Konya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.39
  • EURO
    35.06
  • ALTIN
    2326.7
  • BIST
    9138.94
  • BTC
    70086.72$

PERŞEMBEDEN ÖNCE ÇARŞAMBA

30 Mart 2022, Çarşamba 00:05

TMO un sanayicilerine sattığı buğdaya yüzde 22 zam yaptı.

TMO’nun yaptığı zamdan sonra önümüzdeki günlerde de  un, ekmek ve unlu mamuller mecburen zamlanacak. Yeni zamların adı, “TMO yaptı, bizde yapmak zorunda kaldık olacak.”

Zam neye yapılırsa yapılsın ürkütücü bir eylem. Gıda ürünlerine yapılan zam ise daha da ürkütücü. Hatta dar gelirli insanlar için tam bir felaket. Yapılan her zamdan sonra başta temel gıda olan ekmek  üzere her türlü unlu gıdaya erişim zorlaşıyor.

Ne var ki kimi dönemlerde buğday, un ve bunların mamulleri olan ürünlere zam kaçınılmaz oluyor. Üretimin çeşitli sebep ve tercihlerle giderek azalması yapılan zamların önemli bir sebebi. Dünyadaki  gelişmelerde her üründe olduğu gibi, buğdayda da önemli bir sebep ayrıca.

Türkiye’de tahıl üretiminde büyük düşüşler yaşanmaya başladı.  Yıllar önce 20 milyon tona kadar çıkan rekolte, son yıllarda 16 milyon tona kadar geriledi.  Buna paralel olarak ekili alanlar daralırken, üreticide ekmeğini başka yerlerde arıyor. Köylü nüfus sayısı da yüzde 30’a kadar geriledi. Tarımda üretimden çok hızlı bir şekilde kaçış süreci yaşanmakta. Günün sonunda yeterli üretim olmadığından dolayı tarım ürünleri kıymetlenirken, fiyatları doğal olarak artıyor.

Bazı çevrelerin inadına üretimin önünü kesen politikalarının, zamlardan da şikayet hakkı olmamalı. Buradan kazanç sağlamaya düşüncelerine de itibar edilmemeli. Ama böyle olmuyor.    

Dünya  muhtemel bir gıda tehlikesiyle karşı karşıya bulunmakta. Bu durumdan bizde etkileneceğiz haliyle. Bakınız Rusya ve Ukrayna dünya tahıl ihtiyacının yüzde 6’sını karşılamakta. Bu iki ülke savaş halinde ve bu savaşın ne kadar süreceği tahmin edilemiyor. Dünya tahıl ihtiyacının yüzde 6’sını karşılayan Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş şüphe yok ki,  tahıl üretimlerini olumsuz etkileyecek. Buna bağlı olarak bu ülkelerin tahıl üretimlerinde ve ihracatında gerilemeler yaşanacak.

Bunun bizle ne alakası var, demeyin.

Alakalı hem de çok alakalı.

Ukrayna, tahıl ürünleri ithalatında Türkiye’nin baş tacı. Türkiye’nin tahıl ürünleri ithalatında Ukrayna  ilk sırada bulunurken, Rusya’da ikinci sırada bulunuyor.  Buğday başta olmak üzere endüstriyel bitki ihtiyacımızı daha çok bu ülkelerden karşılıyoruz.

Savaş yeterli üretimi olmayan Türkiye’de tarım ürünlerinin daha çok kıymetlenmesi ve pahalı hale gelmesine mutlaka sebep olacaktır. TMO ve piyasa aktörlerinin zamları, yakın bir zamanda,  zam olarak görülmeyen hale gelebilir. Emarelere iyi bakmak ve anlamak lazım.  

ÇÖZÜM ÜRETİMDE

Tarım politikaları mümkün olduğu kadar revize edilmeli.  En başta da tarla, toprak, üretim teşvik edilmeli. Köy özendirilmeli. Daha çok kazandıran üretim için devlet  tarafından tarlada üretim politikaları geliştirilmeli. Köylü hangi yıl, hangi ürünü ne kadar yetiştireceğini  az da olsa bilmeli. Yıla göre ürün azlığı ya da ürün fazlalığının önüne bu şartlar altında geçilebilir. Yaşanmakta olan buğday, arpa, bakliyat ve endüstriyel bitki darlığının sebebi maliyet yüksekliğinden ziyade, bilgisizlik ve plansızlık.

Üretim darlığının bir sebebi de dezenformasyon. Tarla ve üretimi bilenlerde, bilmeyenlerde konuşuyor. Buğday ile arpayı birbirinden ayıramayan, çavdarı, yulafı, kepeğe bilmeyenlerde konuşuyor.  Bilgisiz beyanlar sebebiyle morali bozulan, üretmekten vazgeçen, askıya alan, tarlasını satarak şehre göç eden yüz binilerce çiftçi var bu ülkede. ÇKS sisteminin çökmesinin temel sebebi ne?  Tarımda çoğu kurumsal ya da  kişisel amaçlar uğruna,” üretimin imkansızlaştığını, çiftçinin para kazanamadığını, battığını” söyleyenler ne yapmaya çalışıyor?

Tarımda temel girdilerin arttığı herkesin bildiği bir doğru.

Fakat girdiler artarken, ürün fiyatları da artıyor. Dolayısıyla çiftçinin kazanamadığı iddiaları iri ve kirli bir yalan olmalı.  Ekonomi ve sosyal yaşantısıyla, fiziki varlıklarıyla  hiçbir köy dünkü köy olmadığı gibi, hiçbir köylüde dünkü köylü değil.  

Sonuç da üretim gerilerken, rekoltede düşüyor. Dünyada gıda darlığının başladığı bir dönemde, Türkiye’de tahıl üretiminin geriliyor olması, herkesi düşündüren milli bir mesele olarak görülmeli.   Gereken önlemler alınmadığı takdirde tarım ülkesi Türkiye, tarım ürünlerine muhtaç hale gelebilir.

Başta buğday üretimimiz olmak üzere, endüstriyel bitki üretimimiz giderek daralmaya başladı. Dünyada da daralıyor .Dışarıdan ihtiyacımızı büyük oranda karşıladoığımız Rusya ve Ukrayna’da da daralıyor. Bu ülkelerin tarım ürünleri ihracatında kısıtlamalar olabilir.

Tarımda bugün yaşananlar Perşembeden önceki, Çarşambaya benziyor.

Haberiniz olsun, bugün Çarşamba.

Daha kötüsünün olmaması için, ülke olarak Perşembeye hazırlanmalıyız.

İyi Çarşambalar.

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.