Konya
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.59
  • EURO
    34.85
  • ALTIN
    2499.9
  • BIST
    9669.88
  • BTC
    64551.35$

Yalan yalanı doğurur

23 Kasım 2019, Cumartesi 09:27

Bir varmış bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, uzak mı uzak diyarların birinde birbirleri ile barış içinde yaşayan hayvanların olduğu kocaman bir orman varmış. Bu ormanda hangi hayvan yokmuş ki… Fareler, sincaplar, kediler, kuşlar, böcekler, tavşanlar, kaplumbağalar… Kısacası görüp görebileceğiniz tüm hayvanlar bu ormanda yaşarmış.

Gel zaman git zaman günlerden bir gün ormanda yaşayan Sincap, bir iş karşılığında kazandığı peyniri bir arkadaşına emanet etmek zorunda kalmış. Sincap düşünmüş taşınmış, aklına hemen en yakında oturan arkadaşlarından Fare gelmiş. Fare, Sincap’ın en iyi arkadaşlarından birisiymiş. Hemen Fare’nin evine giden Sincap, heyecanla kapıyı çalmış. Kapıyı açan Fare daha hoş geldin bile diyemeden Sincap konuşmaya başlamış:

“Canım dostum Fare, senden bir şey rica edeceğim: Ben gelene kadar peynirime bakar mısın? Başına bir şey gelmesini istemiyorum” demiş.

Fare hemen kabul etmiş dostunun bu ricasını. Peyniri Sincap’tan alarak evine koymuş.

Sincap evden ayrılınca Fare peynirden bir an olsun gözünü ayırmamış. Arkadaşının güvenini boşa çıkarmak istemiyormuş. Ama fare bu sonuçta, peynir de en dayanamadığı yemek. Karnı da aç olan fare, çok dayansa da en sonunda pes etmiş ve peyniri afiyetle yemiş.

Fare peyniri tamamen midesine indirdikten sonra yaptığı şeyin farkına varmış. O an çok pişman olmuş ama nafile! Ne diyecekti şimdi Sincap’a? Fare diyeceklerini kafasında tasarlarken kapı çalmasın mı? Sincap işini hızlıca bitirmiş ve peynirini almak için gelmişti bile.

Fare arkadaşına kapıyı açtı. Sincap hemen lafa girdi: ‘Canım arkadaşım benim. Sana ne kadar teşekkür etsem azdır. Ben peynirimi alayım da geç olmadan gideyim.’

Fare çaresizce yalan söylemek zorunda kaldı: ‘Sincap senin peynirin yok. Tavşan geldi ve senin peynirini aldı benden.’

Sincap şaşırmış: ‘İyi de tavşan ne yapacak benim peynirimi?’

Fare yalan söylediği için yine yalan söylemek zorunda kalmış: ‘Şey, benim ona borcum vardı. O yüzden aldı.’

Sincap devam etti sorularına: ‘Ne borcun vardı senin Tavşan’a?’

Fare her soruya yalanla cevap vermek zorunda kalıyormuş. Çünkü en başında yalan söylemiş: ‘Şey, ben ondan havuç almıştım ama geri veremedim.’

Sincap anlayamamış: ‘Neden geri veremedin peki?’

Fare yalanları ile gitgide köşeye sıkışıyormuş: ‘Ben çalışıp kazanamadım ve havucunu ona geri veremedim.’

Sincap arkadaşının neden çalışmadığını merak etmiş:‘ Niçin çalışamadın peki Mini?’

Fare artık yalanla yalanı idare etmekten bıkmış ama bir kere yalana bulaştığı için doğruyu da söyleyemiyormuş: ‘Şey, bu yıl çok sıcak geçti, ben de çalışamadım.’

Sincap biraz sinirlenmiş: ‘Sen benim peynirimi nasıl çalışıp ödeyeceksin peki?’

Fare bakmış ki bu iş böyle olmuyor. Ne kadar yalan söylerse bir o kadar da geriden geliyor. Yalanlarını ancak başka bir yalanla idare edebiliyor. Üstelik arkadaşı Sincap’ı da kızdırıyor. Fare en sonunda pes etmiş: ‘Canım arkadaşım ben sana en başında yalan söyledim. Affet beni. Ben peyniri dayanamayıp yedim. Çok açtım ve peynirin kokusu da burnuma çok güzel geldi. Dayanmaya çalıştım ama olmadı. Sen çok kızarsın diye de yalan söyledim, tavşan aldı dedim. Ama baktım ki yalan yalanı doğuruyor, artık bir son vermeliyim bu yalana dedim.’

Sincap arkadaşına ilk baştan yalan söylediği için kızmış ama ardından doğruyu söylediği için de Fare’yi affetmiş. Fare de bir daha yalan söylemeyeceğine dair söz vermiş. Böylece iki arkadaş birbirlerine sarılmışlar ve arkadaşlıklarına devam etmişler.

Bu masalda da gördüğünüz gibi insanlar bir kere yalan söylemeye başladı mı o yalanın ardı arkası kesilmez. Çünkü söylenen bir yalan diğer söylenecek yalanların da habercidir. Siz siz olun yalan söylemeden önce bir kez daha düşünün. Çünkü bir kere yalan söylemek demek bir daha hep yalan söylemek zorunda kalmaktır.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.