Konya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.38
  • EURO
    35.06
  • ALTIN
    2326.5
  • BIST
    9104.65
  • BTC
    70524.45$

Sağlıklı bir hayata MERHABA!...

16 Şubat 2018, Cuma 07:45

 

Sıcak günlere merhaba dediğimiz şu günlerde, havalardaki bu değişimlere vücudumuzu hazırlamalıyız. Mevsim değişikliği ile beraber bağışıklık sistemimizin zayıflaması, bizi soğuk algınlığı, grip, bronşit gibi enfeksiyon hastalıklarına karşı açık hedef haline getirebilir. Bu dönemde halsizlik, baş ağrısı, yorgunluk gibi bazı olumsuz duygular hissetmemiz de gayet normal. Beslenme davranışlarımıza dikkat ederek, beslenmemizde mevsime özgü ufak değişiklikler yaparak, fiziksel aktiviteye düzenli bir şekilde devam ederek bu problemlerden kurtulmak ve kilo kontrolü sağlamak mümkün.

ÖĞÜN ATLAMAYIN, UNUTMAYIN KAHVALTISIZ OLMAZ!

Diyetisyenlerin her zaman söylediği gibi yeterli, dengeli ve düzenli beslenmek sağlıklı bir vücuda sahip olmanın en önemli kuralı. Gecelerin gündüzlerden uzun olduğu bu mevsimde akşam yemeklerini geç yemekten vazgeçin. Öğünlerinizi vaktinde düzenli şekilde tüketin. 3 ana, 2-3 ara öğün şeklinde, az ölçüde ve sık zaman aralıkları ile beslenin. Uzun süren açlıklar, düzensiz beslenme kan şekeri dengesini bozar ve bahar yorgunluğunuz daha kötü hale gelir. 4 saatten fazla aç kalmamaya özen gösterin.

Öğünlerin altını olmazsa olmazı kahvaltıyı asla atlamayın. Çünkü gece boyunca yavaşlayan metabolizmanız sabah yaptığınız kahvaltı ile yeniden hızlanmaya başlar. Kilo kontrolünün sağlanmasında kahvaltı önemli bir etkendir. Herhangi bir sağlık probleminiz yoksa yumurta ve peyniri kahvaltı menünüzden eksik etmeyin.

VİTAMİN VE MİNERAL İHTİYACINIZIN ARTTIĞINI UNUTMAYIN!

A,C ve E vitaminleri antioksidan vitaminler, selenyum, çinko ve magnezyum da antioksidan mineraller olup bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardım eder. Ispanak, brokoli, yeşil yapraklı sebzeler, limon, portakal, mandalina gibi turunçgiller, havuç, karalahana, karnabahar ve kivi bu açıdan zengin olan sebze ve meyveler arasında yer alır.Hazırlanan salatalar, taze sıkılan meyve suları vitamin kayıpları olmaması için en kısa sürede tüketilmelidir. Aynı zamanda sıkılan meyvelerin posaları atılmamalı, suları ile beraber içilmelidir.

SOFRALARINIZDA BALIĞA YER AÇIN!

Hamsi, mercan, levrek, palamut, uskumru, mezgit gibi daha birçok balığının tazesini bulabileceğiniz bu dönemde haftada en az 1-2 gün mutlaka balık tüketin. Bağışıklığınızın güçlenmesine yardımcı olun. Özellikle beyin fonksiyonlarının gelişimini sağlayan çoklu doymamış yağ asiti omega 3 açısından iyi bir kaynak olan balığın, D vitamini, fosfor, kalsiyum ve selenyum içeriği de oldukça yüksek.

BAĞIŞIKLIK DOSTU PREBİYOTİK BESİNLERİ İHMAL ETMEYİN!

Prebiyotikler, bağırsakların doğal dengesinin korunmasını sağlar. Zararlı bakteri sayısını azaltıp faydalı bakteri sayısını arttırır. Mide ve sindirim sistemi sorunlarınıza yardımcı olur. Bağışıklığın güçlenmesinde etkin rol oynar. Kefir, yoğurt, peynir, lahana ve salatalık turşusu doğal prebiyotik besinler arasında yer alır. Günde 1 bardak kefir içerek bağışıklığınızın güçlenmesini sağlayın.

İÇTİĞİNİZ KAHVE VE ÇAYLAR ASLA SUYUN YERİNE GEÇMEZ!

Mevsim geçişlerinde terlemenin de azalması ile beraber susama ihtiyacı hissetmeyebilirsiniz. Su tüketimini azalttığınız takdirde vücut fonksiyonlarının çalışmasında dengesizlik, bahar yorgunluğu, depresyon eğiliminizde artış gözlemlenebilir. Soğuk havanın etkisiyle artan çay, kahve tüketimi suyun yerini karşılamadığı gibi di-üretik(idrar söktürücü) etkisi yüzünden vücudun daha fazla su kaybetmesine neden olur. Vücudumuzdaki zararlı atıkların uzaklaştırılması yanı sıra vücudun depoladığı yağ miktarınızı azaltan ve zayıflamaya yardımcı etkisi olan suyun günde en az 2 litre (8 bardak) tüketilmesi şarttır.

LİFLİ BESİNLERLE ACIKMA SÜRENİZİ GECİKTİRİN!

Lifli(posalı) besinler, su çekici özelliğe sahip olup midenin boşalmasını geciktirir. Böylelikle sizin yeme isteğinizi azaltır. Bağırsakları çalıştırma özelliği sayesinde kabızlık gibi problemlerin çözülmesine de yardımcı olur. Beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmeği tercih ederek, menülerinizde kurubaklagil yemeklerine yer vererek, ara öğünlerde elma, armut gibi taze ya da kuru meyve tüketerek lifli besin tüketiminizi arttırabilirsiniz.

KENDİNİZE VAKİT AYIRIN, FİZİKSEL AKTİVİTEYİ BIRAKMAYIN!

Hareketliliğin azaldığı bu dönemde havaların soğuk ya da yağışlı olması sizi fiziksel aktiviteden uzaklaştırmasın. Gerekli önlemlerinizi alın ve günlük en az 40 dk açık havada tempolu bir şekilde yürüyüş yapın. Havaların izin vermediği zamanlarda ise spor salonlarında eğitmen gözetimi altında haftada 3-4 gün egzersizlerinize devam edebilirsiniz. Spor sonrası tüketeceğiniz 1 adet maden suyu kaybolan minerallerinizi geri getirir. Fiziksel aktivitenin kilo kontrolü sağlamada ve vücut direncini arttırmadaki en büyük yardımcınız olduğunu unutmayın!

Sağlıklı ve Mutlu Günler Dilerim

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.