Konya
Açık
31°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,8729 %0,77
47,8724 %1,05
4.383,41 % 0,12
Ara

Kibritine, Çakmağına Sahip Çık!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

En önemli doğal kaynaklarımızdan biri olan ormanlar; artan nüfus ve giderek genişleyen tarım arazileri, kentleşme ve sanayileşme gibi nedenlerle yoğun bir baskı altında.

Orman yangınları, birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de, çok büyük mal ve can kaybına yol açan doğal afetlerin başında geliyor. Orman yangınlarının başlamasına neden olan etmenleri iki ana başlık altında toplamak mümkün;

Birincisi; yıldırımlar, cam parçalarının optik özellik göstermesi ve rüzgârlı havalarda kuru dalların birbirine sürtünmesi doğal etmenleri oluşturuyor.

İkincisi ise; bilinçli (ekonomik ve terör amaçlı) ve istem dışı (sigara izmariti, piknik ateşi, kazalar v.b.) davranışlar ise beşerî etmenleri oluşturuyor.

Dünyada görülen orman yangınlarının % 98.8’ i bilerek ya da istem dışı olarak, insanların çeşitli etkinlikleri sonucu meydana geliyor. Buradan da anlaşılacağı üzere ancak % 1’den biraz fazla kısmı, doğal nedenlerden kaynaklanıyor.

Türkiye’de 2021 yılı, orman yangınları konusunda bir felaket yılı olarak tarihe geçti. Son 50 yıl içinde gerçekleşen en büyük 20 yangının 11’inin yaşandığı, mega yangınlar olarak adlandırılan bir çok yangına şahit olduğumuz 2021 yılı içinde toplam 2.793 yangında 139.503 hektar orman ekosistemimiz zarar gördü.

Dünya ülkeleri arasında, orman yangınlarının en çok zarar verdiği ülkelerden biri de, Türkiye. Coğrafî konum olarak ülkemiz, Akdeniz havzasında yer alıyor ve ormanlarımızın büyük bir bölümü, yangın tehdidi altında bulunuyor.

Özellikle Kahramanmaraş’tan başlayıp, Akdeniz, Ege’yi takiben İstanbul’a uzanan 1700 km’lik sahil şeridinin 160 km derinlikteki bölümü, orman yangınları bakımından çok büyük bir hassasiyet gösteriyor.

Bilimsel bir rapora göre Doğu Akdeniz dünya üzerindeki en hızlı ısınan bölgelerden biri. Özellikle yaz aylarında bu ısınma daha belirgin hale geliyor. Sıcak ve kuru hava koşulları, yangınların hızla yayılmasına ve daha yoğun hale gelmesinde en etkili faktörler. Türkiye, bu nedenle Portekiz ve İspanya gibi ülkelerle birlikte en yüksek yangın tehlikesine sahip ülkeler arasında yer alıyor.

Özellikle Batı Anadolu'daki yüzey örtüsü sürekli sıcaklık dalgaları nedeniyle hızla kurudu, yangın riski ciddi şekilde arttı ve endişe verici bir boyuta ulaştı. Yangınların oluşumunda ve yayılmasında bitki örtüsü kritik bir yakıt kaynağıdır. Kızılçam, yanıcılık açısından en yüksek değere sahip ağaç türlerinden biridir.

Türkiye 78 milyon hektarlık alanıyla, ekolojik bakımdan zengin bir çeşitliliğe sahip. Bu zenginlik içerisinde ormanlar da tür ve kompozisyon olarak önemli bir yer tutuyor. 2020 yılı itibarıyla yapılan tespitlere göre ormanlık alanlar, ülke alanının %29,4’ ünü kaplıyor. Bu alanlara ağaçsız orman alanları dahil değil.

Ormanlık alanın %32’sini yapraklı ormanlar (meşe, kayın, kızılağaç, kestane, gürgen gibi ağaç türleri), % 48’ini iğne yapraklı (ibreli) ormanlar (kızılçam, karaçam, sarıçam, göknar, ladin, sedir gibi ağaç türleri), %20’sini ise ibreli+ yapraklı karışık ormanlar kaplıyor.

Ormanlarda yayılış alanı olarak en fazla meşe (6,7 milyon ha) yayılış gösteriyor, ondan sonra alan büyüklüğü sırasına göre kızılçam, karaçam, kayın, ardıç, sarıçam, göknar, sedir, ladin, fıstıkçamı, kızılağaç, kestane, gürgen, sahilçamı, kavak, fındık, defne ve dişbudak geliyor.

2020 yılı sonu itibarıyla Türkiye ormanlarında tutulan karbon miktarı yaklaşık 2 milyar ton olarak hesaplandı. Yapılan hesaplamalara göre ülkemiz ormanları yıllık 43 milyon ton oksijen üretiyor.

FRA (Küresel Orman Kaynakları Değerlendirmesi) raporu, Birleşmiş Milletler’e bağlı FAO (Gıda ve Tarım Örgütü) öncülüğünde dünyadaki bütün ülkelerden elde edilen ormancılık alanındaki verilerden derlenen ve her 5 yılda bir yayınlanan rapordur. Ülkemiz, FRA 2020 raporuna göre ormanlık alan bakımında 2015 yılında dünyada 46. sırada yer alırken, 2020 yılında 27. sırada yer almıştır.

Ayrıca FRA 2020 raporunda; 2010-2020 yılları arasında ormanlık alanda yıllık net kazanç bakımından ülkemiz yıllık ortalama 114.000 ha ormanlık alan artımı ile dünyada 6. sırada yer alıyor.

Yapılan yoğun ağaçlandırma seferberliği sonucunda Ülkemiz FRA 2020 raporuna göre 2015-2020 yılları arasında bir yeri sıfırdan yerine orman dışı alanlarda yapılan ağaçlandırma sıralamasında dünyada 4. sırada yer almıştır.

Ormanların korunması ve sürekliliğinin sağlanması sadece orman yangınları açısından değil, toplumun birçok ihtiyacına yanıt vermesi açısından da önemlidir.

Türkiye’de çıkan orman yangınlarına ait istatistiklerde orman yangınlarını çıkaran ana kaynağın insan olduğu ve orman yangınlarının çıkmasına engel olmak için her kesimden insan eğitimi zorunludur.

Yangın öncesi alınacak önlemler çok daha etkili, ekonomik, tehlikesiz ve başarılı olacaktır. Bunun yolu ise tüm ilgi gruplarının eğitimlerinin devamlı bir şekilde yürütülmesine bağlıdır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *