Konya
12 Mayıs, 2024, Pazar
  • DOLAR
    32.22
  • EURO
    34.93
  • ALTIN
    2444.4
  • BIST
    10218.58
  • BTC
    61093.322$

TOKUŞTURMAYA YİNE BAŞLADIK

12 Haziran 2021, Cumartesi 08:47

Bu yıl biter mi bitmez mi?

Bu işin sonunu görür müyüz? Göremez miyiz? Derken şükürler olsun hızla normalleşmeye doğru gidiyoruz.

Allah muhafaza bazı bilim adamlarının üstüne basa basa söyledikleri, korktukları ve dikkat çektikleri “Sonbaharda yeni pik olur” senaryosu gerçekleşmez ise, sanki 2022’ye normal girebilecek gibiyiz.

Biz böyle gidiyoruz da, dünyanın farklı ülkelerinde ki birileri hiç de rahat durmuyorlar ki.

Tam bugünkü yerel notlarıma nereden başlayayım diye göz atarken HABER MERKEZİ’ne SON DAKİKA haberi düştü;

“Araştırmacılara göre, Çin'in güneybatısındaki Yunnan eyaletindeki bir bölgede yapılan keşif, yarasaların insanlara corona virüs yayma potansiyellerinin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. 

Shandong Üniversitesi'nden Weifeng Shi ve meslektaşları, Mayıs 2019 ile Kasım 2020 ayları arasında ormanda yaşayan küçük yarasalardan örnekler topladı. Yarasaların ağızlarından sürüntü almanın yanı sıra idrar ve dışkıları test edildi.

Cell dergisinde yayınlanan raporda, "SARS-CoV-2 benzeri dört corona virüs de dahil olmak üzere farklı yarasa türlerinden toplam 24 yeni corona virüs genomu topladık" bilgisine yer verildi. Rapora göre, bu virüslerden biri genetik olarak mevcut pandemiye neden olan SARS-CoV-2 virüsüne çok benziyor.

2020 yılında haziran ayında Tayland'dan toplanan SARS-CoV-2 ile ilgili virüsle birlikte bu sonuçlar, virüslerin yarasa popülasyonlarında dolaşmaya devam ettiğini ve bazı bölgelerde yüksek bir frekansta ortaya çıkabileceğini açıkça gösterdi”

………..

Durun durun daha bitmiyordu ki.

Bir saat geçmedi bir haber daha ulusal gündeme haber diye düştü;

“Birleşik Krallık'ta yeni virüs alarmı:

2 kişide maymun çiçek virüsü tespit edildi”

………………

Hay Allah sizi ne yapsın ne diyeyim.

Bunun adı bilim mi?

Binin adı ilim mi?

Ne olursunuz biri çıksın bunlara bir dur desin.

Dünyayı yönettiklerini iddia eden ülkelerin liderleri, dünyanın gen haritasından tutunda, suyuna ekmeğine kadar her şeye para gözü ile bakıp Mars’ta yaşamaya hazırlanan gözü dönmüş vampirler insanlığı yok etmek için araştırma yapanlara bir DUR deyin.

…………

Yahu bu iş nereye gidiyor?.

Tamam bizler inançla insanlarız.

Amentüye inandık.

Ama bu bilmem bu nelerin oyuncağı olmakta vallahi ağırıma gidiyor. 

İÇİMİZDEKİ GİZLİ AŞI RETÇİLER (!)

Neyse biz yine küçük dünyamıza dönelim.

Sağlık Bakanı Koca’nın arka arkaya attığı twitler ile ülke olarak bu yılın sonunda Allah’ın izni ile zıkkım virüs ile önce kafa kafaya gelip sonra bu işi halledeceğimize inanmaya başladım.

Sayın Bakan Koca hafta başı hafta sonu uygulaması derken sürekli olarak yenilediği aşı takvimi ile artık herkesin aşılanacağını söylüyor.

Aşı işi çözüldü mü bu iş tamamdır diyenlerden idim.

Ne zamana kadar?.

İşin bu kadar kolay olmadığını kulaklarımla işitinceye kadar.

Bir; içimizde hiç tahmin edemeyeceğiniz çoğunlukta bir aşı karşıtlığı var.

Bunda da en büyük tehlike aşı karşıtlığı ya da “şimdilik aşı yaptırmayı düşünmüyorum” diyenler bunu kesinlikle yüksek sesle ve açıktan yapmıyorlar.

