Konya
Parçalı bulutlu
25°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,2421 %0,44
48,3440 %0,72
4.756,89 % 1,39
Ara

ŞEMS’İN ÖLDÜRÜLMESİ VE KABRİ

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Şüphe yok ki Hazreti Mavlana’yı, Mevlana yapan önemli şahsiyetler ve değerler var.

O şahsiyet ve değerlerin arasında bilindiği üzere Şems çok farklı bir öneme sahip.

Mevlana’nın can  dostu Şems’in ölümü ile ilgili sır perdesinin aradan geçen yüz yıllara rağmen tam olarak aydınlığa kavuştuğu söylenemez. Yalnız  bilinen o ki, ikili arasındaki  muhabbeti  kıskanan ve  bu sebepten dolayı cana kıyacak insanların  olmasıdır.

Bir noktada Şems’i Şems yapan ölümüyle ilgili menkıbelerdir.Bu konuda çeşitli rivayetlerden söz edilir.

Şems’in Konya’da mı öldüğü yoksa çok yaygın rivayete göre bir cinayete mi kurban gittiği hususu vuzuha muhtaç bir konu   olma özelliğini muhafaza ediyor.Yani rivayetler var ama netlik yok.Biz yaygın  olan rivayetten söz edelim.

Türk edebiyatının büyük ustalarından rahmetli Ahmet Kabaklı bu olayı şöyle nakleder..

“Şems, Mevlana ile yalnız otururken, dışardan birisi Şems’i çağırıyor. Mevlana ile aralarında şöyle bir söyleşme oluyor:

Şems: Beni öldürmeye çağırıyorlar!

Mevlana: Hayatın da ölümün de sahibi olan Allahı ulularım.

Bunun üzerine dışarıya çıkan Şems, pusuda bekleyen 7 kişinin  hücumuna uğruyor. Bıçak ve kılıçla onu paralıyorlar. Şems’in son nefesinde attığı nara, hepsinin aklını başından alıyor, kaçışıyorlar.Mevlana büyük dostunun çığlığını sükunetle karşılıyor. “Allah dilediğini yapar, her şey onun hikmeti eseridir!” diyor. Lakin cinayetin ve çığlığın üstüne gelenler, ortada Şems’in na’şını değil sadece birkaç damla kan görüyorlar. Yüce veli gövdesini alıp sır olmuştur.

Ahmet Kabaklı Hoca yukarıda anlattığı menkıbede daha sonra şunları  yazar:

“Şems’in öldürülüşünü anlatan daha somut bir rivayeti Sultan Veled’in hanımı ve Ulu Arif Çelebi’nin annesi Fatma Hatun şöyle nakletmektedir. Bu rivayet daha  somuttur. Şems bir gece şehit edilip bir kuyuya atılmıştır. Bu kuyuyu  rüyada gören Sultan Veled, yakın dostları ile gidip cesedi kuyudan çıkarmış, Mevlana’nın medresesinin bitişiğine gömmüştür. Bir başka söylenti de Şems’in Mevlana’nın babası Sultanü’l Ulema’nın yanına gömüldüğüdür.”

Şems’in öldürülerek bir kuyuya atıldığı bir gerçek midir? Bunun Mevlevilerce ve devrin insanlarınca böyle bilindiği anlaşılıyor. Nitekim bugün Konya’da “Şems Makamı” denilen ve Mevlevi töresince Yeşil Türbe’den daha  önce ziyaret edilen boş bir sanduka bulunmaktadır. Fakat o sanduka ile kapatılan “battal kuyu” aslında kuyu  değil de mezar mıdır? Yahut önce kuyu iken sonra mezar haline mi konulmuştur? Hatta Şemsi Tebrizi başka yerde değil de hala orada mı yatmaktadır?

Şems’in mezarı ile ilgili başka önemli bir şahsiyetin sözlerinden de söz edelim.

Bir Mehmet Önder vardı.

Çumra’nın Karkın kasabasında doğup  büyümüştü.

Çok kıymetli bir şahsiyetti.

Eski eserler ve müzeler konusunda Türkiye’nin yetiştirdiği ender adamlardan birisiydi.

