Konya
Açık
29°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,9830 %0,51
47,7554 %0,57
4.403,48 % 0,40
Ara

KELEBEK HİKÂYESİ

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Bir gün yerde duran bir kozada küçücük bir delik açılıyordu.

Tesadüfen yoldan geçen bir adam o küçücük delikten büyük bir uğraş vererek çıkmaya çalışan kelebeği izlemeye başladı. Aradan bir kaç saat geçmişti, ancak delik halen çok küçüktü ve kelebek mücadelesinden vaz geçmiş görünüyordu.

Kelebek sanki elinden gelen her şeyi yapmıştı, ancak başarıyı elde edemiyordu. Onu seyreden insan ona yardımcı olmaya karar verdi. Cebinden bir bıçak çıkardı ve kozayı yararak, bir delik açtı. Kelebek kozadan hemen çıktı. Ancak adamın beklentilerine karşın, kelebeğin bedeni zayıf, kanatları çelimsizdi. Kanatlarını açıp, uçmasını beklerken, o güçsüz bedenini havaya kaldıramadı. Hayatı boyunca hiç bir zaman uçamadığı gibi, ömrünün sonuna kadar yerde geçirmek zorunda kaldı.

Adamın kelebeğe yardım etmesi, onun anlayışında mutlaka güzel bir jestti. Fakat adam önemli bir ayrıntıyı, kelebeğin bu zorluğa yaşayabilmesi için mutlaka katlanması gerektiğini kaçırmıştı. Çünkü o bu daracık delikten geçmeye çalışırken, bedeninden çıkan sıvı yardımıyla kanatları güçlenebilirdi. Güçlü kanatları sayesinde büyümeye ve gelişmeye devam edebilirdi....İlk başta çok iyi görünen kolaylık nitekim kötü bir sona yol açtı.

Bizim de yaşam yolculuğumuzda zorluklara ihtiyacımız var. Hiç bir engel ile karşılaşmadan yaşasaydık, gelişemezdik. Kanatlarımızı güçlendirmeden, uçamazdık.

O halde hatalarınızdan ders alın. Yaşamda karşılaştığınız zorlukları birer felaket yerine yeni öğretilere imkân sağlayan deneyimler olarak algılamak gerekir ki psikolojik dayanıklılığımız artsın. Zor zamanların yaşamın doğal bir parçası olduğunu kendimize hatırlatırsak başımıza gelen felaketler için birilerini ya da kendimizi suçlamayı seçmek yerine enerjimizi olayları düzeltmeye harcayabilir, eskisinden daha kuvvetli olarak bu zamanları atlatabiliriz. Ne yapmalıyız bir bakalım isterseniz..

Hayatınızda sizi destekleyen insanlar olsun...

Zor zamanlarınızda sizi destekleyen, yanınızda olan kişilerden oluşan bir destek mekanizmanızın olması psikolojik dayanıklılığımızı arttırmak için çok önemlidir.

“Neden” yerine “Nasıl” diye sorun...

Zihninizdeki soru kalıplarını “neden” yerine “nasıl” olarak güncelleyin. Başımıza gelen kötü olayların çoğunlukla mantıklı bir açıklaması yoktur ancak yine de “neden” diye sormaktan kendimizi alamayız ve bu yanıtı olmayan sorular zamanla içinden çıkılmaz bir öfkeye, kendini suçlamaya ve depresyona dönüşür. Düşünce sistemimizi bu tür olaylarla “Nasıl” başa çıkabileceğimize odaklarsak çok daha üretken bir zihin yapısına ve kendimize olan saygımızın artmasına neden olur.

Duygularınızı kontrol etmeyi öğrenin.

Öfke, üzüntü, korku gibi kuvveti duygular çevremizde olup biteni net olarak görmemize ve doğru kararlar vermemize engel olur. Psikolojik dayanıklılığı yüksek kişiler duygularını yönetmeyi ve dikkatlerini yapıcı aktivitelere yönelterek kendilerini çok daha sağlıklı bir şekilde ifade etmeyi bilirler.

Psikolojik olarak dayanıklı kişiler başlarına gelen problemleri çözebilecekleri konusunda kendilerine daha çok güvenirler. Kendine güven yaşanılanları nasıl anlamlandıracağımız hakkında büyük fark yaratabilir.

Sonuç olarak, yaşamın karşımıza çıkartacağı kötü sürprizleri önceden bilme ve engelleme şansımız olmasa da bu tür durumlarla karşılaştığımızda vereceğimiz tepkileri ve kötü olayların kişiliğimizde bırakacağı izleri kontrol edebiliriz.

Sevgiyle kalın !

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *