Konya
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.80
  • ALTIN
    2497.6
  • BIST
    9455.25
  • BTC
    64701.26$

Kadının İlim Tahsili (1)

11 Mayıs 2020, Pazartesi 08:44

Yahûdilikte kadın horlanan bir varlıktır. Yahûdi Erkekler her gün sabah duâlarında; “rabbim beni kadın yaratmadığın için sana şü­kürler olsun”(1) şeklinde duâ etmeleri, bu dinin kadına yaklaşımını ortaya koymaktadır. Hayızlı kadın murdar kabul edilir, pişirdiği yenmez ve o günlerde kocasından ayrı tecrid edilmiş bir yerde yat­mak durumundadır.(2) İslâm ise bu durumda olan kadın ile sâdece cinsi ilişkiyi yasaklamıştır.

Hristiyanlık inancında kadın bizâtihi günahın kaynağıdır. Hz. Havva, Hz. Âdem’i ikna edip, şeytanın sözüne inandırıp yasak mey­veyi yedirdiği için Pavlos’a göre kadın bizzat günahın asli fâilidir. Bundan dolayı kadından uzak dur­mak  Hz. Îsâ’nın yoludur, sünneti­dir. Hz. İsâ evlenmemiştir. Bu dünyâda evlenmeyen, manastır­larda bâkire olarak hayat süren kızlar, uhrevî âlemde Hz. İsâ ile evlenip gerdeğe gireceklerine inanırlar.(3) Akla, mantığa ve eşyanın tabiatına aykırı olsa da; Hz. Îsa evlenmediği için, Katolik rahiplerde, güya O’nun yolunu takip ederek evlenemezler.(4) Son asırlara gelinceye kadar kadı­nın okuması, tahsil görmesi söz konusu olamazdı. 1500’lü yıllara gelinceye kadar İngiltere ve Avrupa’da kadın, değil ilim tah­sil et­mek, İncil’e el bile süremezdi. Kral 8. Henry (1491-1547) ka­dınla­rın İncil okuyabilmesi için İngiltere parlamentosundan karar çı­kartmış­tır. Cennetten kovulmaya sebep olduğu için kadın, Hristi­yanlarca da hor görülmüştür.

İslâm'dan önce Arabistan’da çok garip âdetler vardır. Kadın mal sâhibi olamaz, bilâkis mal hükmündedir. Babası ölen erkek evlâtlar, üvey anneleri­nin üzerine abasını attı mı, o kadın ölünceye kadar on­ların malı hükmünde olur, izin vermezlerse evlenemez, mallarına sâhip olamazdı. Câhiliye erkekleri kadınlarla ilgili, istedikleri gibi tasar­rufta bulunur­lardı.(5) İslâm bunların hep­sini ilga etmiş (yok say­mış), insan onurunu zedeleyen bu örf ve âdetlerin köküne kezzap suyu döküp kaldırmıştır.

Câhiliye döneminde Arap toplumu içinde kadın; ancak bir erkek ço­cuk dünyâya getirdikten sonra değer bulurdu. Hatta o kadar ki ka­dınlar doğurmadan önce mirasa hak kazanamazlar, doğum yapma­dan ölen ka­dınlar için âilesine tâziyeye gidilmezdi.(6) Kadına değeri, onur ve iz­zeti Allah ve Rasûlü yâni İslâm vermiştir. Kadını dışlayan, sosyal hayatın dışında bırakan bir millet, medeniyet geliştiremez. Yüce Peygam­berimiz kadının kadri, kıymeti ve hakları ile ilgili yüzlerce hadis söylemiştir. Bunlardan birkaç tânesi:

“Bana üç şey sevdirildi. Kadın, güzel koku, Namaz ise göz nu­rum kılındı”(7)

“Sizin hayırlınız, âilesine, kadınlara hayırlı olanınızdır”(8)

“İnsanı helâk eden şu 7 şeyden kaçınınız:  1-Allaha şirk koş­mak, 2-Sihir ve büyü yapmak, 3-Cana kıymak, 4-Fâiz yemek, 5-Yetim malı yemek, 6-Savaştan kaçmak, 7-Suçsuz ve namuslu ka­dına iftira atmak”(9)

