Konya
14 Mayıs, 2024, Salı
  • DOLAR
    32.24
  • EURO
    34.85
  • ALTIN
    2424.0
  • BIST
    10067.82
  • BTC
    62823.05$

Osman oğlu Hasan 1915, Ahmet oğlu Mehmet 1915, Mehmet oğlu Ahmet 1914…

24 Mart 2021, Çarşamba 08:58

Anasına, babasına, eşine, evladına, sevdiklerine meftun olup da sırf vatan savunması için cepheye giden, dağlara taşlara sığmayan on binlerce isim vardı, Çanakkale’de…

Yedi düvelin diş bileyip üstümüze geldiği Birinci Dünya Savaşı’nın en kanlı cephelerinden biridir Çanakkale.

Özgür olalım rüyasının en acılı tezahürüdür Çanakkale.

“Düşmanın geldiği gibi gittiği” yerdir Çanakkale.

Şehit olanların, “Vatanımıza, bayrağımıza namahrem eli değimesin; bizden sonrakiler rahat etsin; namusumuza halel gelmesin!” fedakârlığını yaptığı yerdir Çanakkale.

Allah hepsinden razı olsun ki biz topraklarımızda düşman askeri görmeden yaşadık, yaşıyoruz…

Benim de askerliğimin son durağıdır Çanakkale. Kimine ilginç, belki de inanması zor gelecek ama bir anımı paylaşmak isterim.

14 Mart sabahı içtima alanından İlker Astsubay ile yağmur eşliğinde tabur karargâh binasına giderken burnumun direğini sızlatan cinsten bir koku sarmıştı etrafı. Kesif bir kan kokusunu iliklerime kadar hissetmiştim. İlker Astsubay’a dönerek “Komutanım bir koku var etrafta ama anlam vermekte zorlanıyorum” dediğimde tek cümle ile dedi ki “ Dört gün boyunca(14-18 Mart arası) edeple solu havayı!..” Dört gün boyunca gerçekten sabah akşam bu koku gelmekte ve tüylerim adeta ürkmüş bir kedi gibi diken diken olmaktaydı. İlker Astsubay tam terhis olacağımda “Burası Gelibolu, kan burada nehir gibi akmış vaktinde, aldığımız koku sanırım ki ecdadın kokusudur!” dediğinde olduğum yerde kalakaldım. Çünkü bu his, çocukluğumda okuduğum o destanın kelimelerle değil bizzat ruhumda hissettiğim adeta somutlaşmış haliydi…

Vatan sevgisi, hep sizin verdikleriniz ve fedakârlıklarınızın toplamıdır. Bu toplamlar, Mahkeme-i Kübrâ kurulduğunda sahiplerini hiçbir sorgu ve sual ettirilmeden Efendimiz (SAV)’in sancağının altında güle oynaya göreceğimiz insanlara aittir.

Hepsine ayrı ayrı minnetimizi şu an gösterebilmemizin en iyi yolu, dış etkiler ne olursa olsun, pandemi olsun, sağlık olsun, her ne olursa olsun vatan toprağı için verilen çabalar ve insanlığımızdan, inançlarımızdan ayrılmamak olmalıdır.

Ateş, altının içindeki cürufları temizler; dert ve bela da insanlığın içindeki cürufları ortaya çıkartır, temiz olanları ise gün gibi aydınlatır…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.