ZAMANIN AKIŞINA BIRAKMAK

Herkes bütçesi ve yaşantısı ölçüsünden daha fazlasını ister, daha fazlasına yönelir. Bu yüzden, zengini de mutsuz, fakiri de mutsuz. Ama hayat bu, her şey istediğiniz gibi gitmez. Belki isteğiniz çok büyüktür belki de küçüktür ama çoğu zaman sonu hüsranla bitebilir, hayal kırıklığı ile sonuçlanarak mutsuz edebilir.

Bu hayal kırıklığı ve mutsuzluğun olmaması için yapılması, uyulması gereken kurallar edinmeniz gerekir.

Şunu sakın unutmayın! Hayat her şeyi kontrol etme gücünü kimseye vermez. Her şeyi kontrol edemeyeceğinizi, bazı şeylerin sizin inisiyatifiniz dışında gelişebileceğini göz ardı etmeyin. Bunlar sizin elinizde olmayan, değiştiremeyeceğiniz şeyler olduğu için bunları takıntı haline de getirmeyin. Siz sadece değiştirebileceğiniz şeyleri düşünün ve onları değiştirmeye yoğunlaşın ki, farklı yöntemler keşfederek başarıya ulaşın. Bu yüzden, her şeyi kontrol etme düşüncesinden uzaklaşın. Çünkü bazı şeyler sizin kontrolünüz dışında gelişir ve bunu kontrol etmeye veya engellemeye gücünüz yetmez. Enerjinizi kaybedeceğinize, elinizden gelmeyen, değiştiremeyeceğiniz bazı şeyleri olayın ve zamanın akışına bırakın, taşların yerine oturması için sabredin.

Hayatın kaçınılmaz kuralları vardır. Kendinizi ne kadar mükemmel olarak tasvir ederseniz edin, karşınıza hayatın bir engeli çıkacak ve size problem oluşturacak, siz de bu problemi yaşayarak mükemmel olmadığınızı göreceksiniz. Bundan kaçamazsınız. Zamanınızı sahip olduğunuz güzelliklere odaklanarak geçirin ki, aksi halde sahip olduğunuz güzellikleri unutup daha nelerin iyi olabileceğini düşünerek yaşar, onları elde etmekteki yetersizliklere odaklanırsanız, zamanla tek sahip olduğunuz şeylerin o eksikliklerin olduğunu görecek, sahip olduklarınızın mutluluğunu da yaşayamayacaksınız.

Yetinmeyi bilin. Her zaman sizin yaşadığınız hayattan daha iyi veya daha kötü hayatlara sahip olan insanlar vardır. Asla kendinizi sizin yaşantınızdan daha iyi olanlarla kıyaslamayın, kendinizi küçümsemeyin ve eziklik yaşamayın. Hayatları sizin hayatınızdan daha kötü olanları de görüp kibire kapılmayın. Bu da, sizin, hayatın gerçeklerini görmezden gelmenize neden olacak ve yardım duygusunun vereceği mutluluktan uzaklaştıracaktır. 

An’ınızdan mutlu olmayı, hayatın tam da sizin istediğiniz noktada olduğunu düşünün. Ne olduğu, ne olması gerektiği, ne olacağı konusunda kafa yormayı bırakın, an’da kalın, an’ın mutluluğunu yaşayın.

Güven ve kendinize inanmayı elden bırakmayın. Çünkü geçmişte kendinize inanarak ve güvenerek başardıklarınız vardır. Kendinize inanıp güvenerek neleri başardığınızı hatırlayın ve kendi gücüne inanmanın ve kendinize güvenmenin başarı yolundaki ilk adım olduğunu unutmayın. Çünkü hayat karşınıza çıkacak engellerle ve mutluluklarla devam ediyor. Eğer şu an engellerden dolayı başarısızlık ve mutsuzluk yaşıyorsanız, kendinize inancı ve güveni sağlam tutarsanız, belki yakın bir zamanda engelleri aşıp güzel şeylerle karşılaşacaksınız.

Hatalardan yılmayın. Çünkü hayat bu, hata yaparsınız, hatta yapmaya da devam edebilirsiniz. Hiç bir hata dünyanın sonu değildir. Eğer bir hatayı dünyanın sonu olarak görürseniz, depresyona girer hiçbir şey de başarılı olamazsınız. Bunun da geçeceğini ve her hatanın bir tecrübeye ve olgunlaşmaya neden olduğunu unutmayın. Sadece onlardan ders çıkarmayı deneyin.

Herkesi memnun etmek zorunda değilsiniz, edemezsiniz de. O halde “hayır” demeyi öğrenin. Hayır demeyi beceremezseniz, başkalarının isteğini yerine getirmek için zaman harcarken, kendiniz dışında herkesi memnun etmiş olursunuz ve yorulur, kendinize zaman ayırmamış olursunuz.