Saadet Partisi Beyşehir İlçe Başkanı Muhammed Ali Can Konuşmasında;
“Değerli basın mensupları, kıymetli hemşehrilerim,
Bugün burada, Beyşehir’imizin kalbi, bereket kaynağımız, Türkiye’nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü’nün göz göre göre yok oluşuna dikkat çekmek için toplandık.
Ne yazık ki Beyşehir Gölü kaderine terk edilmiştir! Su seviyesi alarm verici seviyelere düşürülmüş, gölümüz adeta yok oluşa sürüklenmektedir. Bu mesele yalnızca Beyşehir’in değil, tüm Türkiye’nin meselesidir. Ancak görüyoruz ki, iktidar temsilcileri ve sorumlu kurumlar derin bir sessizlik içinde, sadece seyretmekle yetiniyor.
Yanlış politikalar, siyasi ihmaller ve yıllardır süregelen ilgisizlik yüzünden gölümüz büyük bir bataklığa dönüşüyor . Gölü besleyen dereler kesildi, tarımsal sulamada plansızlık hâkim oldu . Herkes biliyor, ama kimse sorumluluk almıyor. Beyşehir gölü sahipsiz bırakıldı!
Bugün gelinen noktada gölümüzde neredeyse su kalmadı. Tarım bitme noktasına geldi, balıkçılık yok olma tehlikesiyle karşı karşıya, turizm can çekişiyor. İnsanlarımız geleceğe endişe ile bakar hale geldi .
Biz buradan haykırıyoruz: Beyşehir Gölü kaderine terk edilemez! Bu göl hepimizin ortak mirasıdır, geleceğimizdir. Yok olmasına izin vermeyeceğiz!
Buradan iktidarda bulunan yetkililere sesleniyorum:
• Derhal su analizlerini yapın.
• Gölü besleyen yer altı ve yüzey sularını koruyun.
• Buharlaşma kayıplarını azaltacak tedbirleri hayata geçirin.
• Erozyon kontrolünü sağlayın.
• Beyşehir Gölü için acil eylem planı hazırlayın.
Göl üzerinde söz sahibi çok sayıda kurum var. Buradan bu kurumlara soruyorum Su seviyesi ve kıyı kenar düzenlemesi konusunda yasal kurallar bulunmasına rağmen, kuş cenneti ve doğa harikası gölümüz neden bu halde? Beyşehir Gölü biterse, onlarca kuş türü biter, balıklar biter, Beyşehir biter!
Sözlerime son verirken Siz değerli basın mensuplarımızın önünde Sayın Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya da soruyorum:
• Gölün yasal su seviyesi kaç kez aşağı çekildi?
• Beyşehir gölümüz için bakanlığınızın ve sizin bir planı var mıdır? Yoksa Beyşehir gölü kaderine mi terk edilecektir?
Bizler biliyoruz ki Beyşehir Gölümüz ve Beyşehir’imiz bugün yalnızlığa terk edilmiş durumdadır. Ama bilinmelidir ki, gölümüzün yeniden eski canlılığına kavuşması için bu konuyu gündemimizden asla düşürmeyeceğiz. Gerek meclisteki milletvekillerimizle, gerekse il başkanımızla birlikte bu meselenin takipçisi olacağımıza söz veriyoruz.”