Konya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.48
  • EURO
    34.96
  • ALTIN
    2436.1
  • BIST
    9716.95
  • BTC
    64627.25$

Tövbe Nimetine Ermek

09 Şubat 2021, Salı 09:00

İnsanoğlu Allah’ın mükemmel bir biçimde yarattığı varlıktır. Lâkin, zaman zaman bilerek ya da bilmeyerek hata, kusur ve günah olarak nitelendirilebilecek türden davranış ve tutumlar sergilemektedir. Dünyaya tertemiz, günahsız olarak gelen insanoğlunun günaha bulaşma tehlikesi karşısında en büyük sığınağı tövbe kapısıdır. Cenâb-ı Hak, kendisine yönelen ve samimiyetle tövbe edenleri asla boş çevirmez.                                                          

Hepimiz beşeriz. Hayatımız boyunca bize vesvese veren şeytanla ve bizi hatalara sevk etmeye çalışan nefsimizle mücadele ederiz. Bilerek veya bilmeyerek her gün büyük ya da küçük bir ya da birkaç günah işlemekten hiçbirimiz güvende değiliz. Günah işlemek, hata etmek, belki de insanı meleklerden ayıran özelliklerin başında gelir.

İnsanoğlu yaratılış itibariyle hata yapabilmektedir. Bu hatalar bazen yaratanına karşı bazen insanlara karşı olmaktadır. Yapılan bu hatalardan dönmek için vakit kaybetmeden tövbe etmeli ve insanlardan özür dilenmelidir. Çünkü, dünya ve ahiret mutluluğu pişmanlık duymak ve tövbe etmekle mümkündür.                                                                                  

Tövbe, dönmektir; dönüş yapmaktır. Günahlardan, Allah’a isyandan vazgeçip Allah’a itaate samimiyetle dönmektir. Çünkü tövbe, Yüce Allah’ın kullarına lütfettiği kurtuluş ve arınma müjdesidir. Onun için tövbe etmek herkese gereklidir. İşte bundan dolayı Allah Teâlâ ayet-i kerimede, “Ey müminler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.”(Nûr suresi, 24:31.) buyurmuştur.

Tövbe, insanın günahına pişmanlık duyup, Mevlâ’sından af dilemesidir.

Tövbe, günah kirlerinden arınma ve bir daha kesin olarak işlenmeyeceğine dair Mevlâ’ya söz vermedir.

Tövbe, günahtan sevaba geçiş, şerden hayra dönüştür. Tövbe, Hakk’a dönüş ve karanlıktan aydınlığa çıkıştır.

Tövbe, bir arınış ve günahlarla kirlenen insanın tek kurtuluş ümididir.

Tövbe, pişmanlıktır ve her pişmanlık aslında bir tövbedir.

Tövbe, kulun yaptığı yanlışın farkına vararak bu yanlıştan bir an evvel dönmesi, bozulan mânevî hayatını yeniden düzene koyma gayretidir.

Ne mutlu günahlarını idrak edip tövbeye koşanlara!

Yaratıcımız, gönülden ve samimiyetle kendisine teslim olanları asla mahcup etmez. Merhametiyle kullarına lütufta bulunur. Nitekim Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “Ancak tövbe edip de iman eden ve salih amel işleyenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”(Furkân, 25/70.)

Günahlardan tövbe etmeyen kişi zamanla günah işlemeyi maalesef normal görmeye başlar. Ancak insanoğlu önce tövbe etmeyi dert edinmesi gerekir. Sonra tövbenin gerçekleşmesini sağlamalıdır. Bu sebeple tövbe etmekte geç kalınmamalıdır. Bir an önce hatadan dönmek ve manevi kayıpları telafi etmek gerekir. Böyle davranmak müminin yararınadır.

Cenâb-ı Hakk,  Kur’an-ı Kerim’in birçok ayetinde bizlerden günahlarımız için tövbe etmemizi istemekte, yapılan hatalar için yapılan tövbelerin geçerli olduğu bildirilmekte, yapılan tövbelerin neticesinde Allah’ın ve insanların razı olacağı bir hayat sürdürüldüğü takdirde cennet müjdesi verilmektedir. Konumuzla ilgili ayetler ve bu ayetlerin anlamların şöyledir.

“Ey iman edenler! Allah’a samimiyetle tövbe edin!”(Tahrim, 66/8.)

Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.)’den tövbenin önemi hakkında bizlere pek çok hadis ulaşmıştır. Bu hadisler ve anlamları şöyledir.

“Güneş batıdan doğmadan önce kim tövbe ederse, Allah onun tövbesini kabul eder.”(Müslim, “Zikir” 43.)

  • “Ey insanlar! Allah’a tövbe edip ondan af dileyiniz. Zira ben ona günde yüz defa tövbe ederim.”Müslim, Zikir 42.)                                                  

Allah Teâlâ, kendisine samimiyetle açılan elleri, yönelen gönülleri asla boş çevirmez. Tövbenin özü samimiyetle ve ihlâsla yapılan bir yakarıştır. Yüce Rabbimiz “Ey iman edenler! Allah'a içtenlikle tövbe edin” (Tahrîm, 66/8.) buyurmaktadır.

Tövbe kalpte samimi bir pişmanlık duygusunu hissederek, samimi bir itirafta bulunmaktır. Resûl-i Ekrem (s.a.s), bir hadislerinde “Günahtan pişmanlık duymak, tövbedir”(İbn Hanbel, I, 423.) buyurarak bu gerçeği ifade etmiştir.

Allah Teâlâ’nın tövbe kapısı açıktır. Bu kapının açık olması kişiyi günaha sevk etmemelidir. Bu kapının açık olması kullarına olan sonsuz merhametini, onların ebedî kurtuluşa ermesini arzu ettiğini bütün açıklığı ile göstermektedir.

Öyleyse bize düşen, Allah’ın rahmet deryasından nasibimizi aramaktır. Samimiyetle, pişmanlıkla, kararlılıkla O’nun merhamet ve keremine sığınmaktır. Gönülden Muhabbetlerimle…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.