Konya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.50
  • EURO
    34.94
  • ALTIN
    2439.6
  • BIST
    9717.13
  • BTC
    63485.14$

RECEP KONUK: “TÜRKİYE ÜRETMELİ” VE..ETANOL

23 Mart 2020, Pazartesi 08:40

PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk “Milletimiz,kozmetik ve kimya sanayicilerimiz, kolonya üreticilerimiz müsterih olsunlar. İhtiyaca yetecek kadar hammeddemiz yani etanolümüz var” dedi.

Konya Şeker’in işi icabı büyük oranda etanol ürettiğini ve bu alanda Türkiye’de söz sahibi olduğunu  biliyorduk.

Fakat ne kadar ürettiklerini ve miktarını bilmiyorduk.

Meğer Konya Şeker tesisleri yılda  84 milyon litre etanol üretme kapasitesine sahipmiş.         

Koronavirüs salgını ülkemizi de etkisi altına alınca önemli bir hijyen malzemesi olan kolonya  tüketimimiz arttı ve kolonya üreticileri hammadde bulmakta zorlanmaya başladı. Kolonya üretiminde kullanılan etanol sıkıntısı gündeme gelince PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, “ Kolonya üreticilerimiz müsterih olsunlar. Elimizde ihtiyaca yetecek kadar hammaddemiz yani etanolümüz var” dedi.

Başkanın söz konusu açıklamasından çıkardığımız sonuç şu: Konya Şeker yalnız olağan dönemlere göre değil  olağanüstü dönemleri de gözönüne alarak stratejik yatırımlar yapıyor. Yapılan yatırımların detayına girince bunu  anlıyorsunuz. Ya değilse anlamanız ve öğrenmeniz mümkün değil. Bakınız, Konya Şeker kolonya üretmeye başlayınca “ Bu da nerden çıktı?” diyenler vardı. İtiraf etmeliyim biz de demiştik. Bugün anlıyoruz ki bu gerekiyormuş. Zira, ellerinde hammadde var. İçinde bulunduğumuz olağanüstü dönemler için etanol de, kolonya üretimi de gerekiyormuş. Ayrıca  Konya Şeker’in tesislerinde  ülkeye yetecek kadar etanol üretiliyor. Bu arada şunu da söyleyelim: Etanol pancarın fabrikada şekere dönüştürüldüğü  aşamada elde edilen ve bir atık ürün olan melastan elde ediliyor.  Anlayacağınız atık ve atıl bir ürün olan melas değerlendiriliyor.          

Bu kadar mı?

Hayır değil..!

Etanol , alkol yapımında da kullanılıyor.              

Etanol, kolonya yapımında olduğu gibi araç yakıtlarında da “karışım” olarak  kullanılıyor.

PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk Konya Şeker tesislerinde üretilen yanıcı özelliğe sahip etonol sayesinde Türkiye’nin benzinde kullanılan petrol  ithalatının yüzde 3 azaldığını  açıkladı. Bakın bunu hiç bilmiyorduk. Muhtemelen  kimse   bilmiyor.

Ne yalan söyleyelim biz ülkemizde  koronaviris belası meydana geldiği güne kadar melasın daha çok hayvan yemi olarak kullanıldığını düşünüyorduk. Bu kadar değerli bir yan ürün olduğunu bilmiyorduk. Meğer melastan etanol da elde ediliyormuş. Ayrıca melas kömür sanayi, gübre yapımı ve maya üretiminde de kullanılıyormuş. İnsan bilmediği  şeyleri ya ihtiyaç halinde ya da zorunluluk halinde öğreniyor. Mesela biz pancarı bilen bir insan olarak “Melastır. Hayvan yemidir. Hayvan besicileri tarafından değerlendirilir” diyorduk. Lakin melas farklı sanayi alanlarında da değerlendiriliyormuş. Hem de çok önemli ve  faydalı sanayi  ürünü olarak.

İnsanlar koronavirüs salgını karşısında dükkanlara ve marketlere hücüm etmek zorunda kaldı. Hijyen ürünleri bu arada kolonya sıkıntısı baş gösterdi. Kolonya yapımı için elde mevcut olan etanol ihtiyacı karşılayamaz noktaya gelince Konya Şeker devreye girdi. Başkan Recep Konuk “Mlilletimiz, kozmetik ve kimya sanayicilerimiz, kolonya üreticilerimiz müsterih olsunlar. Bizim tesislerimizde ihtiyaca yetecek kadar hammaddemiz yani  etanolümüz var. Zam fırsatçılığı falan yapmadan milletimizin ihtiyacını karşılamaya hazırız” dedi. Esasen ülkenin içinde bulunduğu  zor  ve olağanüstü günlerde bu anlayışın her  kesimde hakim görüş olması gerekiyor. Fakat maalesef  Konya Şeker gibi hassas düşünen kurumların sayısı fazla değil.  Keşke olabilseydi.

Başkanın sözünü ettiğimiz açıklaması devletin üst kademeleri tarafından da, insanlar tarafından da övgüye layık görüldü ve takdirle  karşılandı.

RECEP KONUK:”TÜRKİYE ÜRETMELİ”   

Koronovirüs tehdidi karşısında insanlar doğal olarak türlü tedbirler almak zorunda kaldı.

İster istemez ülkede bir korku iklimi meydana geldi.

Devleti yönetenler ve sağlık sektöründe görev yapan  uzman insanlar, insanlara “Evde kal” çağrısı yapıyor.

“Evde kal” çağrıları doğru , yerinde ve zamanında yapılan bir çağrı.

Fakat  insanlar ne kadar evde kalacak?

Bu öngörülebilen bir zaman değil.

Öte yandan ülkede işyerleri kapanmaya başladı. İçişleri Bakanlığı’nın yaptığı  açıklamalara göre geçen hafta sonu itibariyle ülkede kapanan işyeri sayısı 148 bine ulaştı. Bu arada Resmi kayıtlara geçmeyen ama kapanan  işyerleri de var.

Kapanan her  iş yeri, yeni bir işsizlik demek.

Ekonominin dara girmesi, üretimin gerilemesi  iflasların artması demek. Anlayacağınız durum sağlık alanında olduğu gibi, ekonomi alanında da tehlikeli sinyaller  vermeye başladı .Bu süreçte devleti  yönetenler her türlü önlemi alıyor. Devlet , vatandaşını  mağdur etmemek, aç  bırakmamak adına adına  elde avuçta ve kasada ne varsa kullanıyor.  Ama bu nereye kadar olacak?         

Koronavirüsle mücadele uzarsa İşsiz kalan, parasız kalan insanlar ne yapacak?

Evini nasıl geçindirecek?

Çocuklarının ihtiyacını, kendi ihtiyacını nasıl  karşılayacak?

AVM’leri kapat.

Fabrikaları kapat.

Mağazaları, dükkanları kapat.

İşyeri kapılarına  kalın zincirler vur ve  kilidi bas. Bunlar öngörülebilir bir süre için gerçekten önemli kararlar.Yapmak lazım.

Öngörülen bir zaman dilimi için bu önlemler anlaşılabilir. Ama koronavirüs belasının ülkemizi ne zaman terk edeceğine dair öngörülen bir zaman yok. Dolayısıyla Türkiye bir  yandan bu bela ile mücadele ederken ve savaşırken üretimi bir şekilde de olsa gözden uzak tutmamalı. Üretim şart. Ama bu şartlarda nasıl olacak? Bunun şartını, şeklini ve usulünü belirleyecek olan devlet mekanizmalarıdır.

PANKOBİRLİK  Genel Başkanı Recep Konuk bir başka açıklamasında da bu derin yarayı işaret ederek şöyle diyor: “ Türkiye üretmeli. Sanayide çarklar durmamalı. Üretim artırılmalı. Üretim her alanda teşvik edilmeli. Tarım ve gıda hayati öneme sahip.Sanayi hayati öneme sahip. Ticaret hayati öneme sahip.”              

Bunların tamamı doğru ve zamanında söylenmiş sözler.            

Türkiye üretmeli..!

“Hazıra dağ dayanmaz” diyordu, bizden önce yaşayan nesil.

Doğru..!  “Hazıra dağ dayanmaz.”

Türkiye üretmeli..!

Ama  bu ahval ve şartlar altında  üretim nasıl olacak?

Bir tarafta insanların sağlığı öbür tarafta ekonomi.

Türkiye’yi yönetenlerin de, vatandaşların da işi gerçekten zor.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.