün özelliğine binaen eski Sümerbank’ın oraya mutlaka sürekli bir trafik ekibi konmalıdır. Belediye zabıtalarının lüks makam arabalarını vermişsiniz. Anons memurluğu görevlerini çok iyi yapmaktalar. Çarşıda yayalara açılıp araçlara kapanan yollar trafiğin içine etti. Hele birde tek yönlü yollar.

Şehir trafiğini rahatlatacak planlar üretilebilir. Ama ne gezer…

Konya’yı idare edenler şöyle Cumartesi günü diğer yetkililerle beraber şehir merkezini bir ziyaret etseler… Manzarayı bir görseler. Acaba o Konya ile ilgili ürettikleri sloganlar doğru mu ki bir yerinde inceleseler.

Trafiğin yükünü ana yollara verdiniz. Ara yollar OTOPARK oldu. Gelin görün rezaleti.

Eski Fenni Fırının oradan Fatih çarşısına doğru gelin. Araç trafiğine açık bu yolun trafikle ilgisi yok. Zira bir tek sağa dönün Aleaddin’e gidiyor. Burası artık OTOPARK sokağı.

Dolmuşlara eski belediye-sarraflar arasına yolcu indirmeyin demişsiniz. Yahu bütün araçlar yolun sağına par ketmiş. Zaten tramvay yola etti…

Gelin bu işi bilenleri yanınıza alıp trafiği hafifletin. Şerafettin caddesi tek yön. Öbür yöne gidenler nereyi kullanacak? Mevlana önünden aksi istikamete yani Aleaddin’e dönüş yok…

Meydan yapılıp kapatılmış yollar yeniden açılırsa tali yollar by-pass olarak kullanılırsa trafik çok rahatlar.

Ayrıca çarşıda trafik ışıklarında problem var. Yeşil yanıyor ama bir önceki kavşak veya yol trafiğe hazır olmadığı için araçlar yerinde sayıyor.

Gürültü ise işin cabası. Bana göre Konya’nın en gürültülü yerini söyleyeyim. Eski Sümer Bank civarındaki minibüslerin durağı. Güya belediye minibüslerin geçişini dizayn etmek için yolu babalarla bölmüş. Yahu bunlar minibüsçü. İki yan yana durup yolu kapatıyorlar. Sonra arkadan gelen kendi arkadaşları minibüsler ve yolu kullanan araçlar basıyorlar kornaya, kimsenin iplediği yok. Niye iplesinler ki? Önce bunlar insan mı? diye sorgulamak gerekmez mi? Bu minibüslerin yolcu aldığı bu yerde bir firmanın ekmek satış noktası var. Ben bir iki ekmek almak için uğradığımda, korna sesinden acayip rahatsız oluyorum. Adamlar sabahtan akşama kadar gürültü içinde yaşıyorlar. O bölgedeki bütün esnaf gürültü içinde.

Beyler! Yazık oluyor bu şehre…

Gelin Konya’yı bilen trafik ulaşım işinden anlayanları bir araya getirin, bir iki ufak tali yol açarak kapattığınız yolları yeniden açarak trafiği hiç değilse PAYLAŞTIRIRSINIZ.  Şu tek yön sevdasından vazgeçin. Eski sanat okulunun önünden geçen yol, kayalı parktan daha önce açık olan yollar trafiğe açılabilir.

Tabi bu yolları, trafiğin keşmekeşliğini yazıyla anlatmak zor. Yahu adamlar gördükleri halde anlamıyorlar da, sen kaleminle hem tarif edip hem de anlatacaksın derseniz siz de haklısınız.

İşi çözmeyi kafaya koyan bu işi çözer. Ben onu bunu bilmem. Bu işi birileri çözebilir.

Sadece araç trafiğimiz. Cuma, Cumartesi, Pazar gelin Şems-i Tebrizi hazretlerinin bulunduğu yere… Ellerine dini kitap alıp gelen insanlara zorla satmak isteyenleri mi ararsınız, dilencileri mi ararsınız. Yahu ne ararsanız var. İşte Konya’nın asaletini bu manzaralar(!) yüceltiyor.

Yazımın başlığında Pazar gününü dahil etmiştim. Pazar günü kadınlar pazarının oradan BİNKONUT dolmuşuna bindim Nalçacı’ya gidiyorum. Adı üstünde dolmuş! O kadar dolmuş ki, zannedersiniz kamyonun kasasında hayvan taşıyor. Nalçacı da inince şükrettim.

Hani trafik polisleri minibüsleri durdurup ceza yazıyorlar ya. Herhalde Pazar günü olduğu için onlarda tatilde diye düşündüm… Eee dinlenmek onlarında hakkı. Baksanıza güneydoğuda bütün görevlilerimiz dinleniyor (!...) Bu arada konu minibüsçülerden açılınca Cumartesi günü, Nalçacı’dan binip çarşıya gidiyorum. Dolmuş Fatih-Işıklar Özalktent hattı… Minibüsün genç şoförü başka bir minibüsün şoförüyle telefonda görüşüyor. Kulaklıkla görüşüyor.

Alanya’da bir otele gitmiş maceralarını anlatıyor. Karşıdaki dinliyor ara sıra soru da soruyor. Havuzun başına içkinizi isterseniz oraya geliyormuş. Ayrıca kardeşimiz masaj yaptırmış. Ertesi gün ayağının basamamış. Animasyon gösterilerine katılıp, kaşık havası falan oynayacakmış ama bu yüzden olmamış. Bu arada çarşıda karşı tarafın minibüsüne kelli felli biri biniyor ki yayın kesiliyor.

Düşünebiliyor musunuz Nalçacıdan çarşıya kadar da bizim minibüs yolcuları bu muhabbeti dinliyor. Demek ki minibüs şoförlerine sadece trafik kurallarını öğretmek yetmiyor. (Zaten bilmiyorlar) Biraz da görgü kurallarını, insanlığı öğretmek lazım.

Ya vallahi yazmaya başlayınca korkuyorum birkaç cilt aralıksız yazabilirim.

Şaka bir tarafa Konya’nın en önemli sorunlarını bilip, duyarsız kalmak ta ne demek oluyor. Biz çözemiyoruz derseniz birileri çözer. Konya’yı bu şekilde bırakıp idare ediyor görünmek kimsenin haddine değil.

Hatırlatırım! Birde yerin altı var. Orada bizim gibi sorunları kalemle falan belirtmezler, gereğini yaparlar. Bizden yazması… Esen kalın… 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.