SİYASET!...

Hava mis gibi…

Kış desek değil, yaz desek hiç değil…

Konya’da merkezin etrafına bir bakıyorsun, kar-kış-kıyamet…

Elektriklerin kesik olduğu, suyun akmadığı, telefonların çalışmadığı yerler var…

Hatta bu yerler kendilerini turizm ilçesi olarak tanıtan yerlerden…

Kar yağdı ve Türkiye’nin tam göbeğindeki Konya’nın ilçeleri neredeyse ulaşıma kapandı…

Haber alınamayan yerler, ulaşılamayan yerler var dersem abartmış olur muyum bilmiyorum?…

Merkez neden bu kadar kuru…

Merkeze neden kar yağmıyor doğru düzgün, yağmur neden arada düşüyor bilmiyorum…

Ama bildiğim bir şey var şurada kalmış seçime hemen hemen iki ay…

Hareketlilik var, adaylar belirlendi, yavaştan yavaştan sahaya inmeye başladı…

Ama heyecan yok…

Sıfır, sıfır…

Millet seçim derdinde değil…

Bana kalırsa siyasilerde seçim derdinde değil…

Dedik ya heyecan yok diye…

Ne iktidar partisinde heyecan var, ne muhalefette…

İktidar partisi, ‘Kızsalar ama yinede bize oy verirler’ diyor,

Muhalefet ise, ‘Ben bu işi yaparım, bu seçimi alırım’ havasına bir türlü giremiyor…

Vatandaş dersen zaten seçimden yorulmuş…

Neredeyse senede iki seçim yapar olduk…

Bunun ekonomiye, bütçeye, vatandaşın cebine yansıması bir tarafa zaten zor bir süreçten geçiyoruz…

Vatandaş artık ne yapacağını şaşırmış durumda…

Pazarda manavdan alışveriş yapamaz oldu vatandaş…

Her şey ateş pahası…

Gerçi şu sıralar havalar iyi gidiyor ama yinede birde ısınma problemi var…

200 lira gelen doğalgaz faturaları 450-500 liraya dayandı…

Kapanan iş yerleri, işten çıkartmalar, küçülmeler, daralmalar, Konya sanayisi, Konya esnafı da çok iyi durumda değil…

Dolayısıyla seçim pek insanların gündeminde değil…

Gündeminde değil, ama maalesef dilinde…

Hem de uç noktalarda dilinde…

Siyasilerin, özellikle siyasi liderlerin söylemleri o kadar sert ki, takım tutar gibi parti tutan, körü körüne partilerine ve parti başkanlarına bağlı olan insanlar arasında o kadar yoğun bir gerilim var ki…

Bu gerilimin önüne nasıl geçileceği konusunda ise inanın hiçbir fikrim yok…

Siyasi liderler (parti ayırmaksın) daha yumuşak, daha ılımlı bir siyaset gütseler, insanlarda partilerini savunmak için kalp kırmaz diye düşünüyorum ama yinede artık hiçbir şeyden emin değilim…

Projeler konuşsa, yapılacaklar, edilecekler konuşulsa, insanlar hizmet için neler yapacaklarını ortaya sunsa ve vatandaşta hangi projeyi daha çok beğenirse ona oy verse çok güzel olmaz mı?

Bence olur ama olmuyor işte…

Projeler yarışmıyor, ideolojiler yarışıyor…

Birisi diyor ki, ‘Biz gidersek, din elden gider, bunlar size dininizi yaşatmaz…’

Öbürü diyor ki, ‘Ne geldiyse dinciler, dincilerin çocukları yüzünden başımıza geldi…’

Tartışılmıyor bile…

Bu ülkede hiçbir zaman ezan susmaz, susturamazlar ama bunun tartışma konusu olması bile bana göre saçma bir mevzu…

Bu millet camilerinin minarelerinden okunan ezan sesini susturmaz, susturmak isteyene de daha önce verdiği cevap gibi, yine en ağır şekilde cevabını verir ama bir siyasi tartışma bunun üzerinden giderse hiçbir yere varılmaz…

Bu ülkenin sağcısı da Müslüman, solcusu da…

Bunu tartışmak yerine projelere yoğunlaşsak, belki çok daha güzel işler olur, çok daha yaşanılabilir bir ülkede hayatımızı devam ettiririz…