Deccal Geldi

Kuraklık alarmının en üst seviyeye çıktığı Konya'da son bir haftada yağan kar ve yağmur bereketin sembolü oldu. Birçok köy ve ilçede kar etkili oldu. Sosyal medya da görünce fotoğraflarını dua ediyorum. Dün de Konya merkez için yağan yağmur evimde otururken bile beni mutlu etmeye yeterken, tarlasında ürünü bulunan çiftçiyi de oldukça sevindirmiştir.

İklim değişikliği söylemleri ile başlayan kurak mevsimler, sadece Türkiye'yi değil, dünyayı etkilemiş durumda. Avusturalya, yanıyor. Suudi Arabistan'ı sel götürüyor. ABD karla mücadele ediyor. Türkiye kuraklıkla kavruluyor.

Aslında dünyanın sonu yaklaşıyor. Kıyamet alemetlerinden olan bütün şeyleri görüyoruz. Son dönemde deccal gelecek demişlerdi onu da gördük. Benim için deccal günümüz teknolojisi hepimizin elinde olan cep telefonları.

Tek gözlü, herkesi peşinden koşturan kimileri tarafından hiç benimsenmeyen bu teknoloji toplumu, kültürü, ahlakı ve en önemlisi inancı yok ediyor. Bundan sonra ne olabilir diye kendi kendime sorduğumda aklıma tek bir şey geliyor.

Uzaylılar geliyor. Onunda alt yapısını hazırlıyorlar şimdiden. Hepsini üst üste koyduğumuzda yaşanacak kıyamete ne kadar hazırız? Kendi kendinizi sorguladığınız oldu mu? Ya yarın sabah kıyamet koparsa ölür giderseniz. Sanki kendim için ölümsüzlüğü keşfettim. Ölürsek diye düşündünüz mü?

Kimin inancı kime göre doğru, sorgulamaya başlandığı bir dönemin sonunda yaşanacak kıyamet alametlerinin hepsini yavaş yavaş gören ve gördükçe de benimseyen biz toplumlar firavun kavmi gibi helak olmayı mı bekliyoruz.

Yada helak olan başka kavimler mi olalım. At kavmi gibi, bizim kavmin adı ne olur? Bir isim bulursak helak olduğumuzu geride kalanlara nasıl bir isimle bırakabiliriz ki?

Onun için oruç tutun, namaz kılın, hacca gidin, çocuklarınızın geleceğini kurtarın, lüks evlerde oturun, araçlarınız lüks olsun. Kefenin de cebi var ya, hepsi sığar. Beraberiniz de götürürsünüz.

Deccala dikkat edin.