“Bir erkeğin dünyâda sâhip olduğu en kıymetli varlık, sâliha bir kadındır.”(10)

4 İncil’in (Matta, Markos, Luka, Yuhanna) tamamında kadın 30 yerde geçer.Kur’ân’da ise 130 yerde ge­çer.(11) Peygamberimiz kadın­lara son derece mültefit davran­mış, haklarını korumuş, câhiliye dö­nemindeki gibi kadınların ezil­melerine mâni olmuş, kadın şâir ve sanatçılara iltifat etmiştir.(12)

İslâm; bîat denen usulle, 1400 sene önce, halk oylaması ve se­çimlerde, kadına oy hakkı tanırken, dünyânın en medeni devleti de­diğimiz İsviçre'de ve bâzı Batı devletlerinde, ka­dınların 1980’li yıl­larda bile oy kullanma hakkı yoktu.(13)

İlim tahsili husûsunda da İslâm; kadının okumasını, ilim ve irfân sâhibi olmasını, aslî görevi olan analık vazifesini en iyi şekilde icra etmesini, evinin efendisi olmasını, çocuklarını en iyi şekilde yetiş­tirmesini istemiş, mecbur kalırsa ve şartlar uygun olursa da çalışma­sında bir beis (zarar) görmemiştir. Pey­gamber Efendimiz şöyle bu­yurur:

“İlim öğrenmek, kadın erkek her Müslüman’a farzdır”(14), Cen­net anaların ayakları al­tında­dır”(15)

Dipnotlar:

1- Ömer Faruk Harman, “Kadın” DİA, xxıv, İst. 2001, s. 84-86.

2- Tevrât, Levliler, 12/2; 15/19-33. Ebû Dâvûd, Sünen 2/620-621; Tirmizî, c. 5, s. 214.  

3- Derin Târih Dergisi, Mart 2016, sayı 46, s. 62.

4- İncil’de Hristiyan din görevlileri evlenemez diye bir hüküm yoktur. Birçok hususta olduğu gibi, bunu da kendileri uydurmuşlar, ama bugün kendileri uymamaktadır. Bugün Haçlı âleminin her tarafı rahip ve papazların sex skandalları, çocuk taciz ve istismanları ile çalkalanmaktadır. Tarihte de böyle olmuştur. Çünkü böyle bir durum, insan tabiatına aykı­rıdır, fizik kurallarına zıttır. Katolik papazların hiçbirisi evlenemez. Ortodoks mezhebinde alt düzey papazlar evlenir, üst kademedekiler evlenemez, Protestan ve Evnjelistlerde istisna yoktur papazların hepsi evlenebilir.

5- H. Tahsin Emiroğlu, “Esbâb-ı Nüzûl”, Kuzucular Ofset, Konya 1979, c. 3, s. 7-10.

6- Şemseddin Günaltay, “İslâm Öncesi Araplar ve Dinler”, Ankara 1997, s. 106.

7- Nesâî; İşreti’n-Nisâ 1; Müsned c. 3, s. 129, 199, 285.

8- İbni Mâce, Nikâh, 50; Dârimî, Nikâh 55.

9- Buhârî, Vasâyâ 23, Tıbb 48; Müslim, Îman 144.

10- Müslim, Radâ 17.

11- “İnsan Sevgisi”, DİB Yay, 2007 Panelleri, 2008 Ank. s. 57.

12- “İnsan Sevgisi”, DİB Yay. 2007 Panelleri, 2008 Ank. s. 258.

13- Hürriyet Gazetesi, 08. 10. 1981.

14- Câmiü’s Sağîr, hadis no:  1110; Feyzü’l Kâdir, c. 1, s. 542.

15- “Keşfül Hafâ”, c. 1, s. 335, hadis no: 1078; Konu ile ilgili diğer bir hadis meâli de şöyledir:  “Anaya babaya itaat Allaha itaattir, onlara karşı gelmek Allaha karşı gel­mektir”, “Câmiüs-Sağîr” hadis no: 2545; Feyzü’l-Kâdir, c. 4, s. 262.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.