Konya
Hafif yağmur
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,2753 %0,28
48,5521 %0,48
4.823,62 % 1,43
Ara

EYLÜL

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Eylül, son bahar. 

En hazin ay Eylül.

Eylül, güzel bir isim.

Şiir ve şarkı Eylül.

Sonra sabahın serinliği, akşamın hafiften esen rüzgarı Eylül.

Ürperti!

Endişe!

Son ve başlangıç.

Yüze tokat gibi yapışan gerçeklik,

Yeni aşkların başlangıcı,

“Eylül gel.”

Kavuşma.

Tezat.

Terk ediliş ve son.

Zehirli bir güzellik Eylül.

Cazibe,

Hüzün,

Meçhullük,

Mahzunluk,

Umutsuzluk,

Yorgunluk,

Yalnızlık,

Keder.

Bu kadar zıtlığı bağrında barındıran bir başka ay daha yok, aylar arasında. Bilmece gibi bir şeş.

 

İçimdeki Eylül.

 

Karmakarışık duygular e, birazda hayaller içinde Eylül’deyim.

Eylül güzel, Eylül derin tecessüs.

Belki  bu özelliklerinden dolayı bütün ayların en anlamlı olanı Eylül.

Değerli okuyucular bu kısa yazımızın sonunda Türk edebiyatının iki büyük yazar ve şairi Cemal Süreyya ile Attila İlhan’ın  Eylül ayını anlatan iki şiirini sizlerle paylaşmak istedim.

EYLÜLDÜ

Eylüldü.
Dalından kopan yaprakların
Sararan yanlarına yazdım adını
Sahte bir gülüşten ibarettin oysa.
Ve hiç bilmedin ellerimin soğuğunu.

Eylüldü.
Di’li geçmiş bir zamandı yaşadığımız
Adımlarımızın kısalığı bundandı
Bundandı gözlerimin durgunluğu.
Sarı sıcak cümlelerde sözün kadar yalan,
Ellerin kadar ıssız,
Sen kadar zamansız molalar veriyordum
Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz. 

Eylüldü.
İzlerini çizdiği zaman ansızın gidişin,
Şimdi yoktu bi anlamı suskunluğun.
Çırılçıplak kalakaldım sessizliğinin orta yerinde.
Sonra sesime yankı vermeyen uçurumlar kıyısında yürüdüm bir zaman
En çok sesini aradım.
Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydiler hâlâ.
Gözlerini sildi zaman..

Dedim ya… Eylüldü.
Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin.

                                                Cemal Süreyya

YAĞMUR KAÇAĞI

Elimden tut yoksa düşeceğim
Yoksa bir bir yıldızlar düşecek
Eğer şairsem, beni tanırsan.

Yağmurdan korktuğumu bilirsen
Gözlerim aklına gelirse
Elimden tut yoksa düşeceğim
Yağmur beni götürecek yoksa beni.

Geceleri bir çarpıntı duyarsan
Telâş telâş yağmurdan kaçıyorum
Sarayburnu’ndan geçiyorum
Akşamsa eylülse ıslanmışsam.

Beni görsen belki anlayamazsın
İçlenir gizli gizli ağlarsın
Eğer ben yalnızsam, yanılmışsam
Elimden tut, yoksa düşeceğim
Yağmur beni götürecek yoksa beni.

                                        Attila İlhan

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *