ARTIK HİÇ BİRŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAZ…

Bugün hiç anlamadığım şu ekonomik gelişmeler ile ilgili olarak şahsi kanaatimi paylaşmak istiyorum. Ancak buraya gelmeden önce sizlerden gelen birkaç önemli konuyu köşemize taşıyalım.

MEHMET BEYİN RİCASI

Okurumuz Mehmek A… in RİCA başlıklı nota şöyle;

“Selamünaleyküm Uğur abi;

Uğur Başkan uçuyor mu bilmem ama, çocukların kazanmış olduğu şivlilikler hala gelmedi.

Öve öve bitiremeyip uçuşa getirdiğinize göre. Ara sıra görüşüyorsunuz dur herhalde.

Kulağına fısıldayıverseniz de, şu şivlilikleri takip etse.

Çocuklar beklemekten usandı.”

…………

Evet bazı evlere ulaşmamış paketler vardır.

Ama benim kulağıma yapılan fısıldamalardan bildiğim PTT görevlileri o karda buzda insanı donduran soğuklarda gece yarılarına kadar süren mesailerinde bunları yetiştirmeye çalışıyorlardı.

Belli bir süre sonra hala gelmez ise biz de tek tek durumu Başkanın ekibine ulaştırırız.

KONYA’NIN SORUNLARI

Yaşamayan bilmez.

Çekmeyen bilmez.

İşte bir gönül dostu sıkı bir okurumuz yaşadığı acı ile birlikte çektiği sıkıntıları çok net ifade etmiş.

Belki mevcut yasalar şu anki uygulamalardır.

Ama sonuçta yasalar da gökten inmiyor ya.

Özellikle bu alanda yerel siyasetçilerimizin girişimleri ile bu konu acılı insanlara yaşarken yeni üzüntüler yaşatılmaz diye düşünüyorum.

Ve okurumuzun yazdıklarını yetkililere iletiyoruz; 

“Sayın Uğur Bey,

Öncelikle Konya’mızın sorunlarına olan hassasiyetiniz ve çözümlerine katkılarda bulunan duyarlı ve nadir gazeteciliğiniz için teşekkür eder, selam ve hürmetlerimi iletirim.

Uğur bey sizlere Konya’mızda halen cenaze defin işlemlerinde yer sıkıntısı çekilen mezarlıklarımız ile ilgili bir sorundan bahsedeceğim.

7/Şubat/ 2022 tarihinde ağabeyim vefat etti. Defin için tüm akraba ve büyüklerimizin bulunduğu, Üçler kabristanına defin etmek için müracaat ettik. Malumunuz üzere cenaze defin işlemine kapalı olduğu için yakınlarımızın üzerine defin etmek istedik.

Defin işlemi ile yetkili kişiye cenazemizi babamızın halası üzerine defnedelim yaklaşık 90 yıllık bir kabir dedik “olamaz onun çocukları imza atması gerekir”…

Ama onun çocuğu yok (Bila velet) olsun olamaz cevabını aldık.

Baba annemizin üzerine defnedelim onun mezarı da yaklaşık 64 yıllık dedik olur ama onun çocukları imza atması gerekir cevabı aldık. Kişinin tüm çocukları hayatta değil dedik o zaman oraya da defin işlemi yapamazsınız dedi.

Uğur Bey buradaki mantık Üçler mezarlığındaki kabirler üzerine defin yaparak hiç değilse yer talebini azaltmak mı, yoksa yakınları yok diyerek define müsaade etmeyerek bu hali ile kalması mı düşünülmektedir?

Kişilerin Merkezi Nüfus İdaresi (MERNİS) bilgilerinden yakınlığı tespit edilerek ailelerden onay alınarak defin işlemleri yapılsa uygun olmaz mı?

Bu konuda büyükşehir belediye yetkililerinin konuya çözüm getirmeleri gerekmez mi?

Uğur bey bu hususları yetkililere iletmenizin birçok Konyalı kardeşlerimizin sorunlarına çözüm olacağını düşünerek bu konu ile ilgilenmenizi istirham eder, çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim. Selam ve hürmetlerimle Allaha emanet olun.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                    Saygılarımla”

…………………

KOSKİ’DEKİ İNCE DÜŞÜNCE

Nerede hangi konumda olurlarsa olsunlar biz birlikte yemek yiyip yolculuk ettiğimiz hiçbir insana yamuk yapmayız.

Yapılan yamukluklara belli bir süre sabreder gerektiği zaman da sadece üstlerini çizeriz.

İşte bir dönem spor çatısı altında birlikte olduğumuz iş adamı spor adamı Zeki Çimen abimizde bu büyüklerimizdendir.

Zeki abimiz ile geçen gün bazı konuları değerlendirirken laf döndü dolaştı KOSKİ’ye geldi.

Zeki abi bu konuyu anlattı.

KOSKİ personeli kendilerine gerekçesi ne olursa olsun gelen insanların durumlarına göre yani çocukları ile gelen ailelere işlemleri yapılırken onları mutlu etme adına küçük küçük hediyeler sunuyorlarmış.

Yani bir memur gişede işlem yaparken müracaatta bulunan annenin yanındaki çocuğuna da çocuğu sevindirecek bir şeyler veriyormuş.

Zeki abi bu durumu uzaktan izlemiş izlemiş.

Sıra kendisine gelince bu ne diye sormuş.

Memur arkadaş durumu özetlemiş.

Zeki abi bu.

Durur mu? Meraklı. Sormuş;

“Bunların parasını kim veriyor? Birileri mi gönderiyor?” diye sormuş.

Hayır bunu kimse vermiyormuş.

KOSKİ personeli kendi ardalarında topladıkları paralarla miniklerin gönlünü böyle alıyorlarmış.

Gerçekten duygusal ve çok güzel hareketler bunlar.

Tüm resmi kurumlarımıza örnek olabilecek bir düşünce.

BÜYÜKŞEHİR HASTANESİNİN DUYARLILIĞI

Dünkü yazımıza sabah gelen yorumlardan ve dönüşlerden birisi de Büyükşehir Hastanesi Basın biriminden idi.

Telefondaki son derece kibar arkadaş durumu özetledi.

Bizde bu parkın ücretli olmasının hastaneden faydalanmak isteyen hasta ve yakınlarının park sorununun çözülmesi için olduğunu biliyorduk.

Ama bilmediğimiz ve bize durumu izah eden okurumuzun da bilmediğini sandığım konu parktan bilet alındığı zaman bunun içeride ödenecek olan ücretten düşüldüğü konusu idi.

Yani arada fiş de kesilmemiş olabilir.

İnsanlık halidir bu.

Ama biz otoparka girip fişimizi istersek bunun ücretten düşülebileceğini de dün öğrenmiş olduk.

Bugün ise tüm okurlarımız bu durumdan haberdar almış oldu.

HERKES FİYATLARI KONUŞUYOR

60 Yaşında bir insan olarak yokluktan, bolluğu yaşamış bir basın mensubu olarak üç dört gündür herkesin ama herkesin bizim evdekilerin bile bin bir umutla bekledikleri fiyatlarda ki düşüş sohbetlerine içim acıyor.

Evet Sayın Cumhurbaşkanımızın inanarak ısrarla fiyatların inmesi için yaptığı çabayı saygıyla karşılıyorum.

Yalnız biri yüzde 7 şunu indirsek. Yüzde 17 de bunu indirsek sadece şunu izah edebilir mi?

30 liralık peynir olmuş 60 TL

Şimdi yasal zorunluluk ile birkaç ay raflarda peynir 56 lira olacak.

Peki sizce peynirin fiyatı inmiş mi oluyor?

Elektrik, doğalgaz faturalarına geriye dönüp bir bakar mısınız?

Hani üç beş TL lik zamlara alıştık.

Küresel enerji sorunu ile bunları göğüsleyelim.

Ama yüzde bilmem kaç yüz ile katlamalı zamları inanın bu millet kaldıramaz.

Yaaa benzin mazot işine ne demeli?

Hepimizin arabası oldu diye uçuyorduk.

Kredilerle alınmış sıfır arabalarla refah seviyesinde Avrupa’yı geçiyorduk.

Bankalar araba alımları için insanları körüklüyor özünde ciğerlerimiz sökülüyordu.

Bir evin önünde iki üç araba duruyordu.

Arabanız vardır ki vardır.

Deponuz son beş ayda kaç kat artışla dolabiliyor?

Sizce bu artış normal mi?

Evet biliyorum. Ve de inanıyorum.

AK parti cenahında sadece Sayın Cumhurbaşkanımızı ayırt ediyorum.

Cumhurbaşkanımızda milletin kendisine inanan milyonların bu sessiz isyanını hissediyor.

Ya diğerleri?

Onların vallahi de umarlarında değil.

Çünkü yüzde 95 i için lay lay lom.

60 yılda bildiğim gördüğüm ve inandığım tek bir şey var.

Yükselen hiçbir fiyat aşağıya inmedi. İnmez de.

Haaa zaman zaman yapılan indirimler olmuş mudur?

Evet olmuştur.

Ama neye göre indirim?

İndirimdeki sır soru da budur işte.  

…………

En basitinden düşünün.

Lüks mağazalar belli dönemlerde ŞOK İNDİRİMLER yaparlar değil mi?

Bu şok indirimler neye göre indirilmiştir?

Bilmem anlatabildim mi?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kimse kimseyi kaybetmez. Giden başkasını bulur. Kalan kendisini.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bankamatikler önündeki sıralarda önümüzdeki şahısların ensesine kadar sokulup nefesimizi hissettirmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.