Eğer siz” Aşı olmadınız mı?”, “neden… neden?” diye üstelemezseniz bunun farkına varmıyorsunuz.

Ama biz lüzumsuzuz ya. Sohbetlerde konuyu gurcaladıkça bu aşıya olan endişe ortaya çıkıyor. Mesela bu sohbetlerin birinde çok akıllı, fikirli, eğitim hani birileri “aydın” diyor ya aydınlıksa aydın bir dostum aşı olmadığını söyleyince bende üstüne üstüne gidip “neden?” diye zorlayınca;

“Uğurcum bizimde inandığımız, bağlı olduğumuz bir hocamız var. Kendisinden bu konuda olur bekliyoruz” deyince dondum. Dondum ve konuyu ben başka söze geçirdim.

İki; eğitim camiasında öğretmenlerimizin öncelikle aşılanmasını ilk baştan bu yana savunanlardanım. Çünkü eğitim olmaz ise olmazlarımızdandı. Fabrikaları açtık, sanayileri açtık ama okulları kapattık. İlköğretim öncesi eğitiminden yüksek öğrenime kadar bu konuda en büyük hatayı yaptık. İki yıl boşa gitti çöpe gitti.

Bir neslin iki koca telafisi mümkün olmayan yılı yaşandı. Şimdi bu hocalarımız içinde de bekleyenler var.

Neyi bekliyorlar?

TÜRK aşısını.

Amerika’ya, Çin’e, Almanya’ya karşıyız ya.

Allah rızası için siz yapmayın benim canım hocalarım.

Sağlığın milliyetçiliğini şimdilik bir kenara bırakalım.

Haaa rahmetli Demirel’in dediği gibi “Türk aşısı varda biz mi yaptırmıyoruz?”

Bizim aşı çıkıncaya kadar beklemek, oyalanmak inanın doğru bir şey değil.

Çünkü sizler bu şehrin bu ülkenin en eğitimli, bilinçli ve çocuklarımız gençlerimiz için olmazsa olmazlarımızsınız.

…………

Tam da bu gazla gidiyorum ki, son bir haftada bir şey dikkatimi çekmeye başladı.

Hani eskiden dirsek teması ile selamlaşıyorduk.

Sonra yumruklarımızı tokuşturmaya başladık.

Ama birebir şahit olduğum için söylüyorum son bir haftadır resmen eski tokalaşma işi hortladı.

Durun durun bitmedi.

Vallahi iki üç gündür kafa tokuşturmada başladı.

Yahu biz birbirimize dokunmadan, temas etmeden selamlaşamaz mıyız?

Ya da vedalaşamaz mıyız?

Kabul ediyorum zaten bizim kendimize özgü olan hasletimiz, Dünya insanlarından bizi ayırıyor ama daha aşılama işi bitmedi.

Daha pandemi bitmedi.

Hiç inanmak kabul etmek istemiyorum ama ya bazı bilim adamlarının dediği gibi turizm sonrası yine iş patlarsa?

…………….

SON GÜNLERDE RECEP BAŞKANI YAZMAMAK

İÇİN KENDİMİ TUTUYORDUM AMMA !

Son günlerde Konya çiftçisi, Anadolu insanı SU diye yanıyordu ya. Yanmanın ötesinde tarihinde görülmemiş bir şekilde yanma işini eyleme dökmüştü ya.

O anlarda hep gözümün önüne Sayın Recep Konuk geliyordu.

Recep Başkanın 25 sene önce bana anlattıkları kulaklarımda çınlıyordu.

Çınlıyordu ama işin sonu siyasete dokunacağı için duymazdan gelmeye çalışıyordum.

Dün Recep Başkanın yine çiftçiye “can suyu” olma haberi geldi. 

2 ay önce 741 Milyon 455 Bin TL pancar parası ödeyen Konya Şeker tohum, gübre, ilaç ve bayram avanslarından sonra şimdi de 27,9 milyon mazot avansı veriyordu.

Tarla tarla gezen üreticinin içinde dertleri yakından takip eden Recep Konuk Başkan'a Rabbim verdikçe veriyordu.

Bu rakamları belki dedikoducular utanır diye yazıyorum.

Bunları fitneci düşmanlar için yazıyorum.

Bize dış güçlerin hainliğine gerek yok ki.

Bize kendi hainlerimiz yeter. Yeter de artardı bile.

Hani Şeker battıydı. Battı çıktıydı.

