Konya
24 Nisan, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    32.55
  • EURO
    34.90
  • ALTIN
    2430.3
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66262.1$

ŞUBAT TELAŞI

09 Şubat 2019, Cumartesi 08:43

Yılın belirli ay ve günlerinin belirli özellikler taşıdığını yıllar öncesinden enjekte edilmiş bizlere. Her ne hikmetse bu özel günler herkesin şahsına ait özel ve tek olan insanların adı verilmiş. Anneler, babalar, sevgililer gibi.Çünkü herkesin ortak bir anne babası veya sevgilisi, eşi yok herkesin kendine ait bir anne babası, sevgilisi var. Bu ucu gözükmeyen açık bir Pazar. Bu özel günler sevdiğimiz kişilere değer verdiğimizi göstermemiz gereken günler gibi yansıtılıyor bizlere. Ne hikmetse verdiğimiz değerde aldığımız hediye ve sürprizlerle ölçülüyor. Bu özel günde bir şeyler hediye etmeliyiz yoksa, kaba, düşüncesiz bir kişiliğe sahip birey olarak tanımlanmamız çok mümkün. Anneler gününde imkanı olan herkes anneye babalar gününde herkes babasına ee bide sevgililer günü var oda sevgiliye, nişanlıya eşe hediye alma günüdür. Hadi alma da göreyim. Hem alınan hediye ile övünülecek, hem verilen para ile kasım kasım kasınılacak. Neden çünkü bunlar özel gün. Malum bunlardan biri olan 14 şubat sevgililer gününe günler kaldı. Online satışlar, mağazalarda ki indirimler, bir alana bir bedavalar, ücretsiz kargolar,kapıda ödemeler daha neler neler hava da uçuyor. Uçan uçuyor ya kapanda kapmak için amuda kalkıyor adeta. Nasıl oluyor da bizim gibi bir toplumu böyle bir ablukaya almayı beceriyorlar anlamıyorum.

Hediye bizde sünnettir. Hediyeyi hediye etmenin sevabı daha fazladır. Bu dinimiz de yer alan bir konudur. Fakat ne hikmetse biz bu hediye olayını sadece takvimde işaretlenmiş özel günlerde aklımıza getiriyoruz. Diğer günler bırak hediyeleşmeyi bitimizi açık arttırmaya çıkartırız. Lafa gelince hediyeleşmek sünnet perdesini çekeriz üzerimize. Hele bir de bu özel gün hediyelerinde lüks yarışı yok mu bilmem kaç bine alınmış olacak illa aşağısı vallah kurtarmaz. Ee malum benim kocam da bana bunu aldı diye yedi mahalleye hava atması var işin ucunda. Hayır senin attığın o yedi mahallede bulunan sokak sayısı kadar adamın borç sayısı oldu belki amma kimin umurunda. O hava atılacak illa. Herkes borçlanıyor da demeyeyim şimdi borçlanmayanlar, imkan sahibi olanlarda var elbette. Ama onlarda çıtaya çıta atlatmaktan başka bir şey yapmıyorlar ki.Olan abartıyor olmayan borca borç katıyor. Adı da yılda bir gün olsun o kadar da masumiyetiyle süsleniyor. Benim şimşeklerde burada çakıyor ya zaten. Ne demek yılda bir gün. Ben gelmişim bilmem kaç yaşına ve anneme yılda bir gün annem olduğu için hediye mi alacağım. Diğer günler zaten ben sincap gibi ağaç gövdesinde tek başıma yaşıyorum. Sadece bir gün annem bana annelik yapıyor o günün de ücretini hediye yöntemi ile hallediyoruz işte. Ya da sevgilim bir yıl da bir kere bana değer verip hediye alabilir oda herkesin aldığı gün olmak zorunda. Neden çünkü o gün 14 şubat sevgililer günü. O gün almazsa sevgili ya da evli sayılamayız. Altın kural her gün değil sadece o gün hediyeleşmek.

Belki çoğu kişinin damarına basıyorum ama bende bu işler böyle gitmiyor. Gördüğüm beğendiğim bir şey sevdiğim birine yakışacaksa ya da ihtiyacını karşılayacaksa ve de maddi açıdan beni de sık boğaz etmeyecekse ben o hediyeyi alırım gününe saatine de bakmam. Aynı şekilde bir özel günde bana hediye gelmesini istemem ya da beklemem sıradan bir günde gelen bir şekere gülücükler saçabilirim. Maddi değerine değil manevi değerine sevinirim. Bu tür özel günleri roket atar kıvamına getirip insanları bilinçsiz ve çaresizce vuranların ameliliğini de yapamam. Dedim ya kızanlar mutlaka çıkar bana da ama. Ben hediyeyi herkesin özel gününde değil hediye aldığım günü bana özel etme peşindeyim. Kısacası hayatımın havasını atayım değil de havayı attım elim de hayatım kaldı derdindeyim. Hayatımın havasını atacağım derken hayatımın içine limonu, turpu katmayayım bana yeter.O sebeptendir 14 şubat her yerde telaş ben ve benim gibi düşünenler de ise boş işler yaş…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.