Konya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.38
  • EURO
    35.06
  • ALTIN
    2326.5
  • BIST
    9104.65
  • BTC
    70524.45$

OSMANLI HÂNEDANI (2)

06 Eylül 2017, Çarşamba 07:31

Hânedanın Kovulmaları:

“Her kemâlin bir zevâli var” diye Arap atasözü vardır. Osmanlı saltanatı da 624 yıl sürmüş ve çok dramatik bir şekilde sonlanmıştır. Elbette Hânedan üyelerinin hepsi kusursuzdu, melek gibiydiler demek mümkün olmaz.

Fakat bunların hiçbiri de kendi kazandıkları vatanlarından bir gecede kovulup kapı önüne konacak, açlığa ve sefâlete terk edilecek, vatansız bırakılarak bir pasa­port bile verilmeden ihraç edilecek, ölülerine bile bir avuç vatan toprağı çok görülecek kadar da suçları büyük ve affedilmez değildir.

Osmanlının can çekiştiği dönemde, on sene içinde milleti Trablusgarp, Balkan ve Birinci Dünya Savaşı diye üç büyük savaşa sokan, Osmanlıyı dünya siyâset sahnesinden silen ve infâz eden İttihat ve Terakki Cemiyeti mensuplarının cürümünü, vebâlini, hayalperestlik ve beyinsizliklerinin ceza­sını Hânedan üyeleri ödemişler, kendileri ise devletin tepesine oturup onlarca yıl Hânedan üyelerine rahmet okutturmuşlardır.

Muhalefet eden vekilleri baskı ve tehditlerle sindirerek, 1924 Martında apar-topar çıkarılan bir kanunla, 36 erkek, 48 kadın, 60 çocuk olmak üzere toplam 144 hânedan mensubunu, yanlarına 2000 lira para vererek, çoğuna pasaport bile vermeyerek, verdiklerine de “geri dönüşü yok” notu düşerek sürmüşler, yanlarına bir şey aldırılmamış, hattâ bazıları pijamaları yani yatak kıyafetleri ile trenlere bindirilmiştir.

 Kanunda kadınlar için bir hafta süre ve­rilmiş ama bazı işgüzarlar bunu bile çok görüp, onları da birkaç gün içinde dışarı atmışlardır. Bu ihraç kadınlar için 28, erkekler için 50 yıl sürmüş, ca­nından aziz bildikleri vatanlarına dönememişlerdir. Mallarını satıp paralarını kendilerine göndermeleri için vekâlet verdikleri insanlardan birçokları ihânet etmişler, ya paralarını göndermemişler, ya da malları kendi üzerlerine geçir­mişlerdir.(1)

Artık ne saltanatları, ne taç ve tahtları, ne mal ve mülkleri, ne vatanları ne de gelecekleri vardır. Hattâ ellerinde hangi millete mensup olduklarını bildiren bir kimlikleri bile yoktur. Romanların bile ellerinde bir belgeleri olur, bunlar ondanda mahrum idiler. Bu bir hânedanın değil, bir medeniyetin mah­kûm edilmesi idi.

Târihin bu en onurlu, en şerefli en asaletli insanlarının ibret dolu dramatik macerası böyle başlamıştır. 1974’te 5958 sayılı kanunla dedele­rinin Bizans’tan alıverdikleri öz vatanlarına dönebilme izinleri çıkmış, bazıları dönmüş, bazıları da yine asil düşüncelerle; “bizi rahat bırakmazlar, i’tibâr ve iltifat gösterenler olur, bundan da bazıları pirelenir ve huzurları kaçar” dü­şüncesiyle dönmemişler ve yad ellerde heder olup gitmişlerdir.

Kendi milleti hânedan üyelerini sürüp çıkarırken, başka milletler bu in­sanlara sahip çıkmışlar, kendilerine kral ve idâreci yapmak istemişler ama bu onurlu insanlar, devlet ve milletlerini küçük düşürmemek adına, buna râzı olmayıp çile çekmeyi tercih etmişlerdir.

Arnavutluk 1913 yılında bağımsızlığını ilân edince Sultan 2. Abdülhamid’in oğlu Burhaneddin Efendi’yi başlarına pâdişah yapmak iste­mişler ama o sürgünde sürünmeyi tercih edip reddetmiştir. Son Halîfe Abdülmecid Efendinin oğlu Ömer Faruk Efendiye ve yine Abdülhamid’in öteki oğlu Mehmed Âbid Efendiye teklif etmişler, onlar da pek taraftar ol­mazlar, aynı zamanda Türk devletinin diplomatik baskıları da araya girince bu temenniler akim (sonuçsuz) kalmıştır.

Sultan Aldülhamid’in torunu Abdülkerim Efendi Çin Japon savaşından sonra Japonlar tarafından, Japonya’ya bağlı bir Türkistan devletinin kurulması ve başına da bu şehzâdenin getirilmesi istenmişler, o bu Türk bölgesinin Ja­ponya’nın bir peyki değil müstakil bir devlet olmasını istediği için ve bu yolda faaliyetler yaptığı için Japonya’dan çıkarılmış, New York’a gitmiş ve orada bir otel odasında cesedi bulunmuştur. Japon ajanlarının öldürdüğü de söylenmiştir.

Dipnot:

1-Murat Bardakçı, “Son Osmanlılar”, İnkılâp Yay. İst. 2008, s. 8, 143.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.