Park bahçelerde ‘cadı avı’

Nerden yazdım, neden yazdım, niye yazdım bilmiyorum ama bir yazı yazdım Konya Büyükşehir Belediyesi Park Bahçeler Bölümünde, çevre düzenlemesinde çalışan kadınlarla alakalı bir yazı yazdım…

‘Belediyeden ‘Vatşap, matşap’ uygulaması’ diye bir yazıydı…

Park Bahçelerde çalışan kadınların başlarındaki çavuşunun zorla aldırmaya çalıştığı akıllı telefonla ilgili bir yazıydı…

Yazının ardından Konya Büyükşehir Belediyesi Daire Başkanı ve Park ve Bahçeler Şube Müdürümüz Ceylani Kılıç bey aradı biraz sitem etti...

Konunun Belediye ile Park ve Bahçeler Müdürlüğüyle hiçbir ilgisinin olmadığını, çevre düzenlemesinde çalışan 16 ekibin olduğunu ve bu ekiplerden sadece bir tanesinin başındaki Çavuş’tan böyle bir talebin olduğunu öğrendiklerini ve hemen müdahale ettiklerini öyle bir isteğin söz konusu dahi olamayacağını söyledi.

Kadınların çalışmasında ciddi destekleri olduğunu, kadınlara istihdam sağlamak için yeni yeni projeler geliştirdiklerini söyledi…

Haklıydı siteminde, bir kişinin yaptığı tüm bir belediyeye mal edilmemeliydi…

Ramazanın başlarında yine park bahçelerin çevre düzenlemesinde çalışan kadınların sorunlarıyla ilgili şikayet vardı…

Bir çavuşun bu çalışan kadınlara ciddi anlamda eziyet ettiğiyle ilgili bir şikayetti…

Bir sürü iddia vardı orada yaşanılanlarla ilgili…

Bağcıyla bir sorunumuz olmadığı ve amacımız üzüm yemek olduğu için yazmak yerine daha önce bana sitem eden Ceylani Başkanı aradım ve durumu ilettim…

Ceylani Kılıç Başkan beyefendi bir insan, çok kaliteli ve gerçekten hem çalışkan hem de sevilen bir isim onu zora sokmak istemedim böyle başka bir yazı daha yazarak ve kendiside bu şikayetlerden haberi olduğunu söyleyerek, ‘Sizi demi aradılar, BİMER ve CİMER’ede şikayet etmişler. Bu şikayet edilen çavuş çalışkan bir isim ama yinede yazmadan önce aradığınız için teşekkürler konuyla ilgileneceğim’ diyerek telefonu kapattı…

Ceylani Başkan’ın konuyla yakından ilgilendiğinden eminim, çünkü gerçekten çalışanlar konusunda özellikle kadın çalışanlar konusundaki hassaslığını, onların çalışma şartlarının çok daha iyi olması konusundaki hassasiyetini yaşadım gördüm ama her yerde olduğu gibi orada da ‘Kraldan çok kralcı’ların olduğu aşikar.

Neyse, aradan bi 15-20 gün geçti ve bir bilgiye ulaştım…

11 kadın imza toplamış şikayetçi olduklarına dair çavuşlarından…

Bu imzayı yetkiliye iletmişler ve ardından teker teker 6 tanesi Park bahçelere çağırılmış ve;

‘Siz şikayetçi oldunuz ve bizde sizin çalışma yerini değiştirmek zorunda kalacağız. Sizi bundan sonra Kayacığa (en uzak yer) vereceğiz ve orada çalışacaksınız. Servisiniz olmayacak ve otobüsle gitmek zorundasınız. Ve saat 7 buçukta mesainiz başlıyor evinizden 6’damı çıkarsınız 5’temi çıkarsınız o saatte orada olacaksınız kabul ediyor musunuz?’ diye sorulmuş…

Teker teker çağırılan bu kadınlar ‘Servisimiz olmadan gidemeyiz’ diyince; ‘O zaman servis istediğinize dair şu kağıda imza atın’ denilerek bir kağıt imzalatılmış…

Bu kağıtta şikayetlerini geri aldıklarına çavuşlarından hiçbir şikayetleri olmadığına, memnun olduklarına dair bilgiler yer alıyormuş…

Daha sonra bu imzaladıkları kağıtların servisle ilgili değil de şikayetlerinin geri çekilmesiyle ilgili olduğunu fark ettiklerini iddia eden kadınlar bir üst makama giderek durumu bildirmişler ve ‘Olmaz öyle şey, şikayetiniz varsa gereği yapılır siz merak etmeyin’ denilerek gönderilmiş…

Tabi bu esnada Park Bahçelerde cadı avı başlamış…

Orada yaşanan sorunlar, çavuştan şikayetlerin nedeni, çavuşun çalışan kadınlara neler yaptığı araştırıldı mı? Sorgulandı mı bilmiyorum ama;

‘Gazeteciye bilgi vereni eninde sonunda bulacağız ve gereğini yapacağız’ diye tehditlerle karşılaşmışlar…

Hatta, ‘Siz gazeteciye gidip şikayet ediyorsunuz ama bakın o yazmıyor ve bilgi bana geliyor. Ben önünde sonunda o gazeteciye gidenleri de bulacağım ve değil burada bundan sonra hiçbir yerde çalışamayacak’ denilmiş…

‘Bakın gazetecileri bile üzerime yolladınız ama bir şey olmadı. Bırakın gazeteciyi, Başkanı, Meclisten hatta Cumhurbaşkanı bizzat arasa yinede bana bir şey olmaz, bu şikâyet edenleri bulayım işte o zaman göreceksiniz’ denilmiş…

Şimdi ise o imza veren 11 kişi tamamen ekibin içerisinde dışlanmış durumdaymış, öğle yemeği vakti sıcağın altında diğer çalışanlar konteynerin içerisinde yemeklerini yerken bu 11 kişiye güneşin altında yemek yediriliyor, diğerleri spor ayakkabı giyerken bu 11 kişiye hala bot giydiriliyor, daha önceden haber verilen güzergah değişiklikleri bu 11 kişiye verilmediği için sabah servise yetişemiyor ve günlük yevmiyeleri kesiliyor(muş).

Park bahçelerde çalışan erkekler işten çıkartıldığı için onların görevini de kadınlar yapmak durumunda kalmış ve en zor görevler ise bu imza veren ekip tarafından gerçekleştiriliyor(muş).

Bunlar tamamen iddia ve benim iddiam.

Çünkü oradaki çalışan kadınların sorunlarını dile getirdikçe, onlara birazcık faydam dokunsun istedikçe daha çok zarar veriyorum sanırım…

O yüzden bu konuyla ilgili bir daha asla yazı yazmayacağım.

Zaten zor hayatları olan, zor şartlarda yaşamını devam ettirmeye, evinin geçimine katkıda bulunmaya çalışan, 3 kuruş paraya gerçekten muhtaç olan insanların durduk yere birde ekmeklerinden olmasına neden olursam çok ama çok üzülürüm…

Dediğim gibi bunlar tamamen benim iddiam, ne Park Bahçelerde çalışan kadınlardan bir tanıdığım var, ne de bu imza veren 11 kişiyi görmüşlüğüm var…

Bırakalım insanlar zor hayatlarına zor bir şekilde de olsa devam etsin, ‘Cadı avının’, hiç kimseye fayda sağlamayacağını hepimiz çok daha iyi biliyoruz.