Olmaz dedik mi?

Olmazsa olmazları bir tarafa bırakıp üzerimize düşen görevleri yaparsak, bu virüs illetini de ortadan kaldırmış oluruz gibi geliyor. Herkes evinin önünü temizlerse sokaklar temiz olur ve kimse pisliğin içerisinde yaşamaz.

Virüsten de kurtulmak için hepimizin ortak hareket etmemiz gerekir. Örneğin hep birlikte maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyar isek toplumsal bir duyarlılık gösterirsek bu illetten kurtuluruz.

Yapılması gerekenleri, Sağlık Bakanı Koca, başta olmak üzere tüm siyasiler ifade ediyor. Yollar, caddeler, toplu ulaşım araçları, tv kanalları, radyolar, bütün mecralar bas bas bağırırken halen toplu yemeklere katılıp, virüsü yaymak ne demek?

Toplu hareket edelim, virüsü yenelim derken kalabalık ortamlardan uzak duralım anlamı çıkıyor. Bunu yanlış anlayanlar da var ki virüs artış gösteriyor.

Hayat Eve Sığar uygulamasında kırmızıyı kaybeden Konya dün itibariyle yeniden kırmızıya bürünmüş durumda. Bunu yeşile çevirmek için hepimizin birlik içerisinde hareket etmesi gerekir.

Virüslülerin evinde karantina kalması gerekirken, sokağa çıkıp bulaştırdığını duyduğumuz kişilere para cezası kesmek yerine direk olarak hapse atsak daha caydırıcı olur gibi geliyor.

Belirtisi olmayan fakat virüslü olanların biran evvel tespit edilmesi gerekir. Bunun için ilçe ilçe, mahalle mahalle, testler yapmamız gerekiyor. Aile hekimleri kendisine bağlı olan tüm vatandaşları araması gerekir. Kurallar konusunda, belirtiler konusunda uyarı da bulunması gerekir. Belki de hafif grip belirtisi olup işine devam edenlerin virüslü olduğu düşününebilir.

Bir milyon 500 bin kent merkezi nüfusuna sahip olan Konya, günde 10 bin test yapsa bunu hızlıca yapsa, laboratuar sayısını artırsa bu işi bitirsek. Daha sonra Konya dışına çıkanlara ve Konya dışından gelenleri kontrol altında tutsak…

Sağlıklı günler dilerim….