Yahu battı dediğimiz bu şirketin No On reklamları ulusal kanalların hepsinde şakır şakır dönerken üreticinin cebinde ve Konya ekonomisinde de verdiği nakitler geziyor.

…………

Su diye yanıyoruz ya.

Vallahi inanmayan varsa o yıllarda yazdığım yazılara yaptığım haberlere bakabilirsiniz.

Konya ovasında su problemiyle ilgili, susuzluğun gelecekte problem olmaması için çözüm yolları için verdiği demeçler arşivlerde duruyor.

Tam 25 sene önce bu konuyu seslendiren tedbir alınmaz ise Konya Ovasında su problemi olacak diyen tek kişi Sayın Başkan Recep Konuk idi.

…………….

“Dün dünde kaldı, bugün için yeni bir şeyler söylemek lazım” diyorsak da bizde şimdi bir kez daha diyoruz ki “kendi değerlerimize sahip çıkmayı bilelim yeter” derim.

İsterseniz sahip de çıkmayın.

Yeter ki paçadan çekiştirme işini bırakın yeter.

PİS HIRSIZA YAPILACAK BİR ŞEY YOK

Şehir insanı olarak imkanlarımız olan, toprağa bağlı olan insanlarımızın hızla betonlaşan şehir merkezinden özellikle yaz aylarında Hatıp’tan Sarayköy’e kadar kaçarlar.

İnsanlarımızın bu göçü Allah’tan korkmayan, kuldan utanmayan ve adına da “pis hırsız” dediğimiz kesim için bulunmaz bir fırsat oluyor.

İki üç gündür Gödene mahallesinden “pis hırsız şikayetleri” geliyor.

Buradaki aileler bir günlüğüne şehirdeki evlerine döndüler mi o gün giriyorlarmış.

Haa aldıkları da dahası çaldıkları da beş para etmeyen cinsten.

Ama olsun insanlarımızı huzursuz ediyor mu? Ediyor.

Polisin filanda yapacağı bir şey değil ki bu.

Polis, Türk polisi, Konya polisi terörün en üst alarmından trafiğine kadar, korona ile mücadeleye kadar seferber olmuş durumda.

Hele hele bu pandemi sürecinde polisimizi çok yorduk. Çok yıprattık.

Onun için özellikle bu bahçeli evlerde yaşayan, yaşamak isteyen insanlarımız bence kendi tedbirlerini kendileri almalılar derim.

Nasıl mı?

Öncelikle bahçelerimizde pis hırsızları tırsıtacak köpeklerimiz olmadı. Tel örgülerimiz duvarlarımız sağlam olmalı. Kamera alarm sistemlerimiz olmalı.

Evet hırsıza kilit dayanmaz ama biraz caydırıcı oluyor derim.

Sizlere iyi tatiller dilerim.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Öyle insanlar tanıdım ki, arpaya katsan at yemez, kepeğe katsan it yemez.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bayan sürücülere karşı biraz daha sabırlı olmayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorumlar

  • yorum avatar
    Ali DEMİRHAN
    13-06-2021 09:13

    Şu feto denen ilk okul mezunu fırıldağın peşine takılanların çoğu söz de okumuş diplomalı cahil ve hakiki yobaz o o gürühu cennete sokacak buna inanıp nerelerini öpüyorlar tek ortak noktaları okuyup araştırmamak saygı ile

  • yorum avatar
    KONYALI HASAN
    12-06-2021 13:00

    SAYIN ÖZTEKE, BİZE SU SU SU DİYEN YETKİLİLER, DURMADAN SU İSTEYEN ÇİM VE ÇİÇEK EKİYORLAR VE BUNLARI HOYRATÇA SULUYORLAR, NİYE KİMSE BUNLARA BİRŞEY DEMEZ. AZ SU İHTİYACI OLAN BİTKİLER NEDEN EKİLMEZ VE ÇOK SULAMA GEREKTİREN BİTKİLER EKİLİR. BU KULLANILAN SUYUN FATURALARINI KENDİLERİ ÖDESELER, EKERLER Mİ? ACABA VEYA KAÇ KİŞİNİN EVİNDE BUNLARI YAPABİLİYORLAR. MİLLETİN PARASINI BOŞA HARCIYORLAR. ÇOK GÜZEL OLMAŞ DEMEK UĞRUNA BENCE SU HEBA EDİLMEMELİ.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.