İlk gençlik yıllarımızda bizim de müdavimi olduğumuz  Hisar dergisi  başta olmak üzere devrin  milliyetçi- muhafazakar  dergilerinde binlerce makale ve şiir yazdı. Ünü yurt dışına taştı. Yaşadığı dönemde Milli Eğitim Bakanlığı’nda, Kültür Bakanlığı’nda ve Başbakanlık’da  Kültür  Müşteşarlıkları yaptı. Devlet adamlarının çok güvendiği ve değer  verdiği bir insandı.

Mehmet Önder Karkın’lıydı.

Köy çocuğuydu.              

Köyü anlatan, şehri anlatan, kültürel farklılıkları ve gelişmeleri anlatan çok sayıda çalışmaya  özel çabaları ile imza attı.

Bu Konya ve Mevlana  aşığı insan 1954-1963 yılları arasında henüz çok genç yaşlarda iken Mevlana Müzesi’nin Müdürlüğü’nü yaptı.

Mehmet Önder Türkiye’nin  Müzecilik tarihine adını Şems’in  kabrinin yerini bulan adam olarak, yazdırdı. O zaman kendisi Mevlana Müzesi’nin müdürüydü.         

Mehmet Önder’in, Şems’in kabriyle ilgili müşahadesinden söz edelim. Tabi kendisinin anlattığı şekliyle..

“Konya’da Mevlana Müzesi Müdürlüğü yapmakta olduğum yıllarda bir gün Hz.Şems’i Tebrizi’nin “Makam” türbesinde  bazı araştırmalar yapmıştım. Bu çalışmalar sırasında türbe içerisindeki ahşap sandukanın oturduğu tahta döşemeli zeminde, bir kapak gözümüze ilişti. Kapağı kaldırdığım zaman, bunun türbe zeminindeki mezar mahzenine inen merdivenli bir yol olduğunu gördük. Yılların biriktirdiği moloz ve taşlarla dolu mahzen yolunu titizlikle temizlettim. Bir de gördüm ki ahşap sandukanın tam altında Selçuklu  devri türbelerinde olduğu gibi taştan örülmüş bir mahzen var. Mahzenin bir köşesinde de Horasan harcıyla sıvanmış bir mezar. Yerin altındaki bu karanlık mahzende, birden bire karşımıza çıkan bu mezarı gördüğümüz zaman cidden çok heyecanlanmış, soğuk terler  dökmüştüm. Bu, yıllardır “Makam” denilen türbede, Şems’in gerçek mezarı olabilirdi.”

Hazreti Mevlana, Şems’e o kadar tutkuyla bağlıydı ki; onun ölümünden sonra yazdığı Şems’e Mersiye’de, dünyanın gözyaşına boğulduğundan söz eder ve “Sağırdır kulağı ecelin, işitmez feryatları” diye, haykırır.

Kaynak: Ahmet Kabaklı, Mehmet  Önder

Yorumlar
s
soner 3 yıl önce
Ne güzel bir güzelleme. Şems , mevlana denen Türk düşmanı nonoş un sevgilisidir. Onu öldürenler arasında, mevlananın oğlu da vardır. Bütün konya , bu eşcinsel ilişki ile çalkalanıyor. Moğolları tutan mevlana, Nasreddin hocayı öldürten zattır. Anadolu Türk islamını yerinden oynatıp, Türk ün kanına giriyor. Neyini güzelliyorsunuz.
BEĞENME
0
CEVAPLA
M
Mustafa 1 yıl önce
Sen her anlatılan hikayeye inanıyorsun yani soner.
BEĞENME
0
CEVAPLA
A
Ahmet 1 yıl önce
Soner efendi CAHİLLER CESUR OLUR, bu iftiralar bugün değil ama bir gün önünüze çıkacak emin ol!!!! Gerçekten çok cesursunuz!!! Demiyor musunuz ya değilse ya gerçek ALLAH dostlarıysa ne olacak halimiz diye !!! ALLAH Hidayet etsin sizlere
BEĞENME
0
CEVAPLA
E
Engin OK 1 yıl önce
Soner görende sanki o zamanda yaşamış da o kadar kesin ithamlarda bulunuyorsun ki iğrençliğin midemi bulandırdı. Allah seni ıslah etsin.
BEĞENME
0
CEVAPLA