Kavgasız bir Bayram!...

11 ayın Sultanı Ramazan ayını geride bıraktığımız ve onu sevinç içinde uğurladığımız günler geldi çattı.

Çocukların sevindiği, sevindirildiği, büyüklerin unutulmadığının gösterildiği özel ve güzel günler…

Öyle çook uzun yıllar değil çocukluğumun Bayramlarını özledim gibi klişe bir yazı yazmak istemiyorum.

Çünkü benim çocukluğum gitti bitti, tamam eskisi geçmişi her daim özlenir özeldir ama bugünün çocuklarının da bizimki kadar görkemli ve coşkulu bayramlar yaşamaları için uğraşalım derim ben…

Mesela mı?

Ne bileyim öncelikle kin, nefret gibi bizimle, ırkımızla, dinimizle hiç alakası olmayan duygulardan kurtularak başlayabiliriz…

Sevgi dini, hoşgörü dini, dünyanın huzura kavuşması için gönderilmiş din ve bu dinin en özel günlerinde hoşgörünün başkenti Konya’da CHP’nin seçim standına saldırı gerçekleştirildi.

Bize yakışıyor mu?

Oruç insanın nefsini terbiye etmesi için gönderilmiş bir nimet…

Dünyanın sana uymasını beklemek kadar ahmakça bir şey olur mu?

Sen orucu tutarken dünyadaki diğer bütün her şeyden uzaklaştıracaksın nefsini, seninle aynı görüşte olmayan, seninle aynı partiyi tutmayan kişilere, ‘vah siz nasıl benim tuttuğum partiyi tutmazsınız’ diyerek saldırmak ne demektir?.

Biz hoşgörü dinine mensubuz, biz barış dinine, biz kaynaşma, kaynaştırma dinine mensubuz…

‘Ne olursan Ol Gel’ diyen bir Mevlana’nın manevi torunlarıyız…

Ramazan ayı içerisinde birde seçim çalışmalarının geçtiği zor ve sıcak bir ayı geride bıraktık…

Gürültü, kavga, hakaret dolu bir aydı Ramazan ayı….

Yani kısaca Ramazanımız çok mutlu geçmedi, Konya olarak ülke olarak…

Umarım Rabbim bize çocuklarımıza gençlerimize bu üzücü olayların unutulduğu geride kaldı bir bayram yaşatır…

Şimdiden şeker gibi bir bayramınız olsun…