Konya
11 Mayıs, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.22
  • EURO
    34.93
  • ALTIN
    2444.4
  • BIST
    10218.58
  • BTC
    60860.990$

Şeb’i Arûs

11 Aralık 2020, Cuma 09:11

Allah’a hamd, Hz. Muhammed (s.a.v.)’e salât ederim.

Bu yıl Hz. Mevlânâ’nın “Şeb’i Arûs” olarak bilinen vefatının 747. Vuslat yıldönümü törenleri

07, 12, 15, 17 Aralık tarihlerinde yapılacaktır.

Hz. Mevlana irfan ve kültür dünyamızın önemli bir değeridir. Aralık ayı, Türkiye'de, özellikle de Konya'da "Mevlana Ayı"dır. Hakkında   anma programları yapılır. (Proğramlar; (Kültür, Edebiyat, Sanat),  ve sema törenleri icra edilir.

Şeb-i Arus törenleri, bu yıl Kovid-19 nedeniyle 4 gün ile sınırlandırıldı

Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin 747. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri (Şeb-i Arus), yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle 4 gün ile sınırlandırıldı.

17 Aralık 1273 Mevlana'nın vefat günüdür. Buna "Şeb-i Arus" denir; düğün gecesi, vuslat, kavuşma gecesi demektir. "Arus" kelimesini "aruz" şeklinde yazmak yanlıştır, ikincisi şiirde bir vezin ölçüsüdür.

            "Şeb-i Arus Mevlana'nın vuslata kavuştuğu gün"

"Şeb-i Arus"un anlamı; şeb kelimesinin gece, arus kelimesinin ise düğün anlamına  gelmektedir. "Şeb-i arus” tamlamasını Mevlana ölüm için kullanıyordu. Çoğu insan için korkutucu bir anlamı olan ölüm, Mevlana için düğün gecesi demekti. Çünkü tasavvufî anlayışına göre dünya gurbet ve sürgün yeri iken ölüm ise sürgünün bitmesi, vuslata ermek yani Allah'a kavuşmak anlamına geliyor. Kendisi de bir tasavvuf ehli olan Mevlana, ölüme bir gül bahçesine girer gibi girmiştir."

            Konya'daki anma törenlerine evvelce "Mevlana İhtifali" denirdi ve başlangıçta sadece konuşmalar yapılırdı. 1954'ten sonra sema ayini de icra edilmeye başlandı. Kitaplık salonundaki bu merasimlere ilgi artınca, kapalı spor salonunda icra edilir oldu, sayısı da her geçen yıl arttı.

Soğuk Aralık günlerini ısıtan törenlere akın akın insanlar koşup geldi. Basket potalarının altında, hiç de uygun olmayan bir ortamda yapılan ayinler nihayet müsait bir mekana kavuştu.

Mevlana Dergahı yakınında yüz bin metrekarelik bir alana Mevlana Kültür Merkezi yapıldı.

Merkezin bünyesinde sema ayinlerinin icra edildiği 2670 kişilik açık ve kapalı semahane, konferans ve sergi salonları, kütüphane bulunmaktadır. 2004'ten beri törenler burada yapılır.

Mevlana ihtifalleri zamanla "Şeb-i Arus" törenleri diye isimlendirildi. Son yıllarda ise "Vuslat Yıldönümü" diye anılıyor. 7-17 Aralık tarihlerinde bir hafta süren faaliyetler içinde konferans, panel, konser, sergi, Mesnevi Dersi gibi çeşitli kültürel çalışmalar yapılmaktadır.

Tabii en önemlisi gündüz ve akşam tekrarlanan sema programıdır.  

Bu yılki Konya programı şu linktedir: (vuslat.konyakultur.gov.tr/742. Vuslat_Toren_Programi.pdf)

ŞEKİL DEĞİL ÖZ

Bütün bu törenler, ayinler, anmalar kültürümüzü yaşatmak bakımından elbette önemlidir.

Daha da önemlisi, bu şekil unsurlarına takılıp kalmamak, onların arka planında anlatılmak istenile mevcut olan asıl manayı görmeye çalışmaktır. Ayrıca Hz. Mevlana ve benzerlerinin bu manaya ve öze dair mesajlarını kavramak ve hal edinmeye gayret etmektir.(1)

Konya Mevlevihane’si, Kubbe-i Hadra (veya hazret) [Yeşil kubbe] diye anılan türbe, tarikatın merkezi ve kutsal makamı olarak benimsendi, saygı ve sevgi gördü.

Mevlevî Sema Âyini ve Özellikleri:

Mevlevî âyinlerinin belli bir âdâb ve erkâna tâbi olarak yapılması XV. yüzyılda Sultan Veled‟in torunu Emîr Âlim Çelebi‟nin oğlu Pîr Âdil Çelebi dönemine rastlar.   “Mevlevîlikte sema âyini esastır ve diğer tarikatlarda olduğu gibi sembolik anlamları da mahfuzdur. “Buna göre Mevlevî âyini kıyamet gününü tasvir eder. Mevlevî dervişinin başındaki sikke mezar taşı, tennure ise kefeni, sırtındaki hırkası da kabridir. Kâinatı temsil eden semâhânenin sağ tarafı görünen maddi âlem (nâsût âlemi), sol tarafı ise görünmeyen mânâ âlemidir (gayb, melekût âlemi). Ney; insan-ı kâmili, neyin üfürülmesi ölümden sonra sûr sesiyle dirilmeyi anlatır. Kudümün ilk vuruşu Allah’ın “kün‟(ol) emrinin ifadesi olup (…) sûru işitince kabirden kalkmayı (haşr) temsil eder.”

Sema’da maksat, Mevlevî müridinin vecd içinde kendisinden geçmesi ve Allah ile  hemhal olmasıdır. Tasavvuf, Arapça sûf‟tan gelen bir kavram olup, “Sofulaşma, gönlünü Allah sevgisiyle bağlama”  demektir. Burada gönlün Allah’a bağlanmasıyla, varlık âleminden uzaklaşılarak yokluk âleminde Allah ile bir olunması anlatılmak istenir. Yokluk âlemi ise sadece Allah sevgisinin bulunduğu âlemdir ve burada sevgili ile bir olmak fenafillâha ulaşmak demektir. Mevlevîlikte bin bir gece çile çekilmesi –riyazât- şartı da işte bunun için vardır. Nefsin fazlalıklarından uzaklaşarak semaya vuslat gecesine hazırlanılır. Bu şartı tamamlayan müride tekke kıyafeti giydirilir ve tekkede bir oda tahsis edilir.

Konya’da XIII. asırda kurulmasına rağmen şöhretini XVI-XVII. asırlarda arttıran Mevlevîlik; : “Aşk, cezbe, sema ve musiki üzerine kurulu” bir tasavvufi gelenektir. “Arapça işitmek, gök-gökyüzü anlamlarına gelen “Sema”, genelde müzikle coşup, ritmik yahut rast gele hareketlerde bulunmak, dönmek ve oynamak olarak algılanır. Istılahî manası kapsamlıdır.

Dipnot:

(1) MEHMET DEMİRCİ[email protected],

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.