Konya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.47
  • EURO
    34.97
  • ALTIN
    2435.9
  • BIST
    9716.95
  • BTC
    64547.38$

NEDEN BU ÜLKE İLE UĞRAŞIYORLAR (2)

11 Nisan 2020, Cumartesi 07:56

Kendilerine uşaklık edecek kadro ve zihniyeti yetiştiren ve olupbittilerle iş başına getiren batının üst aklı, bunlar üzerinden ülkemizi teslim almaya çalıştı. Medya, İş dünyası hatta zaman zaman askeri bürokrasiden de temsilcileri olan çevik birilerini kafa kola alan bu akıl, gezi olaylarından tutun da akla hayale gelmeyen nice çetrefilli, matruşkalı işlere kalkışıp, diz çöktürmeye ve ağaç bahanesiyle milli değerlerin üzerine gelmeye ve iktidardan uzaklaştırmaya çalıştılar. Gezide ki kalkışma ile aynen Yunan Ordusunun ülkemizden çekilirken yaptığı tahribatları yaptılar. Ne yaptılar? 500 araç tahrip ettiler, 25 bina kundakladılar, 6 kişi öldürdüler. Gözlerini kan bürümüştü bu hainlerin. Bunlardan güya sanatçı elbisesi senfonisinden ihanet kasırgaları estiren bir elebaşı da  “Arkadaş, ağaç bahane hâlâ anlamadın mı? Asıl maksadımız Erdoğan’ı indirmek” diyordu. Bunlar Çekirge sürüleri gibi parklarımızı, bahçelerimizi talan ettiler, yağma etmeye kalkıştılar. Ve bu alçaklığı yaparken de ihanetlerine bir vatanseverlik elbisesi giydireceklerdi:

Mustafa Kemal’in askerleriyiz!

Bugüne kadar hep bu bilindik sözleri referans yapıp güya devletin, milletin bekasını savunma ve bekçisi imiş gibi rolleri başarıyla üstelenmediler mi? Üstlendiler hem de ziyadesiyle. Çünkü bunları yaparken emir aldıkları batıya uşaklıklarında bir taviz vermeden, kendilerinin halkın üzerinde egemen oldukları varsayım ve kanıksamaları ile hep kendilerini dokunulmazlık zırhında gördüler. Menfaat her şeyin üstündeydi bu zihniyet kesiminde. Bunlar menfaat saltanatlarının yıkılmasından, hortumlama sistemlerinin bozulmasından endişe ettiklerinden ülkemizde uydurdukları hayali düşman söylemlerle bilhassa zamanında çok kullandıkları irtica söylemleri ile yapmadıkları eziyeti bırakmadılar ve bu halka her olumsuzluğu, baskıyı hakareti, aşağılamayı dışlamayı sadece çeçimden seçime adam yerine koymayı reva gördüler. Bunlarım maksadı halkımızı soymak ekmeğini elinden almak ve ona yetinecekleri kadarını vermek ve bununla idare edin demekti.

Hala da bu batı sapkınlarının muhalefet konumunda olmalarına rağmen, bugün savundukları anlayışlarından vazgeçmedikleri, fırsat kolladıkları diş biledikleri aşikârdır. Düşünün 15 Temmuz Kalkışmasında malum zat tankların arasından sıvışarak kendine tabi bir belediye başkanının evinde ayak ayaküstünde TV izlemiyor muydu? Neydi bunun ve bunun gibi olanların zihniyeti? FETÖ başarsın ve bunlarda bu ihanetçilerin arkasında, tekrar iktidarı arka planda ele geçirsinler, bunu istiyorlardı, plan buydu. Anlıyoruz ki; bugün FETÖ’cüleri bu malum zihniyet hala savunmaya devam ediyor, ha bu arada, FETÖ’cüleri diğer savunanların da bir bir gerçek yüzleri açığa çıktı, Rabbim onlarında nasıl bir ikiyüzlü olduklarını göstertti.

Bu laik Kemalist maskecilerle, FETÖ iltisaklı, hatta Mısır’daki darbecilerin dahi solistliğini Türkiye’den yapmış yerli Sisi’ciler el ele, kol kola, omuz omuza, diz dize, göz göze vererek içerden ve dışarıdan saldırılarına devam ettiler. Bu provokasyon mangalcıları kurşun sıkılsın da kim sıkarsa sıksın, kan aksında kim akıtırsa akıtsın mantığından medet umarak kah sözle, kah aleyhte konuşmalarla kah STK adı altında tencere tava gürültüleri eşliğinde lgbt’ lere varıncaya dek, çığırtkanlık yaptılar.Lakin Allah’ın yardımı ve halkımızın feraseti ile bunlar alaşağı edildi ve halkımız bunlara fırsat vermedi. Bunca yıl zulmün bermuda üçgeni olan, halkın emeğine göz diken, müziğini örfünü âdetini aşağılayan, ezanını yasaklayan, Kur’an Kurslarını ve camilerini kapatan bu zihniyet fukaraları sadece İslam kardeşliğimizi hedef aldılar. İnsanların zihniyetini resmen işgal ettiler. Tevhid inancını yok etmeye çalıştılar. Başaramadılar, Allah’ın izniyle de başaramayacaklar.

“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” diyoruz. İş önemlidir, adalet önemlidir, özgürlük önemlidir. Ekonomi önemlidir, zenginleşmek önemlidir. Bugün Türkiye’de ekonominin önemi nihayet anlaşıldı.

Bu önem rahmetli Özal ile başladı, AK Parti ile çok daha yüksek bir noktaya çıktı. İki yüz seneden beri Türkiye, bugünkü refah ve gelişme seviyesine, hatta dünya gözünde hürmete layık bir ülke olduğu gerçeğini hiç bu kadar yakalamamıştır. İşte batıcı mankurtlar bunu sindiremiyor, bunu kaldıramıyor, ellerinden giden iktidarı kaybetmenin acısı ile saldırganlıklarını sürdürüyorlar.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.