Ali Rıza TABAN

2021 yılı siyasi açısından sürprizlere açık bir yıl.

Sürprizden kasdımız daha çok erken genel seçimle ilgili.Bu arada başka sürprizler de olabilir.. Yeni ittifaklar ve hatta iltihaklar gibi.. Adı fazla öne çıkmayan siyasi bir partiye farklı partilerden milletvekillerinin istifa etmesi ya da ettirilmesi ile grup kurdurulması gibi.

Esas önemli olan soru şu:

2021 yılında erken genel seçim sürprizi ile karşılaşabilir miyiz?

Olabilir..!

Olması halinde  buna şaşırmamak lazım.

Ama ihtiyatlı düşünmekte de fayda var.. 2021 yılında yapılacak bir erken genel seçim özellikle iktidar açısından erken olabilir. Muhtemelen iktidar kanadı 2020’de daha çok pandemiden kaynaklanan, ekonomik ve sosyal yaraları sarıp sarmaladıktan sonra seçimleri gündemine almayı düşünecektir.

Peki 2021’de erken seçim ihtimali hiç yok mu?

Düşük bir ihtimal de olsa elbette var.

Son günlerde partiler arasında hız kazanan trafik o düşük ihtimale az da olsa güç kazandırmış gibi görünüyor.

Bize göre ise söz konusu trafik daha çok partiler arasında siyasi safların yer değiştirmesine yönelik. Bunun gerçekleşmesi halinde bir taraf taze güç kazanırken öteki taraf güç kaybına uğrayacak. Daha açığını söyleyelim.. Cumhur ittifakı güçlenirken, Millet ittifa güç kaybetmiş olacak.

Kesin olan şu ki, 2023 yılından önce bir seçim göreceğiz.

Ve.. Hangi tarihte ne zaman yapılırsa yapılsın seçimlerin kaderini küçük partiler diyebileceğimiz, partiler belirleyecek.( Anketlere göre yüzde 10’luk barajı geçemeyen ve yüzde 3’ün de üstüne çıkamayan partiler)

Ali Babacan’ın, Deva Partisi.

Ahmet Davutoğlu’nun, Gelecek Partisi.

Temel Karamollaoğlu’nun, Saadet Partisi.

Yukarıda adları geçen partilerin 2021 yılının ilk haftasında yapılan kamuoyu araştırmalarının sonuçlarına bakıldığında, seçimlerde sonucu belirleyecek partiler olduğu söylenebilir. Bu partilere Demokrat Parti ile Yeniden Refah Partisinin, geçmişte Büyük Birlik Partisi örneğinde olduğu gibi bir kaç milletvekili karşılığında eklemlenmesi ile sözünü ettiğimiz ihtimal daha da güç kazanacak. Tabi bütün bunlar son günlerdeki siyasi gelişmeler üzerine kurulan varsayımlar. İleriki zamanlarda farklı sürprizlerin olabileceği ihtimalini de gözden uzak tutmamak lazım.

2021 yılının ilk haftasında yapılan kamuoyu araştırmasının sonuçlarına bakalım.

Yüzde 17 oranındaki kararsızlar dağılmadan siyasi ligin alt sıralarında yer alan partilerin aldıkları oy yüzdesi şu şekilde.

Deva Partisi, 2.6.

Gelecek Partisi, 0.8.

Saadet Partisi, 0.4.

Kararsızlar dağıtıldığında da şu sonuçlar çıkıyor ortaya.

Deva Partisi, 3.6.

Gelecek Partisi, 1.3.

Saadet Partisi, 0.6.

Bu üç partinin toplam oyu yüzde, 5.5. olarak görünüyor geçen hafta yapılan kamuouyu araştırmasında.

Sözünü ettiğimiz kamuoyu araştırmasına dahil edilmeyen Demokrat Parti, BBP, Yeniden Refah Partisi ve Doğu Perincek’in 50-100 bin arasında oyu olan Vatan Partisinin toplamda yüzde 1.5 civarında oya sahip olduğu düşünüldüğünde de yüzde 7’lik önemli bir oy bloku ortaya çıkıyor. İşte bizim yapılacak ilk  seçimlerde seçimlerin kaderini, “küçük partiler belirleyecek” dememizin sebebi bu.. Bu tarafı yanına çeken seçimi alır.. Tabi yineleyelim: Mevcut şartlara göre.. Yani halihazırdaki duruma göre.. Başka bir şey daha: Küçük partilerden kasdımız, bu partilerin oy yüzdeleriyle ilgili.. Bu ifadelerimizin partilerin hükmi şahsiyetleriyle zerre miktar ilgisinin olmadığını özellikle belirtmek istiyorum.

Yeri gelmişken yazalım.

Ali Babacan’ın Deva Partisi kurulduğu  ilk günden beri çeyrek tık, çeyrek tık yükselişte.

Önceki gün kamuoyu ile isimleri paylaşılan Deva Partisinin Başkanlık Divanı’nda, bir dönem ülkücü gençlerin abileri arasında yer olan ve Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı başta olmak üzere çok sayıda aynı kökenden doğan derneklerin başkanlığını ve yöneticiliğini yapan Ramiz Ongun Genel Başkan başdanışmanlığı görevine getirildi.. Ramiz Ongun, ülkücü ve MHP camiasında  ağırlığı ve saygınlığı olan bir isim.. Kendisini bu göreve Ali Babacan’ın, eski Cumhurbaşkanı Abdululah Gül’ün önerisi ile monte ettiği konuşuluyor. Ongun, Adana-Kozanlılı.. Deva Partisine bir getirisi olabilir. Ne de olsa karşılığı olan bir isim..

Deva Partisi temkinli yürüyor.. Attığı siyasi adımlar sanki daha ölçülü gibi.

Deva Partisi gibi yeni kurulan Gelecek Partisine baktğımızda ise aynı temkin ve dikkati gördüğümüz söylenemez. Ahmet Davutoğlu bazen öyle şaşırtıcı beyanlarda bulunuyor ki, ne yapmaya çalıştığını anlamakta zorlanıyor insan..Çoğu zaman asabi ve hırçın. Dinlediğinizde, sözlerine baktığınızda Davutoğlu’nun rövanş için en riskli davranışlar içinde yer alabileceğini görüyorsunuz. Örnek mi?  Son bir tanesini verelim: Davutoğlu’nun, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin atanan rektörü boykot eylemi üzerine söylediği sözlere bakın. Şayet yerde yangın varsa söndürmeye gidilir, yangını büyütmeye değil.Sorumluluk bunu gerektirir.. Ahmet hoca geride bıraktığımız günlerde partisinin halktan gördüğü ilgili değerlendirirken,“Dip dalga Gelecek Partisi diyor. Biz ilk seçimleri kazanarak iktidar olacağız” dedi.. Davutoğlu aklına her geleni kolayca söyleyen siyasetçi  izlenimi veriyor.Hoca, popülaritesini ve halkın kendisine açtığı krediye fazla güvenmemeli.. O, bir anda bitiverir.

Dönelim başa.

“ Önümüzdeki aylarda partiler arasında yeni ittifaklar hatta iltihaklar olabilir” demiştik.

Yine “Adı sanı fazla duyulmayan bir partiye başka partilerden milletvekillerinin istifa etmesi ya da istifa ettirilmeleri suretiyle grup kurdurulabilir” demiştik. O Parti Demokrat Partidir. Demokrat Parti, siyasette yeni ve etkin bir misyon kazanmaya çalışıyor.. Geçmişte Mehmet Ağar’ın kurduğu, günümüzde de genel başkanlığını Gültekin Uysal’ın yaptığı Demokrat Parti sürprizlere açık bir şekilde siyasette yol alıyor.

Öte yandan Ak Parti ile Demokrat Parti arasında da siyasi flört havası esmeye başladı.

2021’de erken seçim olur mu, bunu bilmek mümkün değil. Fakat 2021’in siyasi sürprizlere en açık bir yıl olacağı rahatlıkla söylenebilir.