Konya
11 Mayıs, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.22
  • EURO
    34.93
  • ALTIN
    2444.4
  • BIST
    10218.58
  • BTC
    60578.026$

Âdem, Benî Âdem, Âdem Oğulları ?(6)

23 Şubat 2017, Perşembe 07:26

Allah’a hamd, Hz. Muhammed (sav)’e salât ederim.

               İnsan,   en güzel biçimde yaratılmış, akılla donatılmış olup, en şerefli varlık durumundadır. Bu şerefi nedeniyledir ki, kâinattaki her şey onun için, onun hizmetine ve emrine verilmek üzere var edilmiştir.

Yere göğe sığmayan Allah’ı gönlüne konuk edebilecek kadar şerefli kılınan varlık...

En güzel biçimde yaratılan ve yeryüzünün yönetim yetkisi kendisine verilen sidre’tül münteha yolcusu...

Seni anlatmak ne mümkün...

Sen Allah’ın seni anlattığı gibisin:

“ Andolsun biz insanoğluna şan, şeref ve nimetler verdik; onları karada ve denizde taşıdık, kendilerine güzel güzel rızıklar verdik ve onları yarattıklarımızın çoğundan üstün kıldık.”(1)

Tefsir:

 "Şan, şeref ve nimetler" diye çevirdiğimiz kerem kavramı, İslâmî literatürde hem Allah'ın insanlara şeref, soyluluk, üstünlük gibi manevî meziyetler bahşetmesini hem de mal-mülk vermesini ifade eder. Böylece âyet İnsanı dünyada Allah'ın lütfuna en çok mazhar olmuş, en seçkin, en değerli varlık olarak göstermektedir. Tefsirlerde insana seçkinlik kazandıran özellikler akıl, zekâ, temyiz, düşünme, yazma gibi melekelerden başlayarak çeşitli psikolojik ve fizyolojik özelliklere, estetik zevklere, ahlâkî yatkınlıklara, canlı ve cansız varlıklar üzerinde tasarruf yetkisine, ekonomik faaliyetlerde bulunma özelliğine, şehirler ve uygarlıklar kurma kabiliyetine kadar birçok meziyete sahip olmasıyla açıklanmaktadır.

Eski tefsirlerde insan mı melek mi daha üstün diye bir tartışmaya girilmişse de (2)  İbn Âşûr'un belirttiği gibi(3)  burada böyle bir mukayese söz konusu olmayıp insanın bazı varlıktan çeşitli şekillerde kendi hizmetinde kullanması, onlardan yararlanması kastedilmiştir.

Fahreddin er-Râzî, dönemindeki felsefe ve psikoloji birikiminden de yararlanarak insanın asıl şerefini ve diğer yaratılmışlar karşısındaki üstünlüğünü, "eşyanın gerçeklerini aslına uygun olarak kavrama yeteneği olan akıl gücü"yle açıklar. Çünkü "Mârifetullahın aydınlığı akla doğar; akıl yeteneği, madde ve mâna (halk ve emir) âleminin sırlarına ulaşan, sahip olduğu bilgi sayesinde Allah'ın ruhlar ve cisimler âleminde yarattığı varlık türlerini kuşatan güçtür... Böyle olunca insan varlığı, bu âlemdeki bütün varlıkların en değerlisidir... (4) 

Burada özellikle insanın taşıma araçları kullanmasına dikkat çekilmiştir. İnsanın hayvanları bu maksatla değerlendirmesi yanında, ayrıca bunun İçin gemi vb. araçlar yapması anlamlıdır. Çünkü başka hiçbir varlıkta böyle özellikler yoktur. "Bütün bunlar, dünyamızda insanoğlunun, kendisine uyulup itaat edilen mutlak başkan ve yönetici, diğer varlıkların da onun buyruğu altındaki tabileri olduğunu gösterir"(5) 

Kur'an genellikle insanların hemen her gün yaşadıkları ya da çevrelerinde sürüp gittiği için farkına varamadıkları, fakat aslında son derece anlamlı olayların ibret verici yönlerine dikkat çekerek burada tecelli eden ilâhî güç ve hikmetin açık seçik kanıtlarını görmelerini ister. İnsanların taşıma araçları kullanarak ticaret vb konulardaki amaçlarını daha kolay ve verimli bir şekilde gerçekleştirmeleri Allah'ın bir lütfudur. Allah'ın "değerli kıldığı" insanoğlunun, bugün taşımacılıkta, uzayın derinliklerine kadar uzanan ulaşım ve iletişim araçları icat edip kullanmada geldiği nokta, Kur'ân-ı Kerîm'in neden özellikle bu konuyu anılmaya ve ibret alınmaya değer gördüğünü de açıklamaktadır. Ayette bunun hemen ardından "kendilerine güzel güzel rızıklar verdik" buyurulmaktadır. Rızık, insanın yararlandığı her türlü imkânı kuşatan geniş kapsamlı bir kavramdır. "Güzel güzel rızıklar"dan maksat, hem helâl hem de hoşa giden rızıklardır. Burada insanın, ihtiyaç duyduğu şeylerin helâlini araması yanında sağlık yönünden daha kaliteli, daha temiz, estetik yönden daha güzel olmasına özen göstermesi gerektiğine de işaret vardır. (6) 

Dipnotlar:

(1) İsra 17/70 Kuran Yolu 3/503-

(2)  bk. Râzî, XXI, 16 -Kuran Yolu 3/504

(3)    XV. 166 -Kuran Yolu 3/504

(4)    XXI, 12 -Kuran Yolu 3/504

(5)    Râzî, XXI, 15 -Kuran Yolu 3/504

(6)    Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, Kur’an Yolu: III/503-